WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından borçlu Hayrettin Üretmen aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, İİK'nun 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnameleri neticesinde Ayşe Üretmen'in borçlu konumuna geldiği ve 22.10.2019 tarihinde dosyaya borçlu olarak eklendiği, dosya içerisinde mevcut mirasçılık belgesi uyarınca Ayşe Üretmen'in 04.12.2020 tarihinde ölümü üzerine mirasçılarından davacı T1 bakiye borç muhtırası gönderildiği ve borçlu olarak dosyaya eklendiği, şikayete konu taşınmazın 17.06.2021 tarihinde haczedildiği, ilk 103 davetiyesinin borçluya 13.07.2021 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı tarafından ilk 103 davetiyesinde hacizli taşınmazın bilgilerinin yazılmadığı gerekçesiyle borçluya yeniden 103 davetiyesi tebliğ edilmesinin talep edildiği, bunun üzerine ikinci 103 davetiyesinin 13.08.2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği görülmüştür. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti...

Davalı vekili davaya verdiği cevap dilekçesinde,açılan davanın usul ve yasaya aykırı oludğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; "Taşkın haciz şikayetinin kabulü ile Mersin 8....

Davacının şikayet dilekçesinde taraflar arasında yapılan protokol nedeniyle borcun itfa edilmiş olduğuna ilişkin nedenleri açıklamış ise de, bu iddiasına dayalı olarak Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/456 esas sayılı dosyasında dava açtığı açıktır. Eldeki başvuru, şikayet dilekçesinin talep sonucundan da açıkça anlaşıldığı üzere, sadece İİK'nın 362/a maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, mahkemece bu kapsamda değerlendirme yapılacağı tabidir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; her ne kadar ilk derece mahkemesince şikayet esastan incelenerek karar verilmiş ise de, şikayete konu davacı Fatma Kazancı'nın alacaklı olduğu Konya 8. İcra Müdürlüğünün 2018/5813 Esas sayılı takip dosyasında takibe konulan alacak üzerine, Ankara 16. İcra Müdürlüğünün 2019/161 Esas sayılı dosyasından doğrudan yazılan 27/09/2019 tarihli haciz müzekkeresi nedeniyle haciz konulduğu (nokta haciz şeklinde), yazılmış bir talimat üzerine talimat dairesince haciz işleminin gerçekleştirilmediği, İİK'nun 79. maddesinin uygulanma ihtimalinin bulunmadığı, bu haliyle haczin Ankara 16. İcra Müdürlüğünce konulmuş olması nedeniyle davacının haczedilmezlik şikayeti yönünden yetkili ve görevli mahkemenin haciz müzekkeresini yazan Ankara 16....

İİK'nın 16. maddesine göre; "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır." İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re’sen gözetilmesi gerekir. (Yargıtay 12....

İcra Müdürlüğü'nün 2018/52177 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine toplam 200.000,00 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleşmesi sonrasında alacaklının talebi ile borçlunun menkul ve gayrimenkul mallarının haczedildiği, borçlu tarafından açılan taşkın haciz şikayeti davasında (Gebze 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 10/09/2019 tarih 2019/48 E. 2019/347 K) mahkemece, Kocaeli İli Darıca İlçesi Darıca Ş. Mahallesi 1580 ada 1 nolu parselde kayıtlı taşınmaz dışında takip dosyasındaki diğer hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı tarafından söz konusu hacizli taşınmazın belediye hizmet alanı olarak belirlenmesi ve satışının mümkün olmaması sebebiyle borçlu adına kayıtlı araç ve taşınmazların sorgulanması, başkaca haciz bulunmaması halinde araç ve taşınmazlara haciz konulmasını talep edildiği, icra müdürlüğünce 13/02/2020 tarihinde hacizli taşınmazın satılmasına engel bir durum olmadığı ve Gebze 1....

nun 16/1. maddesinde ise; ''Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas Dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.'' düzenlemesine yer verilmiştir. Bu durumda, üçüncü şahsın 6361 sayılı Kanun'un 28/2. maddesine dayalı olarak yapacağı haczedilmezlik şikayetini İİK.'nun 16/1. maddesi uyarınca haczi öğrenme tarihinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra mahkemesine bildirmesi zorunludur....

    İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Somut olayda borçlu/davacının İcra Mahkemesi'ne başvurusu, 5393 sayılı Belediyeler Kanununun 15/son maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti niteliğinde olup bu yöndeki talep İİK'nun 16. maddesine göre yapılmış bir şikayet niteliğindedir. İİK'nun 18/3. maddesi gereğince şikayet üzerine icra mahkemesi kanunda aksine bir düzenleme yok ise duruşma açılmasına gerek olup olmadığına karar verir. Duruşma açılmasına karar verir ise ilgilileri duruşmaya çağırır, gelmeseler bile yargılamaya devam ederek gereken kararı verir. Duruşma yapılmasına karar verilmişse artık taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmalıdır....

    Şikayetçi haczedilen taşınmazının, İİK'nın 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, 103. maddeye ilişkin davetiyenin 25/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tarihe göre şikayetin yasal süreden sonra olduğu gerekçesiyle istemin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. Haczedilmezlik şikayeti İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, aynı Kanun'un 16/1. maddesi gereğince haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede şikayet konusu yapılmalıdır. Bu süre 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlar. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usule aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise tebligat geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    Maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup; takipte borçlu sıfatı taşımayan üçüncü kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut durumda davacı üçüncü kişinin icra takibinde taraf olmaması ve takipte "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle İİK'nun 82/1. maddesinin 3. bendi kapsamında haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Açılan davada ayrıca yediemin zorunluluğuna uyulmadığı gerekçesi ile haczin kaldırılması istenilmiştir. Haczedilen menkullerin yediemine teslim edilmemesi haczi geçersiz kılan bir işlem olmadığı gibi bu husustaki şikayet hakkı da takip borçlusuna ait olup takipte taraf olmayan, borçlu sıfatı taşımayan davacının bu şikayet yönünden de aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. HMK'nın 357. maddesi uyarınca bölge adliye mahkemesince re'sen göz önünde tutulacaklar dışında, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmaların dinlenmesi mümkün değildir....

    UYAP Entegrasyonu