Somut olayda; şikayete konu takip dosyasında, haciz konulan banka hesabından şikayet tarihinden sonra gönderilen paranın alacaklılara ödendiği ve alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine, icra müdürlüğünce, ilgili bankaya haczin kaldırılmasına dair yazı yazıldığı anlaşılmaktadır. Şikayet tarihinden sonra, daha önce konulan haciz sonucu borcun ödenmesi nedeniyle haczin kaldırılması, haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel değildir. Bu nedenle, mahkemece, haczedilmezlik şikayetinin 2560 sayılı Yasa'nın 27. ve İİK'nun 82/1. maddesi kapsamında esasının incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçluların, takibin kesinleşmesinden sonra borcun 18.094,00 TL'lik kısmının ödendiğini ileri sürerek kalan kısmını da ödemek suretiyle, icra müdürlüğünden hacizlerin kaldırılmasını talep ettikleri, icra müdürlüğünce, alacaklı vekilinin ödemeyi kabul etmemesi sebebiyle talebin reddine karar verilmesi üzerine müdürlük işleminin şikayet konusu edildiği, mahkemece, borçluların bu istemlerinin taşkın haciz şikayeti olarak değerlendirildiği ve şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Sayılı dosyası yönünden; mahkemenin kısmen kabul kararının hatalı olup şikayetin tümden reddi gerektiği, 01.02.2019 tarihi itibariyle dosya borcu hesaplamasına ilişkin müzekkere cevabında bildirilen sayının hatalı hesaplandığı, şikayet mahiyeti itibariyle aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülmüştür. 1.c) Birleşen ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/204 E. Sayılı dosyası yönünden; tarafları aleyhine taşkın haciz nedeniyle vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, taşkın haciz iddiasının kabulünün hatalı olduğu, mahcuzların kıymet takdirleri, takyidat durumu, alacaklıya ne kadar para düşeceği belirli olmadığından taşkın haciz iddiasının reddi gerektiği ileri sürülmüştür. 2.) Birleşen dosyalar davacısı haciz ihbarnamesi borçlusu şirket vekili temyiz dilekçesinde özetle; Birleşen ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/198 E....
Dosyanın tetkikinde davacı hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takibe itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, itirazın iptali davası açıldığı, davanın derdest olduğu, bu aşamada davalı alacaklı tarafça ihtiyati haciz kararı alındığı ve aynı dosyadan ihtiyati haciz kararının infazının yapıldığı, davacının taşınmazı ile aracının ihtiyaten haczedildiği, davacı tarafça araç ile ilgili haczin taşkın olması sebebiyle kaldırılmasının olmadığı takdirde araç ile ilgili yaptırılan kıymet takdirindeki bedelin davacı tarafça ödenmesi suretiyle haczin kaldırılarak aracın davacıya teslimine karar verilmesinin istendiği, davacının terditli talebinin İİK'nın 266. maddesi kapsamında ihtiyati haczin kaldırılması talebinden ibaret olduğu, mahkemece taşkın haciz yönünden değerlendirme yapıldığı ve şikayetin reddine karar verildiği ancak terditli talep yönünden bir değerlendirme yapılmadığı ve hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır. HMK'nın 297/2....
Tüm dosya kapsamına göre, davanın icra memur muamelesini şikayet olduğu, icra dosyası incelendiğinde, davacı tarafından haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebi üzerine icra müdürlüğüne Vakıfbank'a 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, her ne kadar İİK'nun 82/son maddesi gereğince icra memuru haciz talep edilen mal veya hakların caiz olup olmadığının değerlendirebilecek ise de yazılan haciz müzekkeresi ile icra müdürlüğünce böyle bir değerlendirmenin yapılmadığı, bu husustaki takdir yetkisini bankaya bıraktığı, icra müdürlüğünün kendisine ait olan yetkiyi dava dışı bankaya devredemeyeceği gibi, dosya içerisine alınan bilirkişi raporunun hesap dökümüne ilişkin olduğu, davalı tarafından açılmış bir haczedilmezlik şikayeti olmadığından ve söz konusu malların haczedilip haczedilemeyeceği bu sebeple açılacak haczedilmezlik şikayetine ilişkin davalarda değerlendirileceğinden, davanın mahiyeti gereği bilirkişi raporu alınması gerekmediği gibi, bu raporunda tebliğinin gerekmediği, haczedilmezlik şikayetine...
İcra Müdürlüğünün 2018/57072 esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, söz konusu dosya üzerinden alacaklı vekilince müvekkiline ait taşınmazların tümüne usul ve yasaya aykırı olarak haciz konulmasının talep edildiğini, müdürlükçe talep üzerinde müvekkiline ait hisseli ve hissesiz tüm taşınmazlar üzerine haciz konulduğunu, müvekkilinin tüm taşınmazlarının haczedildiğini, söz konusu taşınmazlarının kıymet taktirinin de yapılmadığını, Gebze 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/638 esas sayılı dosyası ile usule ve yasaya aykırı hacizlerin fekki ile birlikte taşkın haciz iddiasında bulunulmuş ise de taşkın haciz iddiası bakımından ayrıca başvuruda bulunulması gerektiğini, bu sebeplerle; Dilovası İlçesi Muallim -2 Mah. 406 ada 25 parsel hakkında satış ve icra işlemlerinin tedbiren durdurulmasına, anılan müdürlük dosyasından tüm taşınmazlara yönelik uygulanan haciz işlemlerinin taşkın haciz gerekçesi ile kaldırılmasına, Gebze 1....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/01/2019 NUMARASI : 2018/533 ESAS 2019/20 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet ve aile konutu şerhine dayalı haczedilmezlik şikayeti KARAR : Mersin 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/533 Esas 2019/20 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Mersin 8.İcra Dairesinin 2016/4881 esas sayılı dosyası ile müvekkilinin eşi aleyhine takip yapıldığını, takipte haczedilen Mersin ili, Yenişehir ilçesi, Çiftlik mahallesi 1964 ada, 8 parsel sayılı taşınmazda bulunan evin sicil kaydında aile konutu şerhi bulunması ve bu taşınmazın borçlu ve ailesinin yaşadığı tek ev olması nedeni ile haczedilemeyeceğini belirterek satış kararı ve haczin kaldırılmasına, yargılama giderlerinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda; alacaklının talebi üzerine, taşınmaz kaydı üzerine 12/04/2019, 22/06/2020, 28/06/2021,26/06/2022 tarihlerinde haciz şerhinin işlendiği, bu durumda, her ne kadar taşınmaz üzerine daha önce konulmuş haciz bulunmakta ise de, yukarıda da açıklandığı üzere, her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından, borçlunun en son haciz olan 26/06/2022 tarihli hacze karşı süresinde haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı bulunmaktadır....
Samsun İcra Müdürlüğünün 22/04/2022 tarihli cevabı yazısında; "Müdürlüğümüz dosyasının incelemesinde alacaklı vekilince 21/09/2017 ve 29/09/2017 tarihlerinde satış talep edildiği ve alacaklı yanca 29/09/2017 tarihinde 1.000,00 TL avans yatırıldığı Müdürlüğümüzün 21/09/2017 ve 29/09/2017 tarihli tensip kararıyla İİK 106- 110.maddeleri gereğince sürelerin kesilmesine karar verildiğinden süresinde satış talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır." şeklinde cevap verildiği anlaşılmıştır. Şikayet; İİKnun 82/12.maddesine dayalı Meskeniyet şikayeti niteliğinde olup, İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı kanunun 16. maddesinin 1. fıkrasına göre 7 günlük süreye tabidir. Şikayet konusu haciz işlemi şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
İcra Dairesi olduğu ve bu haliyle Bakırköy İcra Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 7. İcra Hukuk Mahkemesince ise, Bakırköy 11. İcra Müdürlüğü tarafından, borçlunun menkul ve gayrimenkullerine haciz konulması için Alanya İcra Müdürlüğüne genel nitelikte talimat yazısının yazıldığı, talimat üzerine haciz işleminin yapıldığı, yapılan bu hacze karşı borçlunun veya davacı 3. kişinin haczedilmezlik şikayetinin usul ve esas açısından incelenmesinin mevcut kesin yetki kuralı karşısında haciz işlemini yapan Alanya İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir....