Mahkemece; davacı ile davalı adına ... aracılığıyla alım satım sözleşmesi yapıldığı, davacının ...ya satış bedeline mahsuben 20.000 TL ... verdiği, bu bedelin aynı tarihte davalının hesabına ... açıklaması ile yatırıldığı, davacının satıştan vazgeçtiğine ilişkin delil bulunmadığı, davalının satış bedeline mahsuben aldığı 20.00,00 TL ile sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, ... yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen ...nın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini içeren icra takibine ... istemine ilişkindir....
Uyuşmazlık, harici taşınmaz satımına dayalı olarak ödenen paranın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesine yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taşınmazların satışına ilişkin resmi şekilde sözleşme yapılmadıkça TMK. 706.ve TBK'nun 237., Tapu Kanununun 26.ve Noterlik Kanunu'nun 60.maddeleri gereğince harici satış sözleşmesi hukuken geçersizdir. Geçersiz sözleşmelerde herkes aldığını iade etmekle yükümlüdür. Dosyanın incelenmesinde; tarafların beyanlarına göre, dava konusu taşınmazın satışı için 155.000,00 TL karşılığında anlaşıldığı, davacı tarafından ilk olarak 1.000,00 TL daha sonra 4.000,00 TL davalıya kaparo verildiği, ardından resmi satışın gerçekleşmediği, söz konusu bedelin iadesine ilişkin başlatılan icra takibine itiraz edildiği anlaşılmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/450 Esas KARAR NO : 2021/406 DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 10/09/2020 KARAR TARİHİ : 05/07/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP : Davacı vekilince mahkememize sunulan 10/09/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında yapılan haricen satış sözleşmesi gereği ... plakalı 2016 model ... marka aracın 165.000,00-TL bedelin nakden ödenmesi karşılığında davalı şirketten müvekkilince satın alındığını aracın müvekkiline teslim edildiğini, aracın kredi borcu olduğundan resmi devrin gerçekleştirilmediğini, aracın müvekkilinin kullanımındayken taraflar arasında ihtilaf doğduğunu, davalı şirketin asılsız olarak sözleşme olmasına rağmen ... plakalı aracın çalındığını, güveni kötüye kullanılarak alınıp götürüldüğünü belirterek şikayetçi olduğunu ve araç üzerine...
ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA 6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2021/100 Esas KARAR NO : 2021/169 DAVA : İtirazın İptali (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/02/2021 KARAR TARİHİ : 18/02/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 19/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında Afyonkarahisar İli İhsaniye İlçesi, Karaoğlan Mevkiinde olan taşınmaza ilişkin satış sözleşmesi akdedildiğini, davacının Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun çerçevesinde cayma hakkını kullandığını, borçlu şirketin sözleşmeden cayma bulunmasına rağmen davacı tarafından ödenen bedelin iadesini gerçekleştirmediğini, iadesi gerçekleştirilmeyen bedelin tahsiline yönelik borçlu ... Termal Turizm İnşaat Temizlik Gıda Sanayi Ve Tic. Ltd. Şti aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün ......
Davacının harici satış nedeniyle davalı yana bedel ödediğinin kanıtlanması halinde harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. (Yargıtay 7. HD'nin 2022/5754 E 2023/1210 K sayılı ilamı). Somut olayda; davacı vekili, davalı ve davalının eşi Cemal'in, 1995 yılında davalının annesi Nergis Şenkök adına tapuda kayıtlı adına tapuda kayıtlı dava konusu taşınmazı harici olarak satın aldığını ancak tapuda devrin yapılmadığını belirterek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili, bu mümkün olmadığı taktirde 1995 yılında ödenen bedelin dava tarihindeki rayiç değerinin tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; taraflar arasındaki sözleşme gereği kredi alamayan davacının ödediği kaparoyu davalıdan isteme hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı tarafın hükmün gerekçesine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava, adi yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen kaporanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini içeren icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; harici gayrimenkul sözleşmesi gereğince satıcıya ödenen kaporanın tapu devrinin gerçekleşmemesi halinde geri istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır....
Mahkemece, taraflar arasında satım akdi yapılmasına ilişkin bir anlaşma olmadığı, dava konusu edilen bedelin davalı tarafından tahsis edilecek taşınmazda organize hayvancılık yapılabilmesi için ödenen iştirak bedeli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, arsa satışı karşılığı olarak davalıya ödediği 8.000YTL’nin davalıdan tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taraflar arasında satım akdi bulunmadığı, davacı tarafından yapılan ödemenin davalı tarafından tahsis edilecek taşınmazda organize hayvancılık yapılabilmesi için ödenen iştirak bedeli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının 20.6.2006 tarihli makbuzla davalıya 8.000YTL ödediği taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir....
Somut olayda; kıymetli evraktan kaynaklanan bir talep mevcut olmayıp, davacı tarafından harici taşınmaz satışı nedeniyle davalıya verilen, daha sonra vadelerinde ödenerek geri alındığı iddia edilen senetler sözkonusu olup, davalı tarafından edimin yerine getirilmemesi ve taşınmaz satışına ilişkin ödenen bedelin davacıya iade edilmemesi üzerine, ödenen bedelin davalıdan tahsili için başlatılan ilamsız takibe itirazın iptaline ilişkindir. Bu durumda, davaya bakma görevi genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Hal böyle olunca mahkemece; tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilip, tüm deliller toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
S.3 -MUHALEFET ŞERHİ- Taraflar arasında 50.000,00 TL ve KDV karşılığında bilgisayar paket programı satım ve bu programla ilgili bir yıl süreli 43 saat eğitim desteği sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşme çerçevesinde davacının, paket programı teslim aldığı .... 10.000,00 TL + 25.000,00 TL olmak üzere 35.000,00 TL ödeme yaptığı, bu ödemeden 25.000,00 TL' nin davalı şirket tarafından .... alındığı ancak 10.000,00 TL'nin alınmadığı dosya içeriğiyle sabittir. Yerel mahkeme ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin geriye etkili olarak feshedildiğini kabul ederek davacının ödediği bedelin tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiş ve Sayın çoğunluk bu kararı onamıştır. Sayın çoğunluğun sözleşmenin feshi ve bedelin geriye alınması gerektiği görüşüne katılmakla birlikte, ödenen bedelden sadece davalı şirketin tahsilini kabul ettiği “25.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi” gerektiği belirtilerek kararın bozulması düşüncesinde olduğumdan onama kararına karşıyım....
takibi yaptığını ancak davalının haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek vaki itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir....