İİK’nun 17. maddesinin 1. fıkrasında da "Şikayet icra mahkemesince, kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir.’’ hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, takip dayanağı ilamda "...76.334,54 TL'nin dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine.." karar verildiği, borçlu aleyhine anılan ilama dayalı olarak işleyecek faiz bakımından yasal faiz talep edildiği, alacaklı vekilinin, icra müdürlüğünce yapılan 13.05.2014 tarihli dosya hesabına itiraz ile birlikte dosya hesabının ticari faiz üzerinden yapılması ve bakiye alacak için muhtıra gönderilmesi talebinde de bulunduğu görülmektedir....
T4 Türkiye İş Bankası 6000- 2785225 numaralı hesabına şikayet konu borç için 22/01/2020 tarihinde ödeme yaptığı dolayısı ile usulsüz tebligata 22/01/2020 tarihinde ıttıla kesbettiği (öğrendiği), usulsüz tebligata ve ödeme emrinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin İ.İ.K.'nun 16. maddesi gereğince öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içerisinde icra hukuk mahkemesine yapılması gerekmekte iken yasal süresi geçtikten sonra 04/08/2020 tarihinde tebligatın ve ödeme emrinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet yoluna müracaat ettiği gerekçesiyle şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, İ.İ.K.'nun 58/4.maddesine aykırı şekilde düzenlenen ödeme emrine göre yapılan tebligatta usulsüz olduğundan, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekmekte iken eksik inceleme ile verilen karar usul ve yasaya aykırı İ.İ.K.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili, talep edilen faiz tutarının ilama aykırı olarak fazla hesaplandığını, bu nedenle icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; bilirkişi raporuna göre alacaklının talep etmiş olduğu faizde ilama aykırılık bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu takipte işletme kredisi faizi değişen oranlarda ve birer yıllık dönemler halinde talep edilmiş olup, fazlaya dair ve faiz oranlarındaki artıştan doğan talep haklarının takip talebinde saklı tutulduğunu, dosya kapsamında tahsil harcı ve başvurma harcının dosya hesabına dahil edilmesinin icra dairesinden kaynaklanmakta olup davalıdan kaynaklanmadığını, harca itiraz edilmesinin icra emrinin iptali nedeni olmadığını, haksız ve mesnetsiz davacı iddialarını kabul etmediklerini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla icra emrinde aleyhlerine düzeltilmesi gerekli bir husus bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini, masraf ve ücreti vekaletin davacı (borçlu) yana yüklenmesini talep etmiştir. İzmir 12. İcra Hukuk Mahkemesi'nce yapılan yargılama sonunda davacının faize itiraz ve icra memur muamelesine şikayet talebinin reddine karar verilmiştir....
ŞİKAYET Alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; 04.04.2017 tarihli dosya kapak hesabının hatalı olduğunu, borçlunun itiraz dilekçesinde itiraz ettiği kalemlerin toplamının 107.058,05 TL olduğu halde itiraz ederken dilekçeye yanlışlıkla 155.432,16 TL olarak yazdığını, bu hata nedeniyle takipte kesinleşen kısım 262.864,18 TL olması gerekirken 214.490,07 TL üzerinden hatalı dosya hesabı yapıldığını, daha düşük olan 214.490,07 TL dikkate alınarak hesaplama yapılması nedeniyle faiz, icra vekalet ücreti hesaplamalarının da hatalı olduğunu ileri sürerek müdürlükçe düzenlenen 04.04.2017 tarihli dosya kapak hesabının iptaline karar verilemesini talep etmiştir. II....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacının banka hesabına, … Tur Taşımacılık ve Otomotiv Sanayi Ticaret Anonim Şirketi'nden alınamayan vergi borçlarının tahsili amacıyla uygulanan haciz üzerine tahsil edilen tutarın iadesi için yapılan düzeltme ve şikayet başvurusunun zımnen reddine yönelik işlemin iptali ile söz konusu tutarın faiziyle birlikte iadesine hükmedilmesi istemine ilişkindir....
Bu durumda iptal hükmü iptal tarihi olan 01.11.2012 tarihinden önceki hacizler için geçerli olduğu gibi 01.11.2012 tarihinden, sonra ilam tarihi yeniden haciz yasağının getirildiği 11.06.2013 tarihinden önce olmak koşuluyla bu ilamlara ilişkin konulan hacizler için de geçerlidir. 11.06.2013 tarihinden sonra verilen ilamlara ilişkin yapılan takiplerde ise haciz yasağı mevcut olup haczedilmezlik şikayetlerinin kabulü gerekir. Somut olayda; borçlunun hesabına 29.03.2013 tarihinde haciz konulmuştur. Haciz tarihi itibariyle 6111 sayılı Yasa'nın Geçici 2. maddesi iptal edildiğinden ve o tarih itibariyle yürürlükte olan 5999 sayılı Kanun'un Geçici 6.maddesine göre alacağın doğumuna sebep olan idare eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, haciz tarihindeki uygulamaya göre, borçlu İdare'nin haczi kabil mal varlığı üzerine haciz konulması mümkündür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayet, icra vekalet ücreti hesabına ilişkindir. İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nin 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir. Yargıtayca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz isteminin REDDİNE, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçi lehine sonuçlanan Asliye Hukuk Mahkemesi kararına uygun olarak sıra cetveli düzenlendiği, önceki sıra cetvelinde şikayetçinin ikinci sırada yer aldığı, şikayet konusu sonraki cetvelde 1. sırada yer aldığı halde, şikayetçi vekilinin müvekkilinin aleyhine olan önceki sıra cetvelinin kabulünü talep etmesinde ne gibi hukuki yararı olduğunun anlaşılamadığı gerekçesiyle hukuki yarar yokluğundan şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1-Şikayet, sıra cetveline yöneliktir. Dosya kapsamından, .... İcra Müdürlüğü'nün 2008/111 Esas sayılı dosyasından düzenlenen 21.02.2011 tarihli sıra cetvelinde paylaşıma konu bedelin 1, 3, 4. sıra alacaklıları arasında yapılan gareme hesabına göre 58.360,56 TL'sinin 1. sırada olan şikayet olunan ...'un alacaklı olduğu dosyaya ayrıldığı, 2. sırada yer alan şikayetçi ...'...
Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; bilirkişinin fahiş ve hatalı hesaplama yapıp ödemeye ilişkin itirazları dikkate almadığını, tek bilirkişinin rapor verdiğini, Yargıtay'ın onama ilamı ile belirlenen hususlara göre ödeme tarihindeki sorumluluğun yerine getirildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık; ilamlı icra takibinde yapılan dosya hesabına karşı şikayet niteliğindedir. Takip dosyasının incelenmesinde; davalı borçlu hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 25/01/2018 tarih, 2015/15995 Esas 2016/1652 Karar sayılı ilamına dayanılarak 17/02/2016 tarihinde ilamlı icra takibi başlatıldığı, 09/09/2019 tarihli dosya hesabına karşı borçlu vekili tarafından şikayet yoluna başvurulduğu görülmüştür....