Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının 04/09/2006 tarihinde geçirdiği kazası nedeniyle aynı davalılara karşı maddi ve manevi tazminat talepli açtığı davada, ... 1. İş Mahkemesi’nin 2006/186 Esas, 2012/481 Karar sayılı kararı ile davacının aylık ücretinin asgari ücret seviyesinde olduğu tespit edilmiş, verilen karar Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 2012/22476 Esas, 2013/15550 Karar sayılı ilamı ile onanmış ve kesinleşmiştir. İş kazası nedeniyle açılan tazminat davasındaki ücrete yönelik bu tespit kesinleşmekle tarafları ve işçilik alacakları davasındaki mahkemeyi bağlayacağından, davacının talep ettiği hak ve alacaklarının asgari ücret üzerinden hesaplatılıp hüküm altına alınması gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak aylık ücretin iddia gibi net 1.300 TL olduğunun kabulü ile sonuca gidilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....

    Mahkemece, 169.434,36 TL maddi tazminatın kazası tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve 40.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir....

      ın maddi tazminat talebinin tüm maddi zararının Kurum tahsisleri ile karşılandığından karar verilmesine yer olmadığına,davacı kardeş ...'ın maddi tazminat talebinin reddine,davacı baba ...'ın maddi tazminat talebinin kabulüne ve tüm davacıların manevi tazminat taleplerinin istem gibi kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden;davacı baba ...'ın ... kaydının olup kendisine davaya konu kazası nedeniyle Kurum tarafından kazası kolundan gelir bağlanmadığı anlaşılmıştır. Gerçekten destek kavramı hukuki bir ilişkiyi değil fiili bir durumu ifade eder. Ne hısımlığa ve nede yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanmaz. Öte yandan dava nitelikçe kazası sonucu ölen sigortalının yakınlarının Kurum tarafından karşılanmayan maddi zararının giderilmesi istemine ilişkindir....

        Yapılacak , maddi tazminat isteminde bulunan davacı eş ve çocuğa kazası sigorta kolundan gelir bağlanıp bağlanmadığını Kurumdan sorularak, gelen yanıta göre gerekirse davacıya SGK Başkanlığını hasım göstererek kazası sigorta kolundan kendilerine ölüm geliri bağlanması gerektiğinin tespiti davası açması için önel vermek, süresi içerisinde davanın açılmaması halinde ise davacı eş ve çocuğun sigortalının vefatı nedeniyle destekten yoksun kaldığının sabit olması karşısında, Kurumdan davacılara bağlanabilecek olan kazası ölüm gelirinin ilk peşin sermaye değerini tespit ettirerek, bu gelirin rücuya kabil kısmını tazminat alacağından tenzil etmek ve oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan, hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

          İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Kurumca sigortalının sürekli göremezlik oranının belirlenerek sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur.Zararlandırıcı olayın kazası olduğuna ilişkin bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacının sürekli göremezlik oranı belirlenmeyecek ve gelir de bağlanamayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından kazasının tespitine ilişkin davanın maddi tazminat istemli dava ile bir arada görülüp sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. Hukuk Genel Kurulu’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı’da bu yöndedir....

            nün SGK tahsislerinin hesaplanan zarardan tenzil edildiğinde kaşılanmayan maddi zararının olduğu tespit edilmiş olduğundan ıslah dilekçesi dikkate alınarak bu davacı yönünden maddi tazminat talebinin kabulüne, kazası nedeni ile eşini/babalarını/oğlunu ve kardeşlerini kaybeden davacıların bu durum nedeni ile duydukları elem ve ızdırap nedeniyle bu zararın giderilmesi açısından olayın oluşu, kusur oranları, davacıların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiş şeklinde belirtilerek; A) Asıl dava yönünden davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; 1-Davacı ... için 94.219,69-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 17.12.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 2- Davacı ..., ..., ... ve ... yönünden maddi tazminat taleplerinin reddine, B) Birleşen (Diyarbakır 1....

              Mahkemenin davacıların davalı-karşı davacı şirkete yönelik maddi manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine, davacılar Hasan Arslan ve Bedriye Arslan'ın dava görülmekteyken vefat etmeleri nedeni ile destekten yoksun kalmaya dayalı maddi tazminat ile manevi tazminat talepli davalarının şahısa bağlı haklar olduğu gözetilerek davanın konusuz kaldığından hüküm kurulmasına yer olmadığına, Bedriye Arslan'ın mirasçısı olarak davaya davacı sıfatı ile devam eden Hanife Arslan'ın maddi ve manevi tazminat talebinin reddine, davacı ... Akça'nın mirasçıları olarak davaya devam eden Mustafa Akça, Serkan Akça ve Mehmet Akça'nın maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davacı ... 'ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/04/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ...'den alınarak davacıya ödenmesine, davalı - karşı davacı ... 'nin davalılar ... ve araç malikleri ... ve ...'...

                Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yerel Mahkemenin kazalının maddi isteminin reddine ilişkin kararı isabetlidir. Ancak davacı yararına manevi tazminatın takdirinde yanılgıya düşülerek manevi tazminatın fazla takdir edildiği gibi maddi tazminat isteminin reddolunmasına rağmen, vekille temsil olunan davalı yararına avukatlık ücreti verilmediği anlaşılmaktadır. Davacının kazası sonucu % 0.00 oranında sürekli göremezliğe uğradığı olayda davacının % 50 davalı işverenin ise % 50 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....

                  bilmesi, kendi can güvenliğine yeterli dikkat ve özeni göstermemesi nedeni ile %30 kusurlu bulunmuş, kusur raporu kazası olayına dosya kapsamına uygun bulunduğundan mahkememizce benimsenmiştir....

                  İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17.09.2019 NUMARASI : 2013/254 2019/346 DAVA KONUSU : Tazminat (İş Kazasından Kaynaklanan) KARAR : İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Palmiye Tekstil A.Ş.'de makine teknikeri olarak çalıştığını, 21.11.2003 tarihinde kazası geçirdiğini, kazası nedeniyle uzun bir süre tedavi gördüğünü ve halen de tedavi gördüğünü, olay ilişkin Mersin 1. İş Mahkemesinin 2009/529 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda olayın kazası olduğunun tespit edildiğini, kazası nedeniyle müvekkilinin maluliyeti olduğunu, evli ve iki çocuk sahibi olduğunu, artık eskisi gibi çalışamayacağını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL maddi tazminat ve 50.000 TL manevi tazminatın davalı işverenden tahsil edilerek müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsili için alacak davası açmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu