Kural olarak tebliğ usulsüzlüğü şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülmesi gerekmekte ise de, elektronik tebligat adresi varken posta yolu ile tebligat gönderilmesi, kanunun emredici hükümlerine aykırı olduğundan, şikayet süreye tabi değildir. Kıymet takdir raporunun UETS adresi bulunduğu halde adi posta yoluyla yapılan vekile tebliğ yok hükmünde olduğundan adi posta yoluyla yapılan tebligata sonuç bağlanıp borçlunun meskeniyet şikayetini süreden reddine karar verilemeyeceği gibi adi posta yoluyla yapılan tebligata ilişkin usulsüzlük iddiası incelenip sonuçlandırılmadan borçlunun meskeniyet şikayetinin süreden reddine karar verilmesi isabetsizdir. Kıymet takdirine itiraza ilişkin verilen karar İİK'nın 128/a ve 363. Maddesi uyarınca kesin olup davacının kıymet takdirine yönelik istinaf başvurusu da yoktur. O halde, davacının meskeniyet şikayetinin esasının incelenmesi için ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmalıdır....
Somut olayda, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim edilen ve açıklamalı, gerekçeli olduğu için dairemizce de itibar edilen bilirkişi raporuna göre, borçlunun ailesiyle birlikte oturabileceği bir evi 250.000,00 TL' ye satın alabileceği, şikayete konu taşınmazın değerinin 250.000,00 TL olduğu tespit edilmiş olup, meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekir ise de, istinaf tarihinden sonra 07.10.2020 tarihinde alacaklı vekilinin dosya kaydının kapatılması ve hacizlerin kaldırılması talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünce şikayete konu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması için tapu müdürlüğüne müzekkere yazdığı, dolayısıyla haczin kalktığı, meskeniyet şikayetinin konusuz kaldığı anlaşıldığından istinaf talebinin reddi ile HMK.353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, takip dosyası kapsamındaki haciz kalktığından meskeniyet şikayeti konusuz kaldığı için şikayetle ilgili bir karar verilmesine yer...
İİK'nun 82/1- 12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nun 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Şikayet tarihinden önce yukarıda belirtilen maddeler uyarınca haczin düşmüş olduğunun belirlenmesi halinde, şikayetin konusu olmayacağından, başvurunun fuzuli yapıldığı kabul edilmelidir (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 02/07/2018 Tarih, 2017/5680 Esas, 2018/7095 Karar)....
İİK'nun 82. madde 1. fıkra 12. bendinde yer alan haczedilemezlik şikayeti İİK 16/1 maddesine göre '' Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içinde yapılır.'' hükmü yer almaktadır. Somut olayda, şikayet konusu edilen İzmir ili, Çiğli ilçesi, Balatçık mahallesi, 21713 ada, 5 parselde kayıtlı olan, 6.kat, 19 nolu bağımsız bölümde kayıtlı davacıya ait mesken nitelikli taşınmaz üzerine 23/11/2018 tarihinde haciz konulduğu, 13/11/2019 tarihinde taşınmaz fiili haciz ve kıymet takdir tutanağı düzenlendiği, davacı borçlunun Karşıyaka 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/525 E sayılı dosyasında 05/12/2018 tarihinde taşkın haciz şikayetinde bulunduğu, aynı davada meskeniyet şikayetine konu taşınmazın haczinin de şikayete konu edildiği, Karşıyaka 2....
AHM'nin 2017/559 Esas sayılı tazminat davasında verilen ihtiyati haciz kararı üzerine şikayetçiye ait araç ve ev üzerine ihtiyaten haciz konulduğu, şikayetçi tarafa 103 tebliğinin yapıldığı, meskeniyet şikayeti yerinde olmadığından talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; şikayetçinin haczedilen ev dışında başkaca bir konutunun bulunmadığı, bu nedenle haczedilen taşınmaza ilişkin meskeniyet şikayetinin yerinde görüldüğü, ancak haczedilen taşınmazın değeri ile borçlunun kendisi, eşi ve 2 çocuğu ile birlikte yaşayabileceği haline münasip olarak edinebileceği bağımsız bölüm bedelleri arasında açık ara fark bulunduğundan, borçluya ait taşınmazın satılarak hacizli taşınmaz bedelinden 160.000,00 TL'nin borçlunun haline münasip ev alabilmesi için borçluya bırakılmasına, fazla bedelin alacaklı tarafa ödenmesine ilişkin şikayet talebinin kısmen kabul ve reddine karar verildiği gerekçesi ile; '' Şikayet talebinin KISMEN KABUL ve REDDİ ile, 1- Ankara 5....
Bu durumda, şikayet tarihi 17/03/2021 olmakla meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapılmadığı sabittir. O halde, ilk derece mahkemesince, borçlunun meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmekte olup, mahkemece de bu şekilde karar verildiğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dosya kapsamına, toplanan delillere, Ankara 15....
Şikayet tarihinden önce anılan maddeler uyarınca haczin düştüğünün veya haczin kaldırıldığının belirlenmesi halinde, davacının düşen bir haczin kaldırılmasını istemekte hukuki yararı olmayacağından meskeniyet şikayetinin fuzuli yapıldığının kabulü gerekir....
Somut olayda, 1119 nolu parsel üzerinde meskeniyet itirazında bulunulduğu halde 1120 nolu parseldeki evin bedeli belirlenip, meskeniyet şikayetinin buna göre değerlendirildiği görülmektedir. Mahkemece yapılacak iş; öncelikle meskeniyet iddia edilen 1119 nolu parselde bulunan evin yukarıda belirtilen kurallara uygun (bakmakla yükümlü olduğu kişiler, oturabileceği en mütevazi ev vs yönünden) değerlendirilme yapılarak meskeniyet iddiası hakkında bir sonuca varılması, borçlunun geçimi için kulllandığı arazilerin yine belirtilen kurallar doğrultusunda değerlendirilerek geçimi için zorunlu miktarı aşan kısım olup olmadığının tespit edilmesi ve meskeniyet iddiasında bulunulmayan 1120 nolu parselin tarım arazisi olarak kullanılmaması halinde birden fazla taşınmaz yönünden meskeniyet iddiasında bulunulamayacağından şikayetin reddi gerekeceği düşünülerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile sonuca gidilmesi doğru değildir....
müvekkilinin rızası alınmadan tesis edildiği için geçersiz olduğunu, iptali için açtıkları davanın derdest olduğunu, 2021/504 esas sayılı dosyadan da taşınmaza haciz konulduğunu, müvekkili taşınmazın maliki olmasa da Anayasa Mahkemesi kararları gereğince meskeniyet şikayetinde bulunmaya hakkı olduğunu, taşınmaz üzerine ipotek tesis edilmiş olmasının meskeniyet şikayetine engel olmadığını beyanla meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3729 KARAR NO : 2022/2944 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇORLU İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/09/2021 NUMARASI : 2021/413 ESAS - 2021/509 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Meskeniyet İddiası) KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/3. kişi vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından Çorlu 4....