Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. arasında yapılan 01.09.2008 tarihli harici satım sözleşmesi ile tarafların, 154 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerine 160.000 Euro karşılığında villa yapıp teslim etmek üzere anlaştıklarını, yapılan sözleşme gereğince davalı tarafından bildirilen banka hesabına 58.000 Euro havale edildiğini, 2008 Ekim ayında gönderilmesi gereken 10.000 Euronun 2.000 Eurosunun da, hesap sahibi olan davalı ... tarafından davacıya olan borçlarına karşılık davalı şirkete ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalı şirket tarafından 21.06.2009 tarihinde 60.000 Euro tutarında teminat senedi verilmiş olup sözleşme gereğinin yerine getirilmesi durumunda senedin geçersiz olacağının belirtildiğini ancak davalı şirketin senette belirtilen tarihe kadar villa teslimi hususunda yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi davacı tarafından ödenen paranın da iade edilmediğini bu nedenle davalı şirket aleyhine icra takibi yaptıklarını ancak itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 inkar tazminatının...

    ı vekillikten azletmesi ve yeniden vekil tayin etmeye yanaşmaması nedeniyle ödenen satış bedelinin işlemiş faizi ile birlikte tahsili için takip başlattığını, ancak davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı; taşınmazdaki hissesi karşılığında davacı tarafından satış bedeli olarak 8.333 TL ödendiğini, ancak sözleşmeye sonradan davacı tarafından 58.000 TL ödenmiş gibi ekleme yapıldığını, ayrıca temerrüde düşürülmemiş olması nedeniyle davacının işlemiş faiz talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddi ile kötü niyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir....

      (HGK, E.2003/4-676-K.2003/639 sayılı kararında açıklandığı gibi) Mahkemece, "davacı talebinin, harici satış sözleşmesi uyarınca ödenen bedelin iadesi değil, icra dosyasına ödenen bedelin iadesi talebine yönelik olduğu; kaldı ki harici satış sözleşmesinde ödenen bedelin bu davanın konusu olduğu değerlendirilse bile, senedin borçluya geri verilmiş olmasının borcun da ödenmiş sayılacağı" gerekçesine yer verilerek davanın reddine karar verilmiş ise de; uyuşmazlığın niteliğine göre, davacı tarafından verilen 20.000-TL'nin karşılığında davalı tarafından tanzim olunan bononun ödenip ödenmediği ve buna göre aracın davalı tarafından geri alınıp alınmadığı hususunun esas itibariyle önsorun-ön mesele şeklinde değerlendirilip çözümü ile uyuşmazlık giderilmelidir. Kırılma noktası, 10/12/2003 tarihli belgede, 20.000-TL'lik bononun davalıya iade kaydı bulunmasına rağmen, davalı tarafından davacıya bir ödeme kaydının bulunmadığı hususudur....

        den tahsili ile davacılara verilmesine, davalılar ..., ...ve ... yönünden açılan davanın husumet nedeniyle reddine, birleşen 2005/597 esas sayılı dava dosyası yönünden; davalılar ... ve ... yönünden açılan davanın derdestlik nedeniyle reddine, davalı ... yönünden açılan davanın husumet nedeniyle reddine, birleşen 2014/301 Esas sayılı dosyası ile ...1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/678 Esas sayılı dava dosyası yönünden; davanın kabulüyle harici satış sözleşmesi ile ödenen bedelin dava tarihinden itibaren hesaplanan 33.262,69 TL faiz alacağının davalılar ... ve ...'...

          alındığını, böylece müvekkili şirketin arsa sahibi olduğunu, daha sonra ise satın alınan bu arsayla ilgili olarak başka bir müteahhit firma ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, müvekkili şirket dışında başka bir firmaya inşaatın yaptırıldığını, müvekkili şirketin projenin yüklenicisi olmaması nedeniyle harici satım sözleşmesinin hüküm ifade etmesinin imkanı bulunmadığını, kararda Adana İli, Seyhan İlçesi Kanal Üstü Mahallesi, 10777 ada, 14 parselde kain gayrimenkuldeki 7....

          ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA 6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2021/100 Esas KARAR NO : 2021/169 DAVA : İtirazın İptali (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/02/2021 KARAR TARİHİ : 18/02/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 19/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında Afyonkarahisar İli İhsaniye İlçesi, Karaoğlan Mevkiinde olan taşınmaza ilişkin satış sözleşmesi akdedildiğini, davacının Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun çerçevesinde cayma hakkını kullandığını, borçlu şirketin sözleşmeden cayma bulunmasına rağmen davacı tarafından ödenen bedelin iadesini gerçekleştirmediğini, iadesi gerçekleştirilmeyen bedelin tahsiline yönelik borçlu ... Termal Turizm İnşaat Temizlik Gıda Sanayi Ve Tic. Ltd. Şti aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün ......

            Davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., cevap dilekçelerinde; açılan iş bu davanın haksız usul ve esas yönlerden yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacıların davalılar aleyhine açtıkları tapu iptali ve tescil davacının reddine dair kararın gerekçesinde de belirtildiği gibi, tapulu taşınmazların satışının geçerli olması için satış işleminin resmi senetle, yani; tapuda yapılması gerektiğini, dava dosyasına sunulan harici satış senedi hukuken yok hükmünde olduğunu, geçersiz bir senetle bedel ödendiğini de kabul etmediklerini, ayrıca isnat edilen senet tarihi itibariyle verilen bedelin iadesine ilişkin talep hakkının da zaman aşımına uğradığını savunarak; davanın reddini istemişlerdir. Diğer davalılar, davaya cevap vermemişlerdir....

              Mahkemece; davacı ile davalı adına ... aracılığıyla alım satım sözleşmesi yapıldığı, davacının ...ya satış bedeline mahsuben 20.000 TL ... verdiği, bu bedelin aynı tarihte davalının hesabına ... açıklaması ile yatırıldığı, davacının satıştan vazgeçtiğine ilişkin delil bulunmadığı, davalının satış bedeline mahsuben aldığı 20.00,00 TL ile sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, ... yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen ...nın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini içeren icra takibine ... istemine ilişkindir....

                Mahkemece, taraflar arasında satım akdi yapılmasına ilişkin bir anlaşma olmadığı, dava konusu edilen bedelin davalı tarafından tahsis edilecek taşınmazda organize hayvancılık yapılabilmesi için ödenen iştirak bedeli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, arsa satışı karşılığı olarak davalıya ödediği 8.000YTL’nin davalıdan tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taraflar arasında satım akdi bulunmadığı, davacı tarafından yapılan ödemenin davalı tarafından tahsis edilecek taşınmazda organize hayvancılık yapılabilmesi için ödenen iştirak bedeli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının 20.6.2006 tarihli makbuzla davalıya 8.000YTL ödediği taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir....

                  Mahkemece; taraflar arasındaki sözleşme gereği kredi alamayan davacının ödediği kaparoyu davalıdan isteme hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı tarafın hükmün gerekçesine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava, adi yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen kaporanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini içeren icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; harici gayrimenkul sözleşmesi gereğince satıcıya ödenen kaporanın tapu devrinin gerçekleşmemesi halinde geri istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu