WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davalının faiz oranları yönünden de alacağa itiraz ederek asıl alacağa kısmi itirazda bulunmak iradesi gösterdiğini, asıl alacak yönünden itiraz ettiği miktarı açıkça belirtmediğinden asıl alacağa yönelik kısmi itirazın yok hükmünde olduğunun kabulü gerektiği, bu şekilde yapılan bir itirazın takibi durdurmaması gerektiği halde takibin durdurulmasına karar verilmesinin şikayet yoluyla çözülecek bir husus olmakla davacının asıl alacak yönünden itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı bulunmadığından asıl alacak yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine; bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle faize, ferilerine ve faiz oranlarına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı banka, kredi kartı borcunun tahsili amacıyla davalı hakkında başlattığı icra takibe itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....

    Diğer yandan, itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verildiği halde, karşı davanın tamamının reddine karar verilmesi ve davalı- karşı davacı banka 15.03.2001 tarihinde TMSF' ye devredilmiş olduğundan, Bankalar Kanunu hükümleri uyarınca hakkında 2004 sayılı yasada öngörülen tazminat ve cezalara ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı düşünülmeden, banka aleyhine tazminata hükmedilmesi kabul şekline de göre de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı- karşı davacı banka yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.06.2007 gününde oyçokluğuyla karar verildi. (M) -KARŞI OY YAZISI- Davalı- karşı davacı bankanın müzayaka halinden söz edilemeyeceği ve kendisi tarafından ilan edilen faiz oranlarına göre, bankanın sorumlu tutulması gerektiği düşüncesi ile mahkeme kararının onanması görüşündeyim....

      Diğer yandan, itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verildiği halde, karşı davanın tamamının reddine karar verilmesi ve davalı- karşı davacı banka 15.03.2001 tarihinde TMSF' ye devredilmiş olduğundan, Bankalar Kanunu hükümleri uyarınca hakkında 2004 sayılı yasada öngörülen tazminat ve cezalara ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı düşünülmeden, banka aleyhine tazminata hükmedilmesi kabul şekline göre de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı- karşı davacı banka yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 04.06.2007 gününde oyçokluğuyla karar verildi. (M) -KARŞI OY YAZISI- Davalı- karşı davacı bankanın müzayaka halinden söz edilemeyeceği ve kendisi tarafından ilan edilen faiz oranlarına göre, bankanın sorumlu tutulması gerektiği düşüncesi ile mahkeme kararının onanması görüşündeyim....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı asıl borçlu ile müvekkili banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzalayan davalıya kat ihtarnamesi keşide edilmiş olmasına rağmen kredi alacağının ödenmemesi üzerine başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, tüketici kredisinden doğan alacak için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Davacı banka, davalıların murislerine ait kredi borcunun tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali isteminde bulunmuş, davalı mirasçılar ise, murislerinin hayat sigortası poliçesi bulunduğunu ve kredi borcunun poliçe kapsamında karşılanması gerektiğini savunmuşlardır....

            İş Mahkemesinde 2010/833 esas sayılı dosyası ile müvekkili banka ile davalı aleyhine açtığı alacak davasının kısmen kabul edilerek, dava konusu tutarın müvekkili banka ve davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından ... 2. İcra Müdürlüğünün 2012/5444 esas sayılı dosyası ile müvekkili banka ve davalı aleyhine icraya konulması üzerine, müvekkili banka tarafından cebri icra tehditi altında borcun tamamının ödendiğini, SGK'ya ödenen meblağın rücuen tahsili için, davalı hakkında ... 6. İcra Müdürlüğünün 2013/9256 esas sayılı dosyasında genel haciz yolu ile takibe geçildiğini, davalının borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu beyanla, haksız ve yersiz itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....

              iptali ile takibin devamına takip tarihinden itibaren asıl alacağa ----- uygulanmasına ,----- esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın---- bakımından itirazın iptali ile takibin devamına takip tarihinden itibaren asıl alacağa --- tarafından uygulanan temerrüt faizi ve faizin ----yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

                Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının takip tarihi itibariyle 11.120,00-TL alacağımız üzerinden iptali ile dava takibin devamına, Davalı – borçlular hakkında, müvekkil banka lehine %20’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, Tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı-borçluya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, ancak davaya cevap vermemişlerdir. Dava; davacı banka tarafından, davalı ... San. Tic. AŞ arasında kullanılan, genel kredi sözleşmesi gereğince, davalı şirket lehine kullandırılan krediden dolayı, diğer davalıların, genel kredi sözleşmesinde, müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunmasından dolayı, kullandırılan krediden dolayı İİK 67/2 uyarınca açılmış İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasıdır. İzmir ......

                  Bu durumda mahkemece, tüketici işlemi niteliğindeki kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıyla ilgili olarak dava tarihi itibariyle Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğu gözetilerek, işin esasına girilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır” gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, kredi kartından doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir. Banka tarafından hesabın kat edildiği anlaşılmaktadır. Hesabın kat edilmesi ile alacak muaccel hale gelir. Temerrüd ihtarı ise alacaklının temerrüd faizi talep edebilmesini sağlar....

                    Mahkemece, davacı banka ile davalı arasında bankacılık hizmetleri sözleşmesi imzalandığı, davalıya kredi kartı verildiği, davalının kredi kartı ile alışveriş yaptığı, harcama bedellerini bankaya ödemediği için başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali için dava açıldığı, 01/03/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2 maddesinde; "kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılan davalarda 1086 sayılı HUMK'nun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır" dendiği, bu düzenleme ile kart çıkaran kuruluşlar tarafından açılan davaların genel mahkemelerde görüleceğinin belirtildiği, işbu davaya konu uyuşmazlıkta davacı banka kredi kartı kullanıcısına karşı yaptığı icra takibine itirazın iptalini istediğinden 5464 sayılı özel yasadaki hüküm nedeni ile davaya genel mahkemelerde bakılacağı, özel mahkeme olan tüketici mahkemesinde bakılamayacağı, diğer taraftan 6100 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1-f maddesine göre...

                      UYAP Entegrasyonu