Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, İİK 89/2 haciz ihbarnamesine itiraza ilişkin dilekçe üzerindeki tarih ve şikayet dilekçesindeki beyana göre İİK 89/2 haciz ihbarnamesine 21/11/2018 tarihinde itiraz ettikleri, davacı tarafa birinci haciz ihbarnamesinin 01/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde 27/08/2018 tarihinde birinci haciz ihbarnamesine itiraz ettiklerinin beyan edildiği, 89/2 haciz ihbarnamesinin de 12/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın ise 21/11/2018 tarihinde yapıldığı, İİK 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine tebliğden itibaren yasal süre içerisinde itiraz edilmediğinden, itirazlar süresinden sonra olduğundan, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

İİK'nın 89/1. maddesi uyarınca üçüncü kişiye 1. haciz ihbarnamesi gönderilmesi üzerine 3. kişinin kendisinde herhangi bir hak ve alacağın bulunmadığına ilişkin itirazı, anılan madde kapsamında 2. haciz ihbarnamesinin gönderilmesine, 2. haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edilmesi halinde 3. haciz ihbarnamesinin gönderilmesine engel teşkil eder. Somut olayda, 13/09/2021 tarihinde davacıya tebliğ edilen 1. haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edilmemesi üzerine düzenlenen 21/09/2021 tarihli 2. haciz ihbarnamesi 24/09/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir....

nun 89.maddesine göre gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatları usulsüz ise de, şikayetçiye gönderilen kıymet takdir raporunun 04.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği, ancak şikayetçinin kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetinin bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, şikayetçinin, kıymet takdir raporunun tebliğ tarihi olan 04.11.2014 tarihinde, İİK.'nun 89.maddesine göre gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatlarından ve takipten haberdar olduğunun kabulü gerekeceğinden, 15.01.2015 tarihinde icra mahkemesine yapılan başvuru, İİK.'nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonradır. O halde mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek şikayetin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    İcra Müdürlüğü'ne ait 2010/23640 esas sayılı takip dosyasında davacıya gönderilen 1. haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 16/05/2018 olarak düzeltilmesine, Şikayetçinin haczin kaldırılması talebinin REDDİNE," karar verildiği görülmüştür....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Şikayetçi İİK'nun 89/1- 2- 3 maddesine göre çıkarılan haciz ihbarnamelerinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini iddia ederek haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur” denilmektedir. Somut olayda, şikayetçiye 89/1 haciz ihbarnamesinin 11/03/2019 tarihinde, 89/2 haciz ihbarnamesinin 15/04/2019 tarihinde, 89/3 haciz ihbarnamesinin ise 11/06/2019 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 21/1 maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....

    - K A R A R - Şikayetçi vekili, şikayet olunan ...’in alacağından ötürü davaya konu sıra cetvelinin düzenlendiği Şanlıurfa 4. İcra Müdürlüğü'nün 2020/7307 E. sayılı dosyada, usulüne aykırı tebligat sonucunda takip kesinleşmediğinden, haciz işlemlerinin geçersiz olduğunu, müvekkilin alacaklı olduğu Şanlıurfa 1. İcra Müdürlüğü 2020/5407 E. sayılı dosyada haciz tarihi 30.06.2020 tarihi olmasına ve ikinci sırada yer verilmiş şikayet olunan ...’ın alacaklı olduğu Şanlıurfa 1....

      Henüz ortada sıra cetveli yokken yapılmış bir şikayet üzerine, taraflarının haciz tarihlerinin ve hacizlerinin kapsamının belirlenmesi bağlayıcı olmayıp, tesbit niteliğindeki önceki kararın eldeki şikayet dosyası için kesin hüküm veya delil olmasına yasal olanak bulunmamaktadır. Öte yandan üçüncü kişilerdeki alacak, mal ve hakların ne şekilde haczedileceği ... ve İflas Kanunu’nun 89 uncu maddesinde düzenlenmiştir. Somut olayda şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasından üçüncü kişi konumundaki banka şubesine yazılan ve menkul haczi niteliğinde sayılabilecek bir yazı ile para üzerine haciz konulmuştur. Bu haczin, haciz tezkeresinin banka şubesine ulaştığı anda mevcut bulunan para üzerine konulduğu tartışmasızdır. Fakat bu şekilde konulan haciz, daha sonra hesaba yatacak paralar üzerine de konulmuş sayılamaz....

        Şti. aleyhine icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleşmesi üzerine borçlu şirketin ortağı olan şikayetçi ...’a 26.08.2010 tarihli birinci haciz ihbarnamesi gönderildiği, birinci haciz ihbarnamesinin 31.08.2011 tarihinde şikayetçiye tebliğ edildiği, şikayetçinin haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmemesi nedeniyle 03.03.2011 tarihli ikinci haciz ihbarnamesinin gönderildiği, ikinci haciz ihbarnamesinin de 11.03.2011 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen şikayetçi tarafça itirazda bulunulmadığı, bunun üzerine şikayetçiye 13.08.2012 tarihli üçüncü haciz ihbarnamesinin gönderildiği, bu aşamadan sonra şikayetçinin, eldeki şikayet kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır. Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, şikayetçi ...’ın dava dışı borçlu Süt Köy Tarım ve Gıda San. Tic. Ltd....

          nin davacı üçüncü kişi T1'nda bulunan hak ve alacaklarının haczi için İİK'nın 89/1 maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderildiği, haciz ihbarnamesinin 18.04.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı üçüncü kişi tarafından Ankara İcra Müdürlüğü kanalıyla 25.04.2019 tarihinde itiraz edildiği, Ankara 33....

          Ankara 5.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 27/12/2018 tarih, 2018/630 E., 2018/1020 K.sayılı kararı ile, "....şikayetçi adına gönderilen birinci haciz ihbarnamesi bildirilen adreste tebliğ edilemeyince 20/05/2015 tariahinde mernis adresine TK21/2 maddesine göre tebliğ edildiği, 2 ve 3. haciz ihbarnamelerenin de aynı şekilde tebliğ edildiği ve tebligat usulsüzlüğü bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Şikayetçi vekili 3.haciz ihbarnamesinde, 2.haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin yazılması gerektiğinden 3.haciz ihbarnamesinin usulsüzlüğünü iddia etmiş ise de takip dosyası arasında mecut ve şikayetçiye gönderilen (örnek 21-a) 3.haciz ihbarnamesinde, 2.haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin yer aldığı görülmekle bu yöne ilişkin şikayetin reddi gerekmiştir....

            UYAP Entegrasyonu