Cumhurbaşkanı, ilk üç ay için uygulanan gecikme cezası oranını iki katına kadar artırmaya veya bu oranı % 1 oranına kadar indirmeye, yeniden kanunî oranına getirmeye ve uygulama tarihini belirlemeye yetkilidir. Dava ve icra takibi açılmış olsa bile, prim ve diğer Kurum alacaklarının ödenmemiş kısmı için gecikme cezası ve gecikme zammı tahsil edilir....
Davacı Ekim 2011 tarihine kadar kısmen ödenen, bu tarihten sonra ise hiç ödenmeyen prim alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Bu durumda, 11/11/2010 tarihli sözleşmenin uygulama süresi ile sınırlı olarak anılan sözleşmede prime ilişkin yapılan düzenlemeler gözetilerek davacının hak kazandığı halde ödenmeyen(eksik ödenen) prim alacağı bulunup bulunmadığının denetime açık şekilde belirlenmesi gereklidir.Talebin yalnız Ekim 2011 sonrasına ilişkin olduğu gerekçesi ile anılan alacağın reddedilmesi hatalıdır....
Bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğu anlaşılırsa, eksik bildirilen işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, 89 uncu madde gereği hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte bir ay içinde ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. Bu maddenin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen usûllerle Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgarî işçilik tutarı üzerinden Kurumca re'sen tahakkuk ettirilen sigorta primleri, 88 inci ve 89 uncu maddeler dikkate alınarak işverene tebliğ edilir. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz. …” hükmüne yer verilmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2018 NUMARASI : 2016/452 ESAS 2018/448 KARAR DAVA KONUSU : İş (SSK'ca Belirlenen Eksik İşçilik Prim Oranına İtiraza İlişkin) KARAR : Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; kanuni temsilcilere başvurulmaksızın davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı iddiasının yersiz olduğunu, icra dosyalarının bir an evvel tahsil edilmesi için yasal yolların tamamına başvurulması esası gözönünde bulundurularak işlem apıldığını, ödeme emirlerinin hukuka uygun olarak düzenlenmiş olduğu davacının bu yöndüke itirazlarını yersiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; " .......
Mahkemece, davanın 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. 5510 sayılı Yasa'nın 85/3.maddesine göre; bu maddenin birinci ve ikinci fıkrasında belirtilen usûllerle Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgarî işçilik tutarı üzerinden Kurumca re'sen tahakkuk ettirilen sigorta primleri, 88 inci ve 89 uncu maddeler dikkate alınarak işverene tebliğ edilir. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz. Somut olayda, asgari işçilik incelemesi sonucu belirlenen fark işçilik tutarı üzerinden hesaplanan ek prim borcu ve gecikme cezası davacıya 25.8.2009 tarihinde tebliğ edilmiş ve davacı bir ay içinde 18.9.2009 tarihinde Kuruma itiraz etmiştir....
Bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğu anlaşılırsa, eksik bildirilen işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, 89. madde gereği hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte bir ay içinde ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. Tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödendiği veya ödeneceğinin işveren tarafından yazılı olarak taahhüt edilmesi halinde borç kesinleşir. Kuruma verilecek taahhütnamede üstlenilen ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, işveren hakkında 88. ve 89. maddeler uyarınca işlem yapılır....
ve niteliğinin belirlenmesi, incelemeye konu işin (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranının tespiti gerekir....
Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, avans prim ödemesi yapılmasının hayatın olağan akışına ters düştüğünü, vadedilen primlerin eksik ödendiğini, prim adı altında eksik ödenen ve yıl içerisinde belli bir tutara denk gelen bu gizli ücretin eksik ödenmesi nedeniyle borcunun bulunmadığını, eksik alacaklarına ilişkin talepte bulunulmaması için iş bu davanın açıldığını, davacı yanca yıl sonu performans değerlendirmesi sonucu çıkan rakamların kasım ayı sonu itibariyle belirlendiğini, şirket uygulamasının yeni döneminin Ocak ayı değil kapanan yılın Aralık ayı olduğunu, Aralık-Şubat ayları arasının ilk çeyreği ifade ettiğini, bu itibarla iş sözleşmesinin son bulduğu dönemde kesinti yapılamadığına ilişkin iddiasının gerçeği yansıtmadığını,16.12.2011 tarihi itibariyle kesintinin yapılabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 22....
tarihinde 11.423,00 TL olmak üzere toplam 121,804,98 TL tahsil edildiğini, davalı Kurumun fark asgari işçilik belirlemesine ilişkin hesap ve değerlendirme yöntemlerinin de yasaya ve yönetmeliğe aykırı olduğunu ileri sürerek Kurumun, 11/02/2019 tarih ve 20413601/202. 99/2278592 sayılı yazısına dayalı fark asgari işçilik tespitinin ve buna dayalı sigorta prim borcu tahakkuku işleminin iptaline, prim borcu olarak davacıdan tahsil edilen toplam 121.804,98 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizleri ile birlikte davalı Kurumdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Ancak, 506 sayılı Yasanın konuya ilişkin 130. maddesinde yer alan, “İşverenin Kuruma, emsaline, yapılan işin nitelik, kapsam ve kapasitesine göre işin yürütülmesi için gerekli olan sigortalı sayısının, çalışma süresinin veya prime esas kazanç tutarının altında bildirimde bulunduğunun Kurumca saptanması halinde, işin yürütülmesi için gerekli olan asgari işçilik miktarı, yapılan işin niteliği, bünyesinde kullanılan teknoloji, iş yerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalıştırılan işçi sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurları dikkate alarak sigorta müfettişi tarafından tespit edilir.” düzenlemesi; kayıt dışı çalışmadan kaynaklanan prim ./.. -2- kaybının önüne geçilebilmesi yönünden, 506 sayılı Yasanın 79. maddesindeki yöntem ve asgari işçilik oranlarıyla bağlı kalınmaksızın, eksik işçilik bildiriminde bulunulup bulunulmadığının tespitine olanak vermektedir. 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 85.maddesinin ilk fıkrası da anılan...