Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şikayet olunan ... vekili, İİK'nın 78. maddesi uyarınca borçlunun doğacak hak ve alacaklarına haciz konulabileceğini, haciz müzekkeresi incelendiğinde de teminatlara direk haciz konulmasının istenmediğini, ruhsatların düşmesi halinde haciz konulmasının talep ettiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan Haydar, ödeme emrinin iptal edilmediğini, TTK'nın 10. maddesine göre kalemde yapılan tebliğlerin geçerli olduğunu, mirasçı ...'un mirası reddetmesi sebebiyle hakkında icra takibi yapılmadığını, alacağının dayanağının kambiyo senedi olup bononun düzenlendiği andan itibaren borcun doğmuş sayılacağını, ayrıca davacı tarafın teminatın ancak boşa çıkması halinde haczedilebileceği yönündeki iddianın genel mahkemede itiraz davası olarak görülmesi gerektiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/562 E. 2014/645 K. sayılı kararının temyiz edildiği, halen Yargıtay incelemesinde olduğu, dolayısıyla kesin hüküm teşkil edecek bir karardan söz edilemeyeceği gibi, kesin hüküm teşkil ettiği belirtilen kararda, şikayet konusu müdürlük kararının, borçlu şirket vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine icra müdürlüğünün, talebin reddine ilişkin 12/09/2014 tarihli kararı olduğu, iş bu şikayet dosyasında ise, şikayet konusu müdürlük kararının, 89/1 haciz ihbarnamelerinin fekki ile dosyaya yatan paranın kayyım hesabına ödenmesi talebinin reddine ilişkin 24/09/2014 tarihli karar olduğu, dolayısıyla şikayet konularının birebir aynı olmaması nedeniyle de önceki şikayet hakkında verilen kararın bu şikayet yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği anlaşılmıştır. O halde; mahkemece, şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, yerel mahkeme tarafından taşkın haciz şikayeti hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm tesis edilmediğini, bu hususta istinaf mahkemesi tarafından hüküm kurulması gerektiğini, taşkın haciz şikayetinin süreye tabi olmadığını, her zaman dava edilebileceğini, icra takibinde müvekkilinin tüm malvarlığına haciz konulduğunu, haczedilen malların değerinin dosya borcundan çok fazla olduğunu, bu nedenle taşkın haciz söz konusu olacağını, dava dilekçesinde taşkın haciz şikayetinin de yer almasına rağmen yerel mahkeme tarafından bu hususta bir karar verilmediğini, İzmir İli, Bayraklı İlçesi, 410 Ada, 117 parsel, K:3 No:10'da bulunan kat irtifaklı taşınmazın sosyal ve ekonomik durumuna uygun mahiyetteki evi olduğunu, İİK md. 82/12 uyarınca haczinin mümkün olmadığını, taşkın haciz şikayeti ile birlikte meskeniyet iddiasının söz konusu olması halinde, taşkın haczin varlığında öncelikli olarak hacizden kurtarılması gereken hakkın, borçlunun...

      Şikayet olunan vekili, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; alacaklı vergi dairesinin haciz işlemini yaptığı 04.12.2006 tarihinden öncesine ilişkin vergi alacağı bulunmadığı, vergi alacaklarının haciz tarihinden sonra tahakkuk etmiş olan vergi alacakları olup, miktarının 15.975,05 TL olduğu, tahakkuk eden bu borçla ilgili şikayet olunan tarafından herhangi bir haciz işlemi uygulanmadığı halde sıra cetvelinde vergi dairesine pay ayrılması şeklinde gerçekleşen işlemin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulüne karar verilmiştir....

        Mahkemece, davacı vekilinin 17/06/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile davanın memur muamelesini şikayet olarak ıslah edilmesini talep ettiğinden sadece haczin İİK’nin 99.maddesine göre usul ve yasaya aykırı yapılıp yapılmadığı yönünden inceleme yapıldığı, haciz işlemi sırasında borçlunun veya temsilcisinin haciz mahallinde hazır bulunmadığı, adresin de borçluya ödeme emri tebliğ edilen adres olmadığı, haciz mahallinde borçluya ait herhangi bir evrak bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, alacaklı vekilince İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 12....

          Şikayet olunan vekili, asıl ve birleşen davalarda şikayetin reddini dilemiştir. İlk derece mahkemesince, borçlu ve 3. kişi arasındaki hukuki ilişkinin başlangıcından sonra doğacak alacaklara haciz konulabileceğinin mümkün olup, asıl davada şikayetçi vekilinin ilk gönderdiği haciz ihbarnamesinin geçerli olduğu gerekçesiyle asıl davada şikayetin kabulüne, birleşen davada şikayetçilerin alacaklarının ilamsız takipten kaynaklandığından bahisle birleşen davada şikayetin reddine karar verilmiştir. Birleşen davada şikayetçiler ve asıl ve birleşen davalarda şikayet olunan vekillerince istinafa başvurulması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17....

            İcra Müdürlüğü'nün dosyasından konulan haczin 26.04.2013 tarihinde kesinleştiği, şikayetçinin ise daha sonra ihtiyati haciz koyduğu, ancak şikayetçinin alacağına dayanak bono bedelinin 10.000.000 TL olmasına rağmen 2.000.000 TL için ihtiyati haciz kararı almasının kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.Kararı, şikayet olunan ... Elekt. Taah. Araç Kiralama A.Ş. vekili temyiz etmiştir.Dava, sıra cetvelindeki sıraya itiraza ilişkindir.Mahkemece ihtiyati haciz kararının 2.000.000 TL için alındığı ancak 10.000.000 TL üzerinden icra takibinin başlatıldığı, bunun kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş ise de hukuk mevzuatında ihtiyati haczin alacağın tamamına ilişkin olarak alınacağı veya icra takibinin alınan ihtiyati hacizle bağlı olarak yapılacağı konusunda herhangi bir hüküm yoktur....

              Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; şikayet dışı borçlunun muvazaalı olarak devrettiği taşınmazla ilgili tasarrufun iptali davasını açtıklarını, taşınmaza ihtiyati haciz yapıldığını müvekkilinin ihtiyati haciz tarihinin daha önce olduğunu, tasarrufun iptali davası kesinleşmeden taşınmazın satıldığını düzenlenen sıra cetvelinde 1. Sıradaki şikayet olunanın ve 2....

                Vergi Dairesi Müdürlüğünün borçlu....mevcut borçları nedeniyle adına kayıtlı araçlarına 13.04.2012 tarihinde haciz şerhleri işlendiğini, söz konusu araçların...sayılı dosyasında 45.500,00 TL bedelle satıldığını, icra müdürlüğünce sıra cetveli oluşturulduğunu, sıra cetvelinin birinci sırasında yer alan...İcra Müdürlüğü'nün haciz şerhi ve sıra cetvelinin beşinci sırasında yer alan.... haciz şerhinin kamu alacağı olması nedeniyle arasında garameten taksim yapıldığını... haciz edilmiş araçların satışından elde edilen tutar üzerinden vergi alacağının öncelikle karşılanması hakkının doğduğunu, bu nedenle...takip sayılı dosyasında düzenlenen 10.07.2014 tarihli sıra cetvelinin iptaliyle, yeniden düzenlenecek sıra cetvelinde... garameten pay almasına, karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan... şikayetçinin usul ve yasalara aykırı şikayetinin reddin istemiştir. Şikayet olunan.... şikayetin reddini istemiştir....

                  Asıl dosyada şikayet olunan vekili, düşen satışa ilişkin masrafların, kendi üzerinde bırakıldığını, satış masrafları arasında gösterilmediğini, tasarrufun iptaline ilişkin kararın verilmesi ile birlikte alacaklının cebri ... yoluyla hakkını alma yetkisini elde ettiğini, kararın kesinleşmesinin beklenilmesine gerek olmadığını savunarak, şikayetin reddini; karşı şikayetin de ....01.2012 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Şikayet olunan, karşı şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; hüküm kurmaya elverişli bulunan 05.09.2012 havale tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda asıl ve karşı şikayetin reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu