Değerlendirme Davalı taraf, davacı ile aralarında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, davacının davalıya ait taksiyi kiralamak suretiyle işleten dava dışı Yaşar Yılmaz'ın çalışanı olduğunu savunmakta ise de dava dışı Yaşar Yılmaz tarafından davalı aleyhine açılan kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsili istemli dava sonunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 07.10.2021 tarihli ve 2019/3651 Esas, 2021/2174 Karar sayılı kararıyla Yaşar Yılmaz ile davalı arasındaki ilişkinin işçi işveren ilişkisi olarak kabul edildiği ve kararın kesin olarak verildiği anlaşılmaktadır....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2018 NUMARASI : 2017/359 2018/389 DAVA KONUSU : İŞ (İşverence İşçi Aleyhine Açılan Alacak İstemli) KARAR : Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle, açılan davayı kabul etmediklerini, zira kesinleşen Mahkeme kararına rağmen davacının işe başlamadığını, bu konuda ihtarnamede çekildiğini ancak davacının bunu kabul etmediğini, sorumluluklarının doğmadığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanır şekilde sona erip ermediği, fazla mesai ulusal bayram genel tatil alacağı olup olmadığı, belirsiz alacak davası açılıp açılmayacağı konularındadır. Davacı iş akdinin haklı neden olmadan feshedildiğini iddia etmiş, işverence iş akdinin devamsızlık sebebiyle feshedildiği savunulmuştur. Dinlenen davalı tanığı davacının işten ayrılmasının akabinde bir iki hafta içinde işyerinin kapandığını bildirmesine göre davacının iş akdinin işçi tarafından feshedildiği işverence ispatlanamamıştır. Bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatının hüküm altına alınması yerinde olmuştur....
İşverence işçiye verilen eğitim, işçinin işyerinde mal ve hizmet üretimine katkı sağlaması sebebiyle işveren yararına olmakla birlikte, verilen eğitim sayesinde işçi daha nitelikli hale gelmekte ve ileride daha kolay iş bulabilmektedir. Bu nedenle işçiye masrafları işverence karşılanmak üzere verilen eğitim karşılığında, işçinin belirli bir süre çalışmasının kararlaştırılması mümkündür. İşçinin de verilen eğitim karşılığında işverene belirli bir süre iş görmesi, işverene olan sadakat borcu kapsamında değerlendirilmelidir. Verilen eğitimin karşılığında yükümlenilen çalışma süresinin de eğitimin türü ve masrafları ile uyumlu olması gerekir. Buna karşın, işçiye 4857 sayılı İş Kanununun 78 inci ve devamı maddelerine göre, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri kapsamında verilmesi gereken eğitimlere ait giderler istenemez. İşçiye verilen eğitimin karşılığında işverence yapılan masraflar o işçiye özgü olmalı ve yazılı delille ispatlanmalıdır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Türü : Alacak Taraflar arasında görülen dava sonucuda verilen Direnme kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmekle temyiz isteğinin süresinde olduğu ve Dairemizin 6352 sayılı Kanun'un 40.maddesi ile eklenen 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun geçici ikinci maddesi uyarınca öncelikle inceleme yetkisi olduğu anlaşılmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Dairemiz ile yerel mahkeme arasındaki uyuşmazlık iş şartlarında davalı işverence davacı işçi aleyhine iş şartlarında aleyhe değişiklik yapılıp yapılmadığı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından feshinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmak Dairemizin “...Somut olayda, davacının iş akdi 04.11.2011 tarihinde işverence çalıştığı dondurma departmanından cips departmanına görevlendirilmesi üzerine davacının bu görevi kabul etmemesi nedeniyle feshedilmiştir....
DAVA KONUSU : İş (İşverence İşçi Aleyhine Açılan Alacak İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 22.12.2015 tarihinde pasta ustası olarak işe başladığını, 22.03.2018 tarihinde haksız olarak işten çıkarıldığını, bu süreçte fiilen ve sürekli olarak çalışmaya devam ettiğini, aylık net 2.079,00 TL maaş ile çalıştığını, bu maaşının 7,5 saatlik çalışmasının karşılığı olduğunu, maaşının asgari ücret kadarını bankadan, kalan kısmını ise elden aldığını, işten çıkarıldığında 22 günlük maaşının kendisine ödenmediğini, yaz aylarında 05- 16.00 arası çalıştığını, saat 19.00' a kadar ara verdikten sonra işin yoğun olması nedeniyle 19.00' da gelip saat 22.00' a kadar çalıştığını, ulusal bayram tatillerinde ve hafta tatillerinde aynı şekilde çalıştığını, ancak bu çalışmalarının karşılığının da kendisine ödenmediğini, dini bayramlarda yalnızca birgün izin kullandığını, diğer günlerinde çalışmaya devam ettiğini, ayrıca...
DAVA KONUSU : İş (İşverence İşçi Aleyhine Açılan Alacak İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 22.12.2015 tarihinde pasta ustası olarak işe başladığını, 22.03.2018 tarihinde haksız olarak işten çıkarıldığını, bu süreçte fiilen ve sürekli olarak çalışmaya devam ettiğini, aylık net 2.079,00 TL maaş ile çalıştığını, bu maaşının 7,5 saatlik çalışmasının karşılığı olduğunu, maaşının asgari ücret kadarını bankadan, kalan kısmını ise elden aldığını, işten çıkarıldığında 22 günlük maaşının kendisine ödenmediğini, yaz aylarında 05- 16.00 arası çalıştığını, saat 19.00' a kadar ara verdikten sonra işin yoğun olması nedeniyle 19.00' da gelip saat 22.00' a kadar çalıştığını, ulusal bayram tatillerinde ve hafta tatillerinde aynı şekilde çalıştığını, ancak bu çalışmalarının karşılığının da kendisine ödenmediğini, dini bayramlarda yalnızca birgün izin kullandığını, diğer günlerinde çalışmaya devam ettiğini, ayrıca...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/4120 KARAR NO : 2021/1121 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İNEBOLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/05/2019 NUMARASI : 2018/139 ESAS - 2019/160 KARAR DAVA KONUSU : İş (İşverence İşçi Aleyhine Açılan Alacak İstemli) KARAR : Davalı vekili 08/08/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; işyerinin T4 imal edilen fabrika olduğunu, davacının aylık ücreinin asgari ücret olduğunu, mesai saatleri ile öğle yemeği paydosu ve ara dinlenme saatlerinin taraflar arasındaki belirsiz süreli iş sözleşmesinde ayrıntılı olarak yazılı olduğunu ve başka bir sözleşme bulunmadığını, fabrika binasının mülkiyetinin İnebolu Belediyesine ait olup, müvekkil şirketin kiracı olarak faaliyet göstermekte iken şirketin kesinleşmiş yargı kararı gereğince taşınmak mecburiyetinde kaldığını, fabrikanın yeni adresi, faaliyet tarihi, servis saat ve güzergahlarının işçilere imza karşılığı tebliğ edildiğini, davacının tebliği...
Şti. aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olması hatalı olmuştur. 5993 sayılı Kanun'un 67. maddesine göre; Belediyeler asıl işlerini de alt işverenlere ihale ile verebilirler. Bu nedenle davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisi geçerlidir. Bu duruma göre, davacı işçinin alt işverene iade edilmesi, mali sonuçlarından her iki davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken, mahkemece yazılı şekilde hatalı karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20/3 maddesi uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, 2-Davalı ... aleyhine açılan işe iade davasının husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE, 3-Davalı ..., Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; işverence iş sözleşmesinin haklı nedenle İş Kanunu 25/II-h bendi uyarınca feshedildiğini, davacının görevini görev tanımında belirtilen şekilde yerine getirmediğini, dava dilekçesinde bahsi geçen davacı iddialarının yerinde olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ederek mahkemenin kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı, davalı işyerinde 13/11/201- 27/08/2021 tarihleri arasında teknik bakım elemanı olarak çalışmıştır. Davacı, işverence isteği dışında yıllık izne ayrıldıktan sonra yerine işçi alındığını ve haksız şekilde iş sözleşmesinin feshedildiğini iddia etmiş, davalı taraf ise davacının görevini, görev tanımına uygun şekilde yerine getirmediğinden iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur....