Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinin 08120 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde vekaletnameyle gayrimenkulü teslim aldığını ve kullanmaya başlamış olduğunu, Bu tarihten sonra Su Şehri Sivas noterliğinden tanzim edilen 14/08/2014 tarih 03423 yevmiye numaralı muvafakatname ile Nami Çamlıca'nın halefi olduğunu ve Milli Emlak Müdürlüğüne de müracatta bulunduğunu, Müvekkili 2/B kapsamında tapuların belediyece dağıtılacağını öğrendikten sonra belediyeye müracatta bulunduğunu ancak belediyenin meskul gayrimenkulün itilaflı bulunduğunu davalılardan hiç hakkı olmadığı halde Şaban Balcının da belediyeye müracat ettiğini bu nedenle yerin itilaflı bulunduğundan bahisle tescil işleminin yapılamayacağını belirtildiğini, Kadastro tespil tutanağının celbiyle 6292 sayılı kanun çerçevesinde 2/B belirtmesi bulunan bu gayrimenkulün zilliyetinin müvekkili açısından hak sahibi bulunduğunu ve bunun korunması gerektiği nedeniyle bu zilliyetiliğin tespiti davasının açıldığını, bu nedenlerle müvekkilinin hak sahipliğinin belirlenerek...

Dosya kapsamından, kazasında yaralanan sigortalının 15.02.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya başladığı anlaşıldığından; 5510 sayılı Yasanın 54. maddesinin aylığa mı, gelire mi uygulandığı araştırılıp, gelire uygulandığının anlaşılması durumunda, gelirin, anılan madde uygulandığında ilk peşin değeri ve gelirin bağlandığı tarihten 54. maddenin uygulandığı tarihe kadar fiili ödeme miktarının da sorularak, itiraz halinde bilirkişi incelemesiyle tutar net olarak belirlenmeli oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

    Somut olayda, davacıların talebi bakımından, (ölüm/yaşlılık aylığı) yapılması gereken sigortalının hangi tarih itibariyle yaşlılık aylığının iptal edildiği, 6552 sayılı Kanun uyarınca hangi tarih itibariyle sigortalılığının geçerli sayılması sonucu aylığa hak kazandığı Kurumdan sorularak, sigortalının iptal sonucu alamadığı yaşlılık aylığı dökümü ve sigortalının vefatı neticesinde davacılara bağlanması gereken ölüm aylığına ilişkin olarak ayrıntılı döküm ve tüm gelir bağlama evraklarını getirtmek, Kurumdan hem sigortalının hem hak sahiplerinin alması gereken aylıkların ayrıntılı dökümü istenerek, Kurum işlemlerini irdeleyen karşılaştırmalı ve ayrıntılı bilirkişi raporu almak, faiz alacağını da bu kapsamda belirleyerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Ayrıca davalı Kurum harçtan muaf olmasına rağmen hakkında harca hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırıdır....

    Eldeki davada, İşgöremezlik oranının derecesindeki değişiklik, dava dışı sigortalının hak alanını ilgilendirdiğinden, sigortalının taraf olduğu bir davada sonuçlandırılması gerekir. Hal böyle olunca, dava dışı sigortalının, usulüne uygun şekilde davada taraf olması sağlanarak, sigortalı ve Kuruma karşı işgöremezlik derecesinin belirlenmesi için dava açmak üzere davalı işverene süre verilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Mahkemece yapılması gereken ; işgöremezlik derecesindeki değişiklik oranlarının başlangıcının ve sürelerinin belirlenip, açıklığa kavuşturulması için kuruma ve sigortalıya karşı dava açması yönünde davalı işverene süre verilmeli; gelirin yarıya düşüp düşmediği hususu ile rücuya konu olabilecek ilk peşin değerli gelir miktarının saptanan işgöremezlik derecelerine göre yöntemince belirlenmesi hususu bu çerçevede irdelenmelidir....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince eşi üzerinden ölüm aylığı almakta olan hak sahibinin anılan Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi Dava, 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince eşi üzerinden ölüm aylığı almakta olan hak sahibinin anılan Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince eşi üzerinden ölüm aylığı almakta olan hak sahibinin anılan Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

            Sigortalı ve hak sahipleri yararına getirilen hükümlerin uygulanması gerekir. 4956 sayılı Kanuna göre yapılan değişiklik "Sosyal Güvenlik Kuruluşları kapsamında çalışmayan ve kendi çalışmalarından dolayı gelir ve aylık almayan kız çocuklarına aylık bağlanacağını" belirtmiştir. Hak sahipliği sıfatı 2926 sayılı Kanuna tabi baba yönünden babanın ölüm tarihinde gerçekleşir. Bu sırada davacı evli olduğundan bekleyen bir hak mevcuttur. Eşin ölümü ile eş yönünden 506 sayılı Kanuna göre hak sahipliği oluşur. Örnek vermek gerekirse; mevzutamına göre babanın ölüm tarihinde evli olmayan kız çocuğuna aylık bağlanacak, evlenirse kesilecek ve boşanma veya eşin ölümü haline yeniden bağlanacaktır. Hak sahipliği, her sigortalının hak sahipleri yönünden ölüm tarihinde oluşur. Bazı sigortalılar yönünden baba daha önce ölmüşse ve koca daha sonra ölmüşsse hak sahipliğinin eşin ölüm tarihinde gerçekleştiği kabul edilemez. Sosyay güvenlik Kurumunun uygulaması da bu yöndedir....

              Somut olayda, kazası olduğu iddia olunan olayın, Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiği ve yapılan müfettiş tahkikatı ile kazası sayıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davacı sigortalının sürekli göremezlik oranının belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık ve Maluliyet İşlemleri Dairesi Başkanlığı tarafından davacı sigortalının sürekli göremezlik oranı %38,20 olarak belirlenmiştir. Davacının anılan orana itirazı üzerine, Uludağ Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı davacı sigortalının sürekli göremezlik oranını % 47 olarak saptamış....

                Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu