WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan kanun kapsamında sigortalı sayılmanın koşulları; sözleşmesine göre çalışma, sözleşmede öngörülen edimin (hizmetin) işverene ait işyerinde veya işyerinden sayılan yerlerde görülmesi, 3’ncü maddede belirtilen “sigortalı sayılmayan” kişilerden olunmamasıdır. Diğer taraftan davanın temel yasal dayanağı, anılan Kanunun 79’uncu maddesinin onuncu fıkrası olup, söz konusu Kanunun 6’ncı maddesinde yer alan, sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamayacağı ve vazgeçilemeyeceği yönündeki düzenleme ile anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi göz önünde bulundurulduğunda, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davaların kamu düzeni ile ilgili olduğu ve özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri gerektiği açıktır. Baskın olan bilimsel ve yargısal görüşlere göre, sözleşmesinin ayırt edici ve belirleyici özelliği, “zaman” ile “bağımlılık” unsurlarıdır....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi Dava, murislerinin 20.05.1989-21.06.1995 tarihleri arasında 179 sayılı Yasaya tabi sigortalı olduğunun tespiti ile Kurumun ölüm aylığının iptaline yönelik işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacılar ile davalılardan Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, davalı Kurum vekilinin temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Davacıların vekilinin temyiz talebi yönünden; Hüküm İş Mahkemesi tarafından verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8. maddesi hükmüne göre, mahkemelerinden verilmiş bulunan nihai kararların 8 gün içinde temyiz olunması gerekir....

      Pay sahipliğinin tespiti istemi yönünden; HMK'nın 14.maddesindeki kesin yetki kuralı gereğince pay sahipliğinin tespiti istemli davanın şirket merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesinden talep edilmesi gerekmektedir. Tüm bu açıklamalara göre; dava dilekçesi, ekleri ve incelenen Ticaret Sicil kaydından anlaşılacağı üzere davalı şirketin sicildeki adresinin yargı alanımız dışında bulunan Ümraniye/İstanbul ve İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri yargı alanına giren adreste kayıtlı bulunduğu; davacının pay sahipliğinin tespiti ve davalı şirkette bilgi alma ve inceleme hakkı tanınması yönündeki istemlerinin yukarıda değinilen yasal düzenlemelere ve kesin yetki kuralı gereği İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerince incelenip sonuçlandırılmasının gerektiği anlaşıldığından, davanın HMK'nın 114/1-ç, 115/2 ve HMK 14.maddeleri gereği mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....

        Kabule göre de, 12.05.2010 tarihli tahsis talebine göre aylığın başlangıç tarihinin, takip eden aybaşı olan 01.06.2010 olarak belirlenmesi gerektiği gözetilmekzisin, davacıların hak sahiplikleri ve uzun vadeli sigorta kolları üzerinden bağlanması gereken “ölüm aylığı” ibaresi yerine yasada mevcut olmayan “emeklilik” ibaresinin kullanılması suretiyle, yazılı şekilde karar tesisi isabetsizdir. O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Gerek TTK’nın düzenlemeleri ve gerekse Hayat Sigortası Genel Şartlarının C-2.2. maddesi düzenlemesine göre sigorta şirketinin sorusu üzerine veya her hangi bir soru sorulmadan (dolayısı ile buna ilişkin bir form doldurulmadan) sigortalı, sözleşmesinin yapılması sırasında kendisinin bildiği ve sigortacının sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek bütün halleri sigortacıya bildirmekle yükümlü olup, şayet sigortalı tarafından var olan hastalık kasten bildirilmemiş ise sigortacının sözleşmeden cayma hakkı söz konusudur. Eldeki dosyada muris kronik böbrek yetmezliği nedeniyle 13.06.2015 tarihinde hastaneye yatarak tedavi görmeye başlamış, 25.06.2015 tarihinde de aynı nedenle vefat etmiştir. Davacılar, davalıya müracaat etmiş, davalı, murisin kanser hastalığından ölmesi nedeniyle ödeme yapmaktan kaçınmıştır....

            Davacı, Mahalli İskan Komisyonu’nun 22.12.1992 tarihli kararıyla 2510 sayılı Kanun uyarınca davalıların hak sahibi sayılmasına karar verilip 1464 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan Halil ve ailesi adına tahsisen tescil edildiğini, bilahare Mahalli İskan Komisyonu’nun 27.04.2012 tarih ve 345 sayılı kararı ile, başvuru veya hak sahipliği karar tarihinden önce davalıların mirasbırakanı ... ’in Bağ-Kur kaydının bulunması nedeniyle hak sahipliğinin iptaline karar verildiğini, davalıların hak sahipliğinin iptali kararının iptali istemiyle açtıkları davanın Hatay İdare Mahkemesinin 2015/434 Esas, 2015/665 sayılı kararı ile açılmamış sayılmasına karar verilip kesinleştiğini, kaydın hukuki dayanağının kalmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

              değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir....

                Ayrıca, kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümlerde, bu Kanun uyarınca hak sahiplerine bağlanacak gelir ve verilecek ödenekler için, kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde kusuru bulunan hak sahiplerine veya kazası sonucu ölen kusurlu sigortalının hak sahiplerine, Kurumca rücu edilmez" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda; davacının kaza esnasında işyerine ait servis aracıyla sinemaya gitmek için yerinden arkadaşları ile yola çıktığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafça kazanın kazası olup olmadığının ve SGK Başkanlığı tarafından davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması talep edilmiş, İtiraz Hakem Heyeti tarafından başvuran ve arkadaşlarının toplu olarak sinemaya gittikleri anlaşıldığından kazanın kazası olmasının söz konusu olmadığı belirtilerek, gerekli araştırma yapılmadan itirazı reddedilmiştir....

                  Ayrıca, kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümlerde, bu Kanun uyarınca hak sahiplerine bağlanacak gelir ve verilecek ödenekler için, kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde kusuru bulunan hak sahiplerine veya kazası sonucu ölen kusurlu sigortalının hak sahiplerine, Kurumca rücu edilmez" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda; davacıların desteği Hasan Kuyugöz'ün davaya konu edilen kaza sonucunda öldüğü, davacılar tarafından destekten yoksun kalma iddiası ile eldeki davanın açıldığı, olaya ilişkin ceza yargılamasının yürütüldüğü dava dosyasının dosya kapsamında bulunmadığı görülmektedir. Davaya konu kaza nedeniyle davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması bakımından SGK Başkanlığı'na müzekkere yazılmış; SGK ... İl Müdürlüğü'nün 09.05.2014 tarihli cevabi yazısında, davacılar murisi... 'ün Bağkur kaydının bulunduğu, 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi gereğince kazası sonucu ölümü nedeniyle eşi olan ...'...

                    gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir....

                      UYAP Entegrasyonu