İNCELEME VE GEREKÇE Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasında satım sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ve davacıya ait ... plakalı aracın satılarak davalıya teslim edildiği sabittir....
Merkez Bankası 12/01/2014 tarihli Euro kuru 2,9586 TL olarak alınmak üzere) ödeme yaptığını, ancak davalının bu taşınmazı dava dışı üçüncü kişiye satarak tapuda devrettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, harici taşınmaz satım sözleşmesi nedeniyle ödenen 193.557,53 TL'nin denkleştirici adalet ilkesi gereği dava tarihinde ulaştığı alım gücünün faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Merkez Bankası 12/01/2014 tarihli Euro kuru 2,9586 TL olarak alınmak üzere) ödeme yaptığını, ancak davalının bu taşınmazı dava dışı üçüncü kişiye satarak tapuda devrettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, harici taşınmaz satım sözleşmesi nedeniyle ödenen 193.557,53 TL'nin denkleştirici adalet ilkesi gereği dava tarihinde ulaştığı alım gücünün faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacıların murisi ile davalı arasında yapılan ........1985 tarihli harici satım sözleşmesine konu edilen taşınmazın (120 m2 arsa), davalı tarafından davacıların murisi olan ...........'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
Asıl dava yönünden mahkemece, davacının haricen satın aldığı taşınmazı ve üzerindeki evi halen kullanmaya devam etmesi nedeniyle, dava tarihi itibariyle oluşan bir zarar bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin söz konusu kararı temyiz etmesi üzerine Dairemizin 06.02.2014 gün ve 2013/17036 Esas-2014/1663 Karar sayılı ilamı ile "Harici satıma konu edilen taşınmazın davacı tarafından kullanılıyor olması, davacının harici satım sözleşmesi gereğince ödediği bedeli davalılardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsil etmesine engel değildir....
Mahkemece, aracın davalı üzerine kayıtlı olmaması nedeniyle harici oto alım-satım sözleşmesi sonucu aracın davacı adına tescilinin sağlanmasının mümkün olmaması, her iki tarafında aldığı şeyi diğerine iade etmesi gerektiği kanaati ile davanın kısmen kabulüne, davacının aracın adına tescili talebinin reddine, davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.750.00....
Somut olayda; taraflar arasında 05.10.2009 tarihinde imzalanan harici gayrimenkul alım satım sözleşmesi ile, E.... yolu M... Mevkii No:... de bulunan taşınmazın 175.000,00 TL'ye davalıya satıldığı, bu sözleşmeye göre davalının toplam 40.000,00 TL ödeme yaptığı, davalının yapılan sözleşmeden caydığı ve yapmış olduğu bu ödemenin tahsili amacıyla davacılar aleyhine icra takibi başlattığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık, davalının taşınmazı kullanmış olduğu süre için, davacıların davalıdan kira bedeli talep edip edemeyeceği hususundadır. Tapulu taşınmazların haricen satışı geçersizdir. Davada dayanılan 05.10.2009 tarihli sözleşme resmi biçimde yapılmadığından geçersizdir (MK md. 634, Tapu Kanunu md. 26). O nedenle geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda davalı, bu geçersiz sözleşme nedeniyle davacılara verdiğini, sebepsiz zenginleşme kuralları nedeniyle geri isteyebilir....
Davacının harici satış nedeniyle davalı yana bedel ödediğinin kanıtlanması halinde harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. Bugüne kadarki Yargıtay uygulaması gözetildiğinde, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren sözleşmede yer alan bedelin TEFE – TÜFE endekslerindeki artışlar ile altın, döviz fiyat ve kurlarındaki artışlar, işçi ve memur aylıklarındaki artışlar dikkate alınıp denkleştirici adalet kuralları uyarınca, dava tarihine kadar uyarlaması yapılarak, dava tarihinde harici satış senedindeki miktarın ulaştığı değerin (miktarın) hüküm altına alınması esası benimsenmiştir. Davalı, 80.000 TL bedelin kendisine ödenmediğini ileri sürmüştür. Ödenen bedelin tahsili davasına yönelik olarak yeterli araştırma yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/12/2018 NUMARASI : 2017/189 E - 2018/509 K DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan harici araç satım sözleşmesi uyarınca bedelin davalıya ödendiğini, ancak aracın mülkiyetinin devredilmediğini, bedelin iadesi için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini beyan ederek takibe vaki itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....