Her ne kadar icra müdürlüğünce 22/07/2020 tarihinde tebliğ işleminin hatalı olması nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmiş ise de, icra müdürlüğünün tek başına tebligatın usulsüz olup olmadığının değerlendiremeyeceği, bu hususun şikayet yoluyla mahkemece değerlendirilmesi gerektiği gözönüne alındığında icra müdürlüğünün söz konusu kararının sonuca etkili olmadığı, davacı vekiline ödeme emrinin 18/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki kambiyo vasfına yönelik şikayet ile borca ve imzaya itirazlara ilişkin davanın ise 5 günlük yasal süreden sonra 09/09/2020 tarihinde açılmış olduğu gözönüne alındığında, mahkemece bu şikayet ve itirazlar yönünden davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiği halde, imzaya itirazın kabulüne ilişkin karar isabetsiz olduğundan, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-2 maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aşağıdaki...
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, takip dayanağı senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığından kambiyo senetlerine mahsus yolla yapılan takibin geçersiz olduğu yönündeki itirazın takip hukukuna ilişkin olduğunu belirterek, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün 2007/448 sayılı icra dosyasında, kambiyo senedi niteliği taşımayan senetle, kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin iptali gerektiği iddiasıyla sıra cetveline itiraz edildiği anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, alacağın esas ve miktarına ilişkin olmayıp, davalı yanın takip dayanağı yaptığı kambiyo senedinin yasal unsurları taşımadığı hususuna ilişkindir. İİK.’nun 142. maddesinde, “ İtiraz alacağın esas ve miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla icra mahkemesine arzolunur.” hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda, yalnızca sıra cetveline itiraza ilişkin olan, alacağın varlığıyla ilgili olmayan uyuşmazlığın İcra Mahkemesi sıfatıyla Kemalpaşa 2....
Sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı lehtar tarafından davacı borçlu keşideci aleyhine bir adet bonoya dayanılarak kambiyo senedine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin borçluya 02.03.2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süre içerisinde 04.03.2022 tarihinde senette çift vade olduğunu belirterek kambiyo senetlerine özgü şikayet yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 170/a maddesinde alacaklının takip hakkı ve senedin kambiyo vasfının, süresinde ileri sürülen itiraz veya şikayet sırasında mahkemece re’sen dikkate alınacağı düzenlenmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 778/1- b maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 703/2. maddesi uyarınca; çift vadeli olarak düzenlenen senetler bono vasfında sayılamaz....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde takibin iptali istemine ilişkindir. İstanbul 3. İcra Müdürlüğü'nün 2020/28634 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu ve dava dışı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı görülmektedir. Davacı - borçlu icra hukuk mahkemesine başvurusunda kambiyo vasfına yönelik şikayetin yanında davalı - alacaklının temyiz kudretinin ve takip ehliyetinin bulunmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır. HMK.'...
Bu durumda, ilk derece mahkemesince davacıların kambiyo vasfına yönelik şikayetinin kabulü ile, İİK 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kambiyo vasfına yönelik şikayetin reddine dair verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. İlk derece mahkemesince, davacı-borçluların usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile, ödeme emri tebliğ tarihinin 02/10/2019 olarak düzeltilmesine dair kararına yönelik davalı-alacaklı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmadığından Dairemizce bu husus değerlendirilmemiş olup, usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin hüküm aynen muhafaza edilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 03/04/2015 NUMARASI : 2015/371-2015/292 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İİK'nun 168/3. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetin yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda ödeme emrinin, borçlu Ö.. D..'e 18.03.2015 tarihinde, borçlu B.. O.. A.. Ticaret Ltd. Şti.'...
GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte çekin kambiyo vasfına haiz olmadığına ilişkindir. Adana 13. İcra Dairesi'nin 2018/11050 esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı T3 tarafından borçlu T1 Pazarlama Tarım Turizm İnşaat Nakliye Sanayi Ticaret Limited Şirketi aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla 04/10/2018 tarihinde toplam 222.908,49 TL'nin tahsili için icra takibi başlatıldığı görülmüştür. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlu şikayet ve itirazlarını İİK.nun 168. maddesinde belirtildiği üzere kanuni 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması gerekir. Borçluya ödeme emrinin 04/01/2019 gününde tebliğ edildiği, şikayetin ise 18/10/2022 tarihinde kanuni (5) günlük süre geçtikten sonra yapılmış olduğundan şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesinde hukuka aykırı yön bulunmamaktadır....
Bu durumda, takip dayanağı bonolarda tanzim yeri unsuru mevcut olup, diğer unsurlar da mevcut olduğundan, anılan bonoların kambiyo vasfına haiz olduklarının kabulü gerekmektedir. O halde, mahkemece; takibe dayanak bonoların kambiyo vasfına haiz oldukları ve haliyle kambiyo takibine konu edilebileceklerinin kabulü ile işin esasına girilerek, şikayet dilekçesinde belirtilen imza itirazı yönünden inceleme yapılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir iken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, kambiyo hukukuna dayalı şikayet ile ödeme emrine ilişkin şikayetin süresinde olmadığı, faize itirazdan da feragat edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesi gereğince borca itiraza, İİK 170/a maddesi gereğince kambiyo vasfı şikayetine ve İİK'nın 16. Maddesine dayalı memur işlemini şikayete ilişkindir. İİK'nın 168/3 maddesi gereğince kambiyo vasfına yönelen şikayetlerin ve İİK'nın 168/5 maddesi gereğince borca itirazın ödeme emri tebliğini müteakip 5 günlük yasal sürede icra mahkemesine yapılması gerekir. Somut durumda davacı borçluya ödeme emri 2008 yılında tebliğ edilmiş olup, dava aradan 11 yıl geçtikten sonra açılmakla davacının borca yönelik itirazı ile kambiyo vasfına yönelen şikayeti süresinde değildir. Davacı ayrıca maaş kesintisine yönelik şikayette bulunarak haciz kararının iptalini istemiştir....