WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, şikayetçinin, 08/08/2019 tarihinde, icra emri tebliğinin iptaline, kıymet takdir raporu tebliğinin iptaline, meskeniyet ve aile konutu şerhi iddialarına dayanan haczedilmezlik şikayetine ve satışın durdurulması talebine yönelik şikayette bulunduktan sonra sebepleri ve talep sonucu aynı olan ikinci bir şikayet dilekçesiyle 23/12/2019 tarihinde eldeki şikayet davasını açtığı anlaşıldığından HMK'nun 114/1- ı maddesine göre mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi isabetli olmuştur....

İİK'nın 82/1- 12. bendi uyarınca açılan meskeniyet iddiası bir şikayet olup, 7 günlük şikayet süresinin başlangıcı tebliğ değil, öğrenmedir. Buna göre, davacının 16/03/2021 tarihli vekile yapılan 103 davet kağıdı tebliği ile haczi öğrendiği kabul edilerek, bu tarih dikkate alındığında, 29/11/2021 tarihinde yapılan şikayetin süresinde bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemece, şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin istinaf başvuru nedenlerinin yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırı bir yön de bulunmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

Meskeniyet iddiası İİK.16.maddesi kapsamında şikayet olup aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı, haciz anındaki sosyal durumuna, borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki aile terimi geniş anlamda olup borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan bakmakla yükümlü olduğu kişileri de kapsar. Meskeniyet şikayetinin dinlenmesi için borçlunun sürekli o evde oturması şart olmadığı gibi, kiraya vermesi de meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel teşkil etmez. İcra mahkemesince borçlunun ailesiyle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra haczedilen yerin değeri bundan fazla olduğu takdirde satılmasına karar verilerek, satış bedelinden borçlunun haline münasip meskeni için gerekli olan miktar borçluya bırakıldıktan sonra kalanı hak sahiplerine ödenebilir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İİK'nun 16/1 maddesine göre meskeniyet iddiasının 7 günlük süreye tabi olduğunu ve davacının süresi içerisinde meskeniyet iddiasında bulunmadığını, davacının adına kayıtlı bir çok taşınmazı bulunduğunu ve bu taşınmazlardan da gelirleri olduğunu, davacının meskeniyet iddiasının yerinde olmayıp kötü niyetli olduğunu, ayrıca yapılması gerekenin meskeniyet iddiasında bulunulan evin değerinden daha mütevazi niteliklere sahip yerlerde haline münasip meskeni edinilebilecek miktarın çıkarılarak borcun ödenmesine yönelik olduğunu beyan ederek istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Talep, haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....

Birleşen dosyada şikayetçi vekili, kendisine tebliğ edilemeyen sıra cetvelinde dava dışı borçlu tarafından satış bedelinin bir kısmı temlik edilmiş olmasına rağmen alacağına yer verilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, şikayet olunanın haczinin iki yıllık süre içerisinde satış masrafı yatırılmadığından düştüğünü, haczin yenilenmesi diye bir kavramın kanunda olmadığını, düşen haciz sebebiyle şikayet olunana pay ayrılamayacağını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Birleşen dosyada şikayet olunan vekili, meskeniyet iddiasıyla dosya açıldığından satışın durduğunu, duran 11 aylık sürede satışın işlemediğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/503 E., 2013/434 K. sayılı kararı ile şikayetçinin haczinin düşmemiş olduğuna karar verildiği, dolayısıyla şikayet konusu taşınmaz üzerinde Konya 7. İcra Müdürlüğü'nün 16.372,56 TL'lik ve .......

    Şikayetin yasal dayanağı olan, llK.nun 82/12. maddesi uyarınca "borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğinden" meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı borçluya ait olup, icra takibinde borçlu sıfatı olmayan tasarrufun iptali ilamının davalısı 3. kişinin şikayet hakkı yoktur. Öte yandan, llK.nun 283/1. maddesine göre "davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile, hakkını almak yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir. "Satış ile 3. kişiye geçen mülkiyet tasarrufun iptaline karar verilmesi ile borçluya geri dönmez. Yalnızca, alacaklıya 3. kişiye ait taşınmaz üzerine haciz koydurarak sattırmak suretiyle alacağını tahsil imkanı verir....

      Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir. Somut olayda, borçlu ...’in haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan ve söz konusu şikayet incelenip karara bağlanmadan önce 13.7.2019 tarihinde öldüğü UYAP’ta mevcut nüfus kayıt örneğinden anlaşılmaktadır....

        Bu durumda, şikayet tarihi 08.02.2018 olmakla meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapılmadığı sabittir. O halde, ilk derece mahkemesince, borçlunun meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesis ederek haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi'nin 06.11.2019 tarih ve 2019/264 E. - 2019/2017 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA), İstanbul Anadolu 4....

          Mah.... ada ... parselde kayıtlı 1 nolu taşınmazının İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi kapsamında haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, taşınmazın borçlunun haline münasip evi olduğundan bahisle şikayetin kabulüne karar verildiği görülmektedir. Borçlunun, daha önce ipotek tesis ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için, ipoteğin, mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira, zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller....

            Somut olayda, borçlunun şikayet dilekçesi içeriğine göre, her iki parselde bulunan evlerinin, barındığı yerler olması nedeniyle hacizlerin kaldırılmasını talep ettiğinden, başvuru bu haliyle İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet şikayetidir. O halde mahkemece, 691 Parsel'de kayıtlı taşınmaz yönünden de şikayetin meskeniyet şikayeti olarak kabul edilerek İİK'nun 82/1-4. maddesi gereğince inceleme yapılıp, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin hatalı vasıflandırılması sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              UYAP Entegrasyonu