Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir. Buradaki üçüncü kişiden maksat, borçlu ile doğrudan işlem yapan değil, borçlu ile işlemde bulunan kişiden mal veya hakkı satın alan kişi olup uygulamada buna dördüncü kişi denilir. İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir....

    A.Ş. hakkındaki davasının ise KISMEN KABULÜ ile; a-Dava konusu ...’e ait 30.12.2017 keşide tarihli 6995019 numaralı 50.000,00 TL bedelli çek nedeniyle davacının, davalılara BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİ ile; Çek bedelinin davacı tarafça ödenmiş olması nedeniyle 50.000,00 TL’nin 30.12.2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan İSTİRDADINA, b-Davacının, davalı ... A.Ş. hakkındaki fazlaya ilişkin isteğinin REDDİNE, c-Dava konusu ...’e ait 30.06.2017 keşide tarihli 6995013 numaralı 50.000,00 TL bedelli, 30.07.2017 keşide tarihli 6995014 numaralı 50.000,00 TL bedelli, 30.08.2017 keşide tarihli 6995015 numaralı 50.000,00 TL bedelli, 30.09.2017 keşide tarihli 6995016 numaralı 50.000,00 TL bedelli, 30.10.2017 keşide tarihli 6995017 numaralı 50.000,00 TL bedelli ve 30.11.2017 keşide tarihli 6995018 numaralı 50.000,00 TL bedelli çekler nedeniyle davacının, davalı .......

      Hukuk Dairesi Dava, ödeme emirlerinin iptali ile Kuruma karşı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesince istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi.... Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

        Davacı erkek vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, fazla ödemelerin davalıdan tahsili haklarının saklı tutulmasını, borçlu olmadığının tespitine, takibin iptali ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "açılan davanın kısmen kabulü ile 26.622,06 TL yönünden davacının borcu olmadığının tespiti ile takibin kalan miktar üzerinden devamına, kötü niyet tazminatına karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir....

        - K A R A R - Davacılar vekili, kredi borcunun ödenmesine ve davalı banka alacağının kalmamasına rağmen müvekkilleri aleyhine icra takibine girişildiğini iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ve davalının tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, kredi borcunun ödenmemesi üzerine icra takibine giriştiklerini, takibi öğrenen borçlunun derhal borcunu ödediğini, takip konusu borcun ödendiğini duyunca borçlu aleyhine herhangi bir işlem yapmadıklarını, hatta borçlu şirketin takibe konu borcun takip masrafları, vekalet ücreti ve tahsil harcını da ödemediğini, buna rağmen borçlu şirket aleyhine herhangi bir işlem yapmadıklarını, davacıların kötüniyetle dava açtıklarını savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir....

          Hukuk Dairesi ESAS NO : 2016/99 KARAR NO : 2016/3679 Y A R G I T A Y İ L A M I Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.10.2009, 18.12.2009 ve 18.12.2009 gününde verilen dilekçeler ile mirasın hükmen reddi, borçlu olmadığının tespiti ile ödeme emirlerinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davaların kabulüne, mirasın hükmen reddine, davacıların ödeme emrinin iptali ve tereke yönünden borçlu olmadığının tespiti taleplerinin reddine dair verilen 21.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Başkanlığı vekili ve davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, birleştirilen 2009/782 Esas ve 2009/2133 Esas sayılı davalar, mirasın hükmen reddi ile ödeme emrinin iptali ve tereke yönünden borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir....

            Oysa ki; mahkemece yapılacak iş asıl talep İİK'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası yönünden, davacı vekilince davalı borçlu şirkete yönelik olarak sunulan haciz tutanağının okunaklı bir suretinin dosya arasına celbi ile haciz tutanağının geçici aciz vesikası niteliğinde olup olmadığının ve davalı borçlunun aciz halinde olup olmadığının tespiti, Bakırköy 6....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2022/61 Esas KARAR NO : 2022/45 DAVA : ŞİRKET ORTAĞI OLMADIĞININ TESBİTİ DAVA TARİHİ : 26/01/2022 KARAR TARİHİ : 28/01/2022 YAZIM TARİHİ : 28/01/2022 Mahkememizde açılan şirket ortağı olmadığının tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili ; davacının halen tasfiye halindeki ... Metal ve Teknik Hırdavat San. Tic. Ltd. Şti.'nin %20 pay sahibi olarak göründüğünü, davacının şirket ile hiçbir bağlantısı olmadığını, davacıya ait kimlik bilgileri kullanılmak suretiyle şirketin kuruluş işlemlerinin gerçekleştirildiğini, şirketin kuruluşu dahil tüm işlemlerde davacı adına atılı imzaların davacının eli ürünü olmadığını belirtip, dava dışı şirketin ortağı olmadığının tespitine, mevcut ortaklık kayıtlarının iptaline karar verilmesini istemiştir....

              Davacı vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; davanın 28.561,10 TL borçlu olunmadığı, buna ilaveten davalı tarafından işletilmiş haksız faize dair de bir borcun bulunmadığına ilişkin olarak açıldığını, asıl miktara yönelik borçlu olunmadığının tespiti yapılmışken faize yönelik menfi tespit talebinin reddiyle buna bağlı olarak davalı lehine vekalet ücreti tespitinin anlaşılamadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....

              Mahkemece, davacının kefaletin iptali, senetlerin ve takibin iptali, genel kredi sözleşmesi, senetlerden ve krediye ilişkin verilen ipotekten dolayı borçlu olmadığının tespiti talepleri açısından davaların mutlak ticari dava olduğu, bu istemler yönünden ticaret mahkemelerinin görevli olduğu, tapu iptali ve tescili ile ipoteğin fekki talepleri yönünden ise tefrik kararı verilerek ayrı bir esasa kaydı gerektiği gerekçeleriyle kefaletin iptali, senetlerin ve takibin iptali, genel kredi sözleşmesi, senetlerden ve ipotekten dolayı borçlu olmadığının tespiti yönündeki talepler yönünden görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 04.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu