"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, tavzih talebinin kabulüne karar verilmiş olup, tavzih kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve icra inkar tazminatı isteminde bulunmuş mahkemece kısa kararda davanın kabulü ile davalının yetki ve borca itirazının kaldırılmasına, asıl alacağın %20‘si oranında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında ise davanın kabulü davalının yetki ve borca itirazının kaldırılmasına karar verilerek icra inkar tazminatı yönünden hüküm kurulmamıştır....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin petrol ürünleri ve akaryakıt bayiliği yaptığını, davalıya motorin satışı yaptığını ancak bedelin ödenmediğini, davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, itiraz nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, görev, yetki, kesin hüküm itirazlarında bulunmuş, eldeki davanın 1 yıllık süresinin geçmesinden sonra açılmış olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 23/01/2014 tarih ve 2013/346 Esas, 2014/19 Karar sayılı dosyasında davacı ...’nin, davalının icra dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının kaldırılması talepli dava açtığı, mahkemece, davacının isteminin reddine ilişkin karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, bu nedenle, ......
O halde mahkemece, yetki itirazının kaldırılıp alacaklının, borca itirazın kaldırılması isteminin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde mahkemece, öncelikle alacaklının, yetki itirazının kaldırılması isteminin çözümlenmesi ve borçluların yetki itirazı yerinde görülmez ise, diğer (borcun olmadığı, işlemiş faize ve mükerrer takip yapıldığına yönelik) itirazların kaldırılması talebinin incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, öncelikle yetki itirazının kaldırılması istemi incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçluların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre temyiz eden davacı tarafın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili, davalı borçlunun itirazının kaldırılarak kiralananın tahliyesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davacı tarafın yalnızca “tahliye” talebi değerlendirilmiş olup, “itirazın kaldırılması” talebi hakkında herhangi bir değerlendirilme yapılmadan davanın reddine karar verilmiştir....
Somut olayda, borçlu icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde yetkiye ilişkin itirazda bulunup alacaklı da bu yöndeki itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğuna göre, anılan talep konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadan sonuca gidilmiş olması, yukarıda değinilen İİK.'nun 50/2. ve HMK.'nun 297. maddeleri hükümlerine aykırıdır. O halde mahkemece, öncelikle yetki itirazının kaldırılması isteminin çözümlenmesi ve borçlunun yetki itirazı yerinde görülmez ise; borca itirazın kaldırılması talebinin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yetki itirazının kaldırılması istemi incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçlu ... yönünden duruşmada yetki itirazından vazgeçildiğinden yetki itirazının kaldırılması hakkında konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, borca itirazın kaldırılması talebinin ise esası incelenerek reddine karar verildiği, kararın alacaklı yanca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf talebinin esastan reddine hükmedildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmüştür....
O halde; mahkemece, alacaklının yetki itirazının kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde yetki itirazının kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda alacaklı, icra mahkemesine başvurusunda, borçlunun itirazının kaldırılarak, takibin ticari faiz oranı üzerinden devamını talep etmiştir. Başvuru bu haliyle İİK'nun 68. maddesine dayalı itirazın kaldırılması istemi niteliğindedir. Hukuki tavsif hakime ait olup, mahkemece, alacaklının başvurusu, adı geçen madde uyarınca itirazın kaldırılması istemi olarak kabul edilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece, başvurunun şikâyet olarak değerlendirilip eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalının işlemiş faize ilişkin itirazının kaldırılması isteminin kabulüne, takip konusu asıl alacağa ilişkin itirazının kaldırılması isteminin reddine, davalının tahliyesine karar verilmiş karar davalı borçlu vekili tarafından tahliyeye hasren temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı ,20/08/2012 başlangıç tarihli ve iki yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak 10/04/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 6.000,00 TL kira ve 23,67 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, ödeme emri borçluya 14/04/2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlu süresinde borca itiraz etmiş ve yasal süre içerisinde 6.000,00 TL asıl alacağı davacı alacaklının banka hesabına ödemiştir....