"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı dava konusu tekne üzerine konulan ihtiyati hacze davalı ... tarafından yapılan itirazın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili davalı ...'un müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını, ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait tekneyidiğer davalıya sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptaline ve dava konusu tekneye ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Mahkemece dava konusu tekne üzerine konulan ihtiyati hacze davalı ... tarafından yapılan itirazın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı tedbir için yapılan itirazın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı . vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davalı borçlu aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazlarını davalı satışına ilişkin tasarrufun iptalini ve taşınmazlar üzerine ihtiyeti tedbir konulması talep etmiştir. Mahkemece, taşınmazların üzerine tensip ile birlikte tedbir konulması üzerine davalı tarafından tedbir için yapılan itirazın reddine karar verilmiş ve karar aynı davalı tarafından temyiz edilmiştir....
O halde, ... tarafından açılan tasarrufun iptali davasının sonucunun beklenmesi gerekirken, bu husus üzerinde durulmadan davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Davacı ... vekili ile birleştirilen dava davacısı ... vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur. İcra ve İflas Kanununun 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin davaların dinlenebilmesi için alacaklının borçluda gerçek bir alacağının olması, borcun tasarruftan önce doğması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması ve borçlu hakkında alınmış aciz belgesinin bulunması gereklidir. Tasarrufun iptali davasının kabulü durumunda, yapılan tasarrufun alacaklının gerçek alacak ve ayrıntılarına yetecek miktar dışında kalan kısmı geçerliliğini koruyacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davacı ile davalı ... arasındaki vekalet ilişkisinden kaynaklı borç nedeniyle borcun tahsili için davalı aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2006/8070 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının vekili olarak diğer davalı ... tarafından borca itiraz edildiğinden takibin durduğunu, itirazın iptali için ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, mahkemece borçlu ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların "geçersiz" ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. İİK'nin 282. maddesi gereğince davalı borçlu ve borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan 3. kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/125 Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtığını belirterek ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine ilişkin kararın kaldırılmasını talep etmiştir. HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava; İİK'nın 277 ve devamı maddeleri kapsamında nam-ı müstear iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında İİK 281/2. maddesine göre hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez....
Tasarrufun iptali davaları için geçici hukuki himaye olarak Kanun Koyucu İİK'nın 281/2. maddesi ile ihtiyati tedbir değil, iptale tabi tasarrufun konusunu oluşturan mal üzerine ihtiyati haciz konulmasını öngörmüştür. Tasarrufun iptali davalarında verilen ihtiyati hacizlerden birinin, ilk kesinleşen ihtiyati hacze iştiraki İİK'nın 268. ve 100. maddelerine göre belirlenir. İhtiyati hacizler ise tasarrufun iptali davasının karara bağlandığı tarihte kesinleşir ve bu tarihe göre, sıra cetvelinde yer alırlar, ayrıca İİK'nın 268. maddesi şartlarında, önceki hacizlere iştirak edebilirler. İstinaf dairesi gerekçesinde, taraflarca açılan tasarrufun iptali davalarında verilen ihtiyati tedbirlerin ihtiyati haciz niteliğinde olduğu ve davaların kabulü ile bu ihtiyati hacizlerin kesin hacze dönüştüğü belirtilmiş ise de yukarıda anılan yasal düzenleme gereği, ihtiyati tedbir kararlarının ihtiyati haciz olarak kabulü mümkün değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/02/2020 NUMARASI : 2016/410 ESAS - 2020/66 KARAR DAVA KONUSU : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kooperatiften atılması sebebi ile 03/08/2011 tarihinde iadesi gereken üyelik aidatlarının tahsili istemiyle T3 Mudanya İcra Müdürlüğünün 2011/755 esas sayılı icra takibini başlattığını, kooperatifin ismini T3 olarak değiştirdiğini, davalı kooperatifin itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, itirazın iptali davası açtıklarını, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtay onamasından geçerek kesinleştiğini, itirazın iptali ilamının icra dosyasına sunularak takip dosyasının 2011/755 esasını aldığını, icrai işlemlere kaldığı yerden devam edildiğini, mahkeme ilamı uyarınca kötü niyet tazminatı için de Bursa 10....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, iptali istenen tasarrufun davalı borçlu ile kardeşi arasında gerçekleştiği, tasarrufun tapudaki satış bedeli ile rayiç değer arasında fahiş fark bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne,... İcra Müdürlüğüne ait 2009/1208 sayılı talimat dosyası gereği 96.400 TL alacak nedeniyle ...Köyü 51 parsel sayılı taşınmazla ilgili 6.12.2012 tarihli davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilme koşullarından biri iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olmasıdır. Somut olayda; takip konusu borç 20.10.2006 tanzim, 20.11.2006 vadeli, 50.000 TL meblağlı bonoya dayalıdır. İptali istenen tasarruf ise 06.10.2006 tarihinde yapılmıştır....
ATM'nin 2013/146- 50 E.K sayılı kararı ile itirazın iptaline, Yargıtay 23.HD'nin 2014/5973 E. 2014/6431 K. sayılı kararı ile anılan kararın bozulmasına ve 13/09/2017 tarih 2015/4228 E. 2017/2124 K. sayılı kararı ile de davacının karar düzeltme talebinin reddine karar verildiği görülmüş, icra dosyasının kapak hesabından borcun ödenmiş olduğu anlaşılmıştır. Tasarrufun iptali davasının sonuçlandırılması için mevcut ve kesinleşmiş bir borcun bulunması gerekir. Yukarıda açıklanan itirazın iptali kararının Yargıtay incelemesi sonucunda, borçlu T3 davaya dayanak icra dosyası kapsamında davacı kooperatife bir borcunun bulunmadığı anlaşılmakla, davanın mevcut ve kesinleşmiş bir borcun bulunması ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....