Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk Şilan Yüksel lehine hükmedilmiş olan iştirak nafakasının 275 TL'ye yükseltilmesine ve kararın kesinleştiği tarihten itibaren o yıl açıklanan ÜFE aylık oranlarının 12 aylık ortalaması oranında nafakanın arttırılmasına, müşterek çocuk Döne Irmak yönünden ise davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Mahkemece tefhim edilen kısa kararda, müşterek çocuk Şilan Yüksel lehine hükmedilmiş olan iştirak nafakasının 275 TL'ye yükseltilmesine karar verilmekle yetinildiği halde, sonradan yazılan gerekçeli kararda iştirak nafakasının 275 TL'ye yükseltilmesine ve nafakanın ÜFE ortalamasına göre artırılmasına karar verilmiştir. Buna göre, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayet-Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesinde boşanma kararından sonra doğan ...’ün velayetinin düzenlenmesinin yanı sıra yoksulluk nafakası ve velayeti kendisinde bulunan ortak çocuk ... için daha evvel takdir edilen iştirak nafakasının arttırılması talebinde bulunmuştur....
yoksulluk nafakasının 200,00 TL’ye, iştirak nafakalarının 150,00 TL’ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuklar Mertcan Şimşek ve Berat Şimşek için hükmedilen aylık 300,00'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren ayrı ayrı aylık 500,00'er TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuk Hüseyin Şimşek için hükmedilen aylık 300,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden, çocuğun reşit olduğu 04.03.2020 tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuk Zeynep Şimşek'in ise dava tarihi itibariyle reşit olduğu anlaşılmakla Zeynep için talep edilen iştirak nafakası talebinin reddine hükmedilmiştir. Davalı erkek vekili; tarafların iş bu davadan sonra yeniden evlendiklerini, davanın konusuz kaldığını belirterek kararın kaldırılması yönünde istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir....
Belirtilen hususlar dikkate alındığında dava konusu iştirak nafakası olduğundan ÜFE artış oranı iştirak nafakasının belirlenmesinde esas alınamaz. O halde, mahkemece; yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle, boşanma davasında nafakaya hükmedildiği tarihten, dava tarihine kadar geçen süre zarfında, çocuğun yaşının büyümesi, ihtiyaçlarının artması ve ekonomik göstergelerdeki değişim ile nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alınarak; iştirak nafakasının, TMK. 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktarda artırılmasına karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
O halde, ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen davacı erkeğin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davalı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yukarıdaki bentte açıklandığı üzere, dava çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakası talepli olarak açılmıştır. Bu talepler birbirinin eki niteliğinde değildir. HMK’nın 110. maddesine göre, davacı, aynı davalıya karşı olan, birbirinden bağımsız birden fazla asli talebini, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için, birlikte dava edilen taleplerin tamamının aynı yargı çeşidi içinde yer alması ve taleplerin tümü bakımından ortak yetkili bir mahkemenin bulunması şarttır. Bu duruma davaların yığılması denmekte olup her dava için kabul ve ret durumuna göre yargılama giderlerindeki sorumluluk belirlenmelidir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi ve :İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen kişisel ilişkinin kaldırılması talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 218.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ'nin 15/06/2021 tarihli, 2020/505 Esas 2021/309 Karar sayılı kararının hüküm kısmının 1 no'lu maddesinin, iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin 3. ve 4. paragraflarının KALDIRILMASINA, hükmün diğer kısımlarının aynen MUHAFAZASINA, B) HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; 1- Kırıkkale 1....
İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 100,00 TL artırılarak 400,00 TL'ye yükseltilmesine hükmedilmiştir. Davacı kadın vekili; hükmedilen iştirak nafakasının miktarına, yargılama giderlerinin tamamının davalıdan alınması gerektiğine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı erkek; kadının kabul edilen iştirak nafakasının artırılması davasına, iştirak nafakasının gelecek yıllarda artış oranının belirlenmesi gerektiğine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Davacı kadın vekilinin; çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının artış miktarı ile yargılama giderlerine yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK md.182/2)....
Madde hükmünde açıkça babanın çocuğa bakma mükellefiyetinin, çocuğun reşit olmasıyla birlikte sona ereceğinin belirtildiğini, müvekkilden cebri icra yoluyla fazladan alınan iştirak nafakasının hem TMK hem de Yargıtay kararı doğrultusunda taraflarına iade edilmesi gerektiğini, istinaf taleplerinin kabulü ile müvekkilin cebri icra yoluyla fazladan ödemiş olduğu iştirak nafakasının taraflarına iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; iştirak nafakasının kaldırılması ve haksız ödemenin iadesi davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; Dava; iştirak nafakasının kaldırılması ve haksız ödemenin iadesi davasıdır....