İstinaf Sebepleri 1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kişisel ilişkisinin, her hafta sonu yatılı olmak üzere, dini bayramların ikinci günü ve ayrıca her yaz on beş gün kesintisiz yatılı ve sömestr tatilinde bir hafta kesintisiz yatılı olmak üzere torunlarıyla yatılı kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep ederek, kişisel ilişkinin süresi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesininyukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; müşterek çocuk ile dedesi ve babaannesi arasında kişisel ilişki kurulmasının ortak çocuğun menfaatine uygun düştüğü, davacılar ile torunları arasındaki şahsi ilişki tesisinin ve süresinin yerinde olduğu ve yerel mahkeme kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile tarafların istinaf başvurularının esastan reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. V. TEMYİZ A....
Dosya kapsamından davalı - davacı annenin kişisel ilişki konusundaki motivasyonu, mevcut yaşam koşulları ile sağlık durumu hakkında yeterli bilgi edinilememiş olması sebebiyle anne ile çocuk arasında ilk aşamada yatılı olmayan ve tarafların müşterek olarak uygun göreceği bir yetişkinin eşliğinde şahsi ilişki kurulmasının, anne ve çocuğun yalnız olarak görüşmesinin daha sonraki dönemlerde değerlendirilmesinin uygun olacağı yönünde kanaat bildirir uzman raporu mevcut değildir. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararı olup ana ve babalarıyla düzenli şekilde ve gözetim olmaksızın kişisel ilişki kurma ve sürdürme hakları mevcuttur. Ancak çocuğun gözetim olmaksızın ana veya babasından birisiyle kişisel ilişki kurması ve sürdürmesi onun yüksek yararına değil ise ana veya babasıyla gözetim altında, yatılı olmadan dahi kişisel ilişki kurma imkanı öngörülebilir....
Somut olayda, boşanma kararı ile davacının oğlu olan dava dışı baba Çağdaş Kök ile dava konusu çocuklar arasında şahsi ilişki tesis edildiği, şahsi ilişkinin yeterli düzeyde olduğu, davacı dedenin, babaya tanınan kişisel ilişki süresi içerisinde torunlarını görme, aile bağlarını koruma ve geliştirme imkanına sahip olduğu, babanın yurt dışında yaşıyor olmasının TMK'nın 325/1 maddesindeki olağanüstü hal kavramı içinde değerlendirmesinin mümkün olmadığı, bu itibarla İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddi kararının doğru olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Şahsi ilişki kurulması talebiyle açılan dava yönünden yapılan inceleme neticesinde; dava şartları Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114. Maddesinde düzenlenmiş olup, aynı yasanın 115/1 maddesi ile dava şartlarının mevcut olup olmadığının yargılamanın her aşamasında resen araştırılacağı belirtildiği, buna göre mevcut dosya kapsamı itibariyle davacının şahsi ilişki talebiyle dava açabilmesi için yasanın aradığı şartların somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla, davacı tarafından şahsi ilişki kurulması talebiyle açılan davanın HMK'nun 114/1 ve 115/2 maddesi uyarınca aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine..."gerekçesi ile; "1- Davanın velayetin kaldırılması yönünden derdestlik nedeniyle usulden REDDİNE, 2- Davanın şahsi ilişki kurulması talebi yönünden aktif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,"karar verilmiştir....
Günü saat: 12:00'dan aynı gün saat 18:00'akadar kişisel ilişki tesisine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğunu, yatılı olacak şekilde daha uzun süreli kişisel ilişki kurulması istemi ile istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı; davanın reddi gerektiğini ileri sürerek hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı anneanne tarafından açılan kişisel ilişki tesisi istemine ilişkindir....
Müşterek çocuğun üstün yararı, anne ile olan sağlıklı ilişkinin çocuğun geleceği için teşkil edeceği faydalar, çocuğun her iki ebeveyninin de sevgi ve şefkatini hak etmesi, hükme esas alınan sosyal inceleme raporu ve hükme esas alınan tanık beyanları nedeni ile mahkememizce davacı anne ile çocuk arasında çocuğun sosyal durumu gözetilerek gelecekte değişecek koşullarada uygunluk sağlayacak şekilde yeniden aşağıdaki şekilde şahsi ilişki tesis edilmiştir." gerekçesi ile davanın kabulüne, müşterek çocuk ile annesi arasında her yıl bir temmuz sabah saat 09:00 ile 30 temmuz akşam saat:18:00 arasında, her sene yarıyıl tatilinin birinci haftası pazartesi sabah saat 09:00 ile pazar akşam saat 18:00 arasında davacı annenin ikamet adresinde yatılı şekilde şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk 12 yaşını doldurana kadar şahsi ilişkinin davacı annenin kendi imkanlarıyla çocuğunun bulunduğu yere gelip, çocuğu kendi ikmatine götürmesi şahsi ilişki sona erdiğinde kendi imkanlarıyla çocuğu velayet sahibi...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin gerekçeli kararda davalı taraf ile müşterek çocuk arasındaki kişisel ilişki tesisini uzun süreli kurarken aynı kararda babanın psikolojik sorunları olması ve müşterek çocuğa şiddet uygulaması nedeniyle davalı tarafa danışmanlık tedbiri uygulanmasına karar verildiğini, davalı babanın çocuk yetiştirme yeterliliğinin bulunmaması nedeniyle hakkında tedbir kararına hükmedilirken, aynı zamanda çocukla kişisel ilişki tesisine karar verilmesinin açıkça çelişki içerisinde olup bu kararın açıkça çocuğun üstün yararına aykırı olduğunu, uzman bilirkişinin SİR raporunda gerçek ve bilimin ışığında tespitlerin yapıldığını, bu nedenlerle müşterek çocuk ile davalı tarafı arasında kurulan kişisel ilişki tesisinin kaldırılması, yerel mahkeme aksi kanaatte ise kişisel ilişki tesisi süresinin kısaltılması ile müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakası tutarının arttırılmasına karar verilerek bu yöndeki istinaf taleplerinin kabulüne, karşı tarafın...
Cumartesi günü ile dini bayramların ikinci günü saat 10.00- 17.00 arasında şahsi ilişki tesis edilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Çocuk ile yatılı şahsi ilişki kurulmamasını istinaf etmiştir. Davacı vekili ek istinaf talebinde özetle; Şahsi ilişkinin çalışması sebebi ile pazar günü tayin edilmesini talep etmiştir. Dairemizin 21/03/2022 tarih 2022/446- 2022/505 karar sayılı ilamı ile dosyanın geri çevrilmesine karar verildiği, eksikliğin giderildiği anlaşılmaktatır....
Mahkemece, "iş bu dava açıldıktan sonra ancak karar verilmeden önce mahkememizin 2018/238 Esas 2019/417 Karar sayılı dosyası ile müşterek çocuk Ayşe Yılmaz'ın velayetinin davalı baba T3 verildiği ve velayeti babaya verilen müşterek çocuk Ayşe Yılmaz ile davacı anne arasında da şahsi ilişki tesisine karar verildiği, verilen kararın velayet yönünden taraflarca istinaf talebinde bulunulmadığı görülmekle işbu davaya konu talebin konusuz kaldığı" gerekçesi ile boşanma ilamında şahsi ilişki hakkında karar verildiğinden iş davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin doğru olduğu gibi tarafların fiilen ayrı yaşadıkları, bu nedenle davacı kadının TMK 197.maddesi uyarınca şahsi ilişki talebinde bulunmasında hukuki yararının olduğu, bu nedenle mahkemece davanın açıldığı tarihteki kadının haklılık durumu gözetilerek davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı değerlendirilmekle, davalı tarafın tüm...
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden kadının erkeğin kusurunu ispat edemediği, boşanmaya karar verilebilmesi için karşı yanın az da olsa kusurunun ispatlanmasının gerektiği, bu itibarla kadının asıl davasının reddinin doğru olduğu, tarafların fiilen ayrı yaşadıkları ortak çocuğun anne yanında kaldığı, müşterek çocuğun bakım ve gözetiminin annesi tarafından yapıldığı, dosya kapsamı itibariyle aldırılan sosyal inceleme raporunda çocuk ile baba arasındaki şahsi ilişki kurulmasının çocuğun menfaatine olduğunun tespit edildiği, çocukla baba arasında şahsi ilişki tesisinin doğru sürenin çocuğun üstün menfaatine ve babanın babalık duygularını tatmine elverişli olduğu, şahsi ilişki masraflarının baba tarafından karşılanmasına dair kararda isabetsizlik olmadığı, davalı davacı babanın dilekçeler aşamasında velayet talebinin olmadığı Türk Medeni Kanunun 169 maddesi ve tedbir nafakasının niteliği nazara alındığında kadın ve ortak çocuk lehine tedbir nafakası takdirinin doğru miktarlarının...