-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek aracın yenisiyle değiştirilmesine, mümkün olmadığı takdirde araç satış bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu ile dava konusu aracın gizli ayıplı olduğunun tespit edildiği, aracın garanti şartları arasında garanti süresi içerisinde kalmak kaydıyla 1 yıl içinde aynı arızanın 2’den fazla tekrarlanması durumunda ücretsiz olarak değiştirme işlemi yapılacağına ilişkin düzenleme bulunduğu, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu aracın ayıptan ari yenisi ile değiştirilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava ayıplı araç iddiasına dayalı olarak terditli açılan misliyle değişim veya bedel iadesi taleplerine ilişkindir....
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalı tarafın satıma konu malın ayıplı olduğu ve malın iade edildiği savunmalarını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 16.584.192.000 TL' ye yönelik itirazın iptaliyle anılan tutar üzerinden takip tarihinden itibaren % 55 oranını geçmeyecek şekilde değişen oranlarda reeskont faizi uygulanmak kaydıyla takibin devamına, anılan tutarın % 40' ı oranında 6.663.67 YTL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 26.01.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Diğer ayıplar sonradan oluşmaya başladığı için görülemebi Ayıplı ifaların gizli ayıp olup olmadığı, Davaya konu görselleri beyan edilen davlumbazların üzerinde bulunan noktasal kabarcıklanma, pütürleşme, belli bir süre geçtikten sonra oluştuğundan gizli ayıplı olarak değerlendirilmekte olduğu" sonuç ve kanaatine varılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki ve ticari ilişkiden kaynaklanan faturalar nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali isteminden ibaret olan itirazın iptali davasıdır. Dosya kapsamından; davacı şirketin 72.213,73 TL asıl alacağının tahsili için davalı aleyhine ....İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasında takip başlattığı, davalının süresinde borca itiraz ettiği, bir yıllık hak düşürücü süre içinde itirazın iptali ve takibin devamı için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
Karar numaralı kararında özetle; dava, davacı tarafça davalıya ait bobinaj sarım işinin yapımı nedeniyle düzenlenen fatura alacağının tahsili için başlatılmış icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraf icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiş, esas yönünden ayıplı ifa iddiasında bulunarak davanın reddini savunmuştur. İtirazın iptali davasının şartı, usulüne uygun icra takibinin mevcut olması olduğundan, öncelikle icra dairesinin yetkisi incelenmiş olup, dosyanın incelenmesinde; hakim değişikliği öncesinde 08/09/2015 tarihli ön inceleme duruşmasında alacağın para borcuna ilişkin olduğu gerekçesiyle icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itirazın ayrı ayrı red edildiği görülmüştür....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 06/03/2018 tarih 2014/806 Esas ve 2018/158 Karar numaralı kararında özetle; dava, davacı tarafça davalıya ait bobinaj sarım işinin yapımı nedeniyle düzenlenen fatura alacağının tahsili için başlatılmış icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı taraf icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiş, esas yönünden ayıplı ifa iddiasında bulunarak davanın reddini savunmuştur. İtirazın iptali davasının şartı, usulüne uygun icra takibinin mevcut olması olduğundan, öncelikle icra dairesinin yetkisi incelenmiş olup, dosyanın incelenmesinde; hakim değişikliği öncesinde 08/09/2015 tarihli ön inceleme duruşmasında alacağın para borcuna ilişkin olduğu gerekçesiyle icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itirazın ayrı ayrı red edildiği görülmüştür....
Hukuk Dairesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, tacir olmayan davacının satın aldığı malın ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönülmesi, ayıplı malın iadesi ve satım bedelinin ödenmesi talepleri ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (3). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (3). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 28.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurması üzerine, ürün bedelinin tüketiciye ödenmesine karar verildiğini, anılan kararın 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine aykırı olduğunu, oysa davaya konu cep telefonunun yasal yollardan ithal edilip, ayıplı olmadığı gibi, davalıya klonlanmış olarak da satılmadığını belirterek ... Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 19/8/2010 tarihli ve 2010/215 Sayılı kararının iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararı içeriğine, göre ürünün hukuki ayıplı olduğu anlaşıldığından, sabit olmayan itirazın reddine kesin olarak karar verilmiş; kararın, yürürlükteki hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle ......
Sözleşmenin niteliğine, tarafların amacına ve malın cinsine göre, satış sözleşmesinin kısım kısım yerine getirilmesi mümkün ise veya bu şartların bulunmamasına rağmen alıcı çekince ileri sürmeksizin kısmi teslimi kabul etmişse, sözleşmenin bir kısmının yerine getirilmemesi durumunda alıcı haklarını sadece teslim edilmemiş kısım hakkında kullanabilir. Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 (iki) gün içerisinde durumu satıcıya ihbar etmek zorundadır. Malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, alıcı malı teslim aldıktan 8 (sekiz) gün içerisinde incelemek veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için bu süre içerisinde satıcıya ihbarla yükümlüdür....
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda; söz konusu faturanın davacı defterlerinde satım olarak kayıtlı olduğu, davalı defterlerinde de aynı faturanın kayıtlı olup iade faturası ile kapatıldığı, davacı tarafından davalıya kesilen faturanın bedel içermesinin malın satılmasına karine olduğu malın ayıplı olduğu savunmasının da bunu güçlendirdiği, davalının bu malın çorap örmek için gönderildiğini ispat edemediği, bu durumda ipliklerin davalıya satıldığının kabulü gerektiği, malın ayıplı olduğu savunması irdelendiğinde ise malın teslim tarihi ve davalının savunmasına göre ipliklerdeki ayıbın açık ayıp olduğunun kabulü gerektiği, bu durumda ayıp ihbarının TTK.’nun 25 ve BK’nun 198.’de öngörülen süre içinde yapılması gerektiği, oysa bu süreye riayet edilmediğinden ayıp savunmasının hukuken dinlenme imkanının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Taraflar arasında faturaya dayalı makine satım ilişkisinden kaynaklı bakiye alacak istemi ile satılan makinenin ayıplı olduğu savunmasına yönelik Bakırköy .... İcra Müdürlüğü'nün .... esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK'nun 23/1-c maddesine göre; "malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK'nun 223.maddesinin ikinci fıkrası uygulanır....