Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:Silifke Aile Mahkemesinin 14/10/2020 tarih, 2020/305 Esas 2020/119 Karar sayılı ilamı ile özetle; Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, müşterek çocuklar için tesis edilmiş olan 750,00'şer TL iştirak nafakasının 400,00 TL'yi inmesi talebinin REDDİNE, tesis edilmiş olan iştirak nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında dava tarihinden itibaren arttırılmasına, davalı T3 için tesis edilmiş olan 750,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi ile belirlenmiş olan nafakanın 600,00 TL'ye İNDİRİLMESİNE, tesis edilmiş olan yoksulluk nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında dava tarihinden itibaren arttırılmasına, Şahsi ilişki talebinin kabulü ile; müşterek çocuklar ile baba arasında; her ayın birinci ve üçüncü haftasının Cuma günü akşam saat 19:00 ile pazar günü saat 17:00'ya kadar, her ayın ikinci ve dördüncü haftasının cumartesi günleri olmak ve ayda iki kez akşam saat 20:00'de başlayıp 20:30'a kadar...

olmayacak şekilde ve refakatçi eşliğinde kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve 400,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, kadın yararına 13.000,00 TL maddî ve 12.000,00 TL manevÎ tazminata ve kadının yoksulluk nafakasının reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası talebinin reddi, kişisel ilişki, iştirak nafakası ve manevi tazminatın miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kendisi ile müşterek çocuk arasında kurulan kişisel ilişki ve davacı yararına hükmolunan manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya...

      İlk derece mahkemesince verilen kararın boşanmaya ilişkin 1 nolu, davacının maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerine ilişkin 4 nolu bentleri ile yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin 5, 6, 7 ve 8 nolu bentleri istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşmiş, istinafa konu edilmesi sebebiyle kesinleşmeyen velayet ve kişisel ilişkiye ilişkin 2 nolu bent ile her ne kadar davalı tarafça nafaka yönünden istinaf talepleri bulunmadığı belirtilmiş ise de velayetin ferisi niteliğindeki iştirak nafakasına ilişkin 3 nolu bent kesinleşmemiştir. Mahkemece ortak çocukların velayetleri davacı annelerine tevdi edilmiş, ortak çocuklar ile davalı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına yer olmadığına ilişkin karar verilmiştir....

      Şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile ./.. -2- görülüp karara bağlanması gerekir. (H.G.K. 16.11.2005 tarih ve 2/673-617 sayılı kararı). Velayet, kişisel ilişki tesisi ile iştirak nafakasına hükmedilmesi de Aile Mahkemesinin görevleri arasındadır. Şu halde; velayet, kişisel ilişki tesisi ile iştirak nafakasına hükmedilmesi istemli uyuşmazlıkların Aile Mahkemesince görülüp çözülmesi gereken hususlar olduğu halde, mahkemece bu hususlara ilişkin olarak hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bu nedenle bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ise (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle REDDİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı (koca) tarafından kendisinin boşanma davası, kusur belirlemesi, velayetler, kişisel ilişki, müşterek çocuklara verilen nafakalar, tazminatlar, kişisel ilişki ve soyadına ilişkin hüküm yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK. md. 26). Davacı, müşterek çocuklarının her biri için aylık 500'er TL. iştirak nafakası talep ettiği halde, talep aşılarak çocuklardan .... için aylık 600 TL. iştirak nafakası tayini usul ve yasaya aykırı olmuştur....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1242 KARAR NO : 2021/395 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : None TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının Artırılması-Kişisel İlişkinin Kaldırılması KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilinin Van Aile Mahkemesinin 2009/68- 508 sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek bir çocuklarının olduğunu, boşanma davası ile velayetin anneye verildiğini ve 150 TL iştirak nafakası düzenlendiğini, Kayseri 1.Aile Mahkemesinin 2014/841- 2015/72 sayılı ilamı ile müşterek çocuk için belirlenen iştirak nafakası miktarırın artırılarak 500 TL'ye yükseltildiğini, hükmedilen nafakanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini, ayrıca müşterek çocuğun epilepsi ve hipotroid hastası olduğunu, düzenli ilaç kullandığını, özel bakım gerektiğini, davalının ise doğduğu günden beri hasta olduğu için çocuğu istemediğini...

          Davalı vekili 10.01.2018 tarihli dilekçesi ile mahkemece velayetin davalı anneye verilmesine karşın, anlaşmalı boşanma protokolünün de aksine 100 Amerikan Doları olarak belirlenen iştirak nafakasının yine davalı anneden alınmasına karar verilmek sureti ile hükümde hata yapıldığı belirtilerek hüküm fıkrasının düzeltilerek iştirak nafakası yükümlüsünün davacı baba olarak düzeltilmesi talep edilmiştir. Mahkemece temyize konu 04.04.2018 tarihli ek karar ile hükmün taraflarca temyiz edilmeden kesinleştiğinden bahisle davalı vekilinin talebinin reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Hükmün tashihi başlıklı” 304. maddesinde “Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece re'sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir....

            Aile Mahkemesinin 25/11/2021 tarih, 2019/484 esas ve 2021/836 karar sayılı kararının kişisel ilişki tesisi, maddi-manevi tazminatlar ile tedbir/iştirak/yoksulluk nafakasına yönelik kısımlarının KALDIRILMASINA, 3- 6100 sayılı HMK'nın 353. maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiğinden; a-)Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuklar ile davalı baba ile müşterek çocuklar arasında her ayın 1. ve 3....

            velayetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, çocuklar yararına aylık 350,00 şer TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faiziyle birlikte 30.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu