WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 24.10.2018 NUMARASI : 2018/216 ESAS - 2018/1077 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (acentelik sözleşmesinden kaynaklı) KARAR : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 11/09/2009 tarihli İş Ortaklığı Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmede davalı İş Net Ad ve hesabına ortaklığı aracılığı ile net'çe belirlenen ve işlemlerin yapılması, internet erişim ve veri hizmetleri, sabit telefon hizmeti gibi ürün ve/veya hizmetlerin müşterilere satışının gerçekleştirilmesi amacıyla tarafların hak ve yükümlülüklerinin tek tek belirlendiğini, müvekkili şirketin sözleşmede yer alan bütün yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini, ancak davalı şirket tarafından sözleşme şartları gereği gibi yerine getirilmediğini, işlemiş prim alacakları müvekkile ödendiğini, bu itibarla müvekkil şirketin eksik ödenen muaccel prim alacaklarının avans faizi ile tahsilinin talep edilmesi zorunluluğunun doğduğunu, alacağın miktarı tahkikat...

Hal böyle olunca davalının sürekli göremezlik oranına yaptığı itirazın ve Kurum Sağlık Kurulları ile Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporları arasında davacının sürekli göremezlik oranına ilişkin olarak ortaya çıkan çelişkinin Adli Tıp Kurumundan rapor alınmak suretiyle giderilmesi gerekirken, çelişki giderilmeksizin itiraza uğrayan Yüksek sağlık kurulunca belirlenen %13,00 oranındaki sürekli göremezliğin tazminatın belirlenmesinde esas alınması hatalı olmuştur. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın ve özellikle davcıda meslek hastalığı bulunup bulunmadığı ve varsa göremezlik oranına ilişkin çelişki giderilmeden yazılı davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Davalı Kurum'dan; 27.04.2009 tarihli yazı ile davacının işyerinde 23.02.2009 tarih ve 105962 İNC 01 sayılı rapor ve eki tutanağın incelenmesi sonucu fiilen çalışmadıkları tespit edilen sigortalılardan dolayı 2003/4,5,6,78,9,10,11,12. ve 2004/1. aylara ilişkin aylık sigorta prim bildirgelerinin ve sigortalı işe giriş bildirgelerinin düzenlenerek davalı Kurum'a verilmesinin davacıdan istenilmesinden sonra veya bu belgelerin düzenlenmesinden sonra davacıya aynı döneme ait prim borcu için tebligat yapılıp yapılmadığı sorularak, yapılmış ise tebligat parçaları istenilerek ve ilgili komisyona bu konuda itiraz yapılıp yapılmadığı sorularak, yapılmışsa itiraza ilişkin karar ve tebligat dahil tüm belgeler istenilerek gelen yazı cevapları da eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı İETT vekili özetle, davalı yerinde 3 ve 4 atlık sigortalı dönem bordroları ile aylık hizmet belgelerinin yerine asıldığını davacının itirazı olmadığını, yerinde sendikal örgütlenme olduğunu eksik bildirim söz konusu olsa idi sendika tarafından itiraza uğrayacağını ayrıca zamanaşımı sürelerinin dolduğunu yerinde toplu sözleşmesinin imza edildiğini TİS 28. Maddesinin açık olduğunu, kazanç ile prim arasında fark olmadığının belgelerle sabit olduğunu, İstanbul 20....

      Dönemde 1 gün, Olmak üzere eksik bildirime konu bordro dönemleri itibariyle kurum kayıtlarına geçen çalışmalara ilişkin prime esas günlük kazanç miktarı dahilinde toplam 3.288 gün daha hizmet akdine dayalı sigortalılığının tespitine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı İETT vekili özetle, davalı yerinde 3 ve 4 atlık sigortalı dönem bordroları ile aylık hizmet belgelerinin yerine asıldığını davacının itirazı olmadığını, yerinde sendikal örgütlenme olduğunu eksik bildirim söz konusu olsa idi sendika tarafından itiraza uğrayacağını ayrıca zamanaşımı sürelerinin dolduğunu yerinde toplu sözleşmesinin imza edildiğini TİS 28. Maddesinin açık olduğunu, kazanç ile prim arasında fark olmadığının belgelerle sabit olduğunu, İstanbul 20....

      ettiği üzere düzenli bir ödeme olmadığını, bankanın jestiyon primi uygulamasının çalışana münhasır olduğunu, boşta geçen süreye ilişkin prim hesaplaması ve 01.01.2014- 10.10.2014 tarihleri arasına isabet eden prim alacağı hesaplamasının fahiş olduğunu, yemek ücreti ödenmediğini, yemekhane olması nedeniyle yemekhaneden faydalanıldığını, davacıya akti feshedilirken bakiye tüm izin alacaklarının ödendiğini, davacının müvekkil Banka nezdinde herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      İşveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalının sigorta primleri ve destek primi hesabına esas tutulan kazançlar toplamı ve prim ödeme gün sayıları ile bu primleri gösteren ve örneği yönetmelikle belirlenen asıl veya ek belgeleri ait olduğu ayı veya dönemi takip eden ayın sonuna kadar Kuruma vermekle ve Kurumca istenilmesi halinde yeri kayıtlarını ibraz etmekle veya sigortalı çalıştırmadığı takdirde, bu hususu sigortalı çalıştırmaya son verdiği tarihten itibaren bir ay içinde yazılı olarak Kuruma bildirmekle yükümlüdür. İşverenin, sigortalıyı, 4857 sayılı İş Kanununun 7 nci maddesine göre başka bir işverene görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devretmesi halinde, sigortalıyı devir alan, geçici ilişkisi süresine ilişkin bu fıkrada belirtilen belgelerin aynı süre içinde işverene ait yerinden Kuruma verilmesinden işveren ile birlikte müteselsilen sorumludur....

        İş Mahkemesinin 2014/272 E. ve 2019/38 K. Sayılı kararının ortadan kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini" talep etmiştir. E) HUKUKİ SEBEP ve GEREKÇE; Dava ücret ve prim alacağına ilişkin işçi alacağı davasıdır. Davacı dava dilekçesinde açıkça; 14.08.2012 tarihinden itibaren ödenmeyen 14.000,00- TL maaş ve prim alacağı ile 22.02.2013 tarihinden itibaren ödenmeyen 13.000,00- TL 8 aylık maaş ve prim alacağının tahsilini talep etmiş olup, buna göre dava dilekçesi içeriğinden, talep edilen 27.000,00- TL ücret ve prim alacağı talebinin 14.000,00- TL'sinin 2012 yılında doğan alacaklarına ilişkin olduğu; 13.000,00- TL'sinin ise 2013 yılında doğan alacaklarına ilişkin olduğu sabittir. Yine Karşıyaka 2. İş Mahkemesinin 2013/357 Esas, 2015/448 Karar sayılı dosyasında davacının davalı T3 ait 1321755 sicil numaralı işyerinde 21.01.2013- 13.10.2013 tarihleri arasında 264 gün çalıştığının tespitine karar verildiği, verilen kararın da Yargıtay 21....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2018 NUMARASI : 2016/452 ESAS 2018/448 KARAR DAVA KONUSU : İş (SSK'ca Belirlenen Eksik İşçilik Prim Oranına İtiraza İlişkin) KARAR : Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; kanuni temsilcilere başvurulmaksızın davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı iddiasının yersiz olduğunu, icra dosyalarının bir an evvel tahsil edilmesi için yasal yolların tamamına başvurulması esası gözönünde bulundurularak işlem apıldığını, ödeme emirlerinin hukuka uygun olarak düzenlenmiş olduğu davacının bu yöndüke itirazlarını yersiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; " .......

        TL yargılama giderinden davanın kabul-red oranına göre belirlenen 552,67 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, 6- Davalı tarafça yapılan toplam 560,30 TL yargılama giderinden davanın kabul-red oranına göre belirlenen 65,16 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin miktarın davalı üzerinde bırakılmasına, 7- Davacı vekil ile temsil edildiğinden istinafa gelen tarafın sıfatı ve kazanılmış hak gözetilerek ilk derece mahkemesi hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince belirlenen 4.531,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8- Davalı vekil ile temsil edildiğinden reddedilen miktara göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince belirlenen 5.000,01 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 9- Hükümden sonra yapılması gereken gerekçeli kararın tebliğ giderinin davacı tarafından yatırılan gider avansından karşılanmasına...

        UYAP Entegrasyonu