Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş;hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı avukat tarafından bu davanın davacıları aleyhine vekalet ücret sözleşmesinden doğan alacak davası açıldığı ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır.Gerek bu davanın gerekse bu davadan tefrik edilen menfi tespit davası arasında, HUMK’nun 45. maddesinde öngörülen bağlantının varlığı sözkonusudur.Bu durumda davaların birleştirilerek ve birlikte görülmesi gerekirken, yazılı şekilde tefrik kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....

    Asıl davada davacı avukat, haklı istifa nedenine dayalı olarak karşı yan vekalet ücretlerinin tahsili amacı ile davalı hakkında başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiştir. Mahkemece istifanın haklı olduğu kabul edilmiş, ancak işlerin henüz tahsil aşamasına getirilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, davacının istifasının haklı olduğu kabulüne göre artık davacı avukat, dosyalardan elini çekmiş olması nedeniyle davalı müvekkilinden Avukatlık Kanununun 164/son maddesi hükmü uyarınca tüm karşı yan vekalet ücretini de talep edebilir. Mahkemece, davacı avukatın istifasının haklı olduğu kabul edildiğine göre, karşı yan vekalet ücretine hak kazanacağı kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

      İcra Müdürlüğünün 2012/9139 esas sayılı dosyasına yönelik itirazın 2.000 TL yönünden iptali ile takibin 2.000,00 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmasına ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki davada haksız azil nedenine dayanarak davalı ile imzaladığı sözleşme uyarınca hak etmiş olduğu ücret ve haksız fesih hali için öngörülen 24 aylık ücret tutarının tahsili amacı ile başlatmış olduğu takibe vaki itirazın iptalini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat ... ile davacı vekili avukat ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıların avukatı olduğunu azilname ile haksız olarak azledildiğini, vekalet ücretinin ödenmesi için yapılan takibe de itiraz ettiklerini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vekili avukat ... ile davacı Asil ... ve vekili avukat ....'nın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı avukat asıl davada, davalının vekili olarak açtığı ......

            Davalı ..., davacının mağduriyetinin diğer alacaklıların koyduğu hacizlerden değil, kendi koyduğu haczi usulüne uygun şekilde takip etmemesinden ve sadece bono bedeline haczin düşmüş olmasından kaynaklandığını, vekalet ilişkisinin sürdüğü koşullarda avukatın müvekkilinin muvafakati halinde ücret ve diğer alacağı teminen icra takibi yapması ve haciz yoluna başvurmasının usul ve yasaya aykırı olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı ...’ın başlattığı icra takibine esas bonoların tanzim ve vade tarihlerinin, davacının davalı ... aleyhine yaptığı icra takip tarihinden önce olması nedeniyle Oktay’ın takip konusunun muvazaalı nitelikte olmadığı, davalı ...’nın Mehmet’in avukatı olmasının muvazaanın varlığını göstermeyeceği, avukatın müvekkili hakkında sözleşmeye dayalı takip yapabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile arasında yapmış oldukları 29/01/2014 tarihli avukatlık ücret sözleşmesine dayalı 3.500,00 TL vekalet ücreti alacağı ve 31/01/2014 tarih, 2014/27 esas numaralı takibe dayalı 4.218,37 TL vekalet ücret alacağının bulunduğunu, davalının 31/01/2014 tarih, 2014/27 esas numaralı takipte dosyanın borçlusu ile anlaşıp kendisini saf dışı tutarak, kanuni vekalet ücret alacağından mahrum bırakıldığını, aralarındaki avukatlık ücret sözleşmesinden doğan alacağının da ödenmediğini, toplam 7.718,37 TL alacağının tahsili için ......

                İcra Müdürlüğünün 2015/371 esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin asıl alacak 6.781,85 TL miktar üzerinden devamına, asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, vekalet ücreti alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı avukatın davalılardan ...'a vekaleten diğer davalıya karşı açtığı davada tarafların sulh olmaları üzerine davalı ...'un davadan feragat ettiği anlaşılmaktadır. Davacı, vekil olarak takip ettiği davanın sulhle sonuçlanması nedeniyle doğan vekalet ücreti alacağının tahsilini istemiş, mahkemece, vekalet ücreti yönünden her iki davalı için de davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hem akdi hemde yasal vekalet ücreti hesaplanarak buna göre davalı hasım ... Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti.'nin akdi vekalet ücretinden de sorumlu tutulduğu anlaşılmaktadır....

                  Yargıtay 13.Hukuk Dairesi'nin 2018/3456 Esas, 2018/7886 Karar sayılı karar ve gerekçesinde belirtildiği üzere, davacı avukat ile davalılar arasında vekalet sözleşmesi davalıların bir kısım ortaklığın giderilmesi davalarında davacının avukat sıfatıyla görev ifa etmesi hususunda kurulmuştur. Bu durumda davalılar 6502 sayılı TKHK'nın 3/1- k maddesi kapsamında tüketici sıfatında olup, aralarındaki vekalet sözleşmesi kapsamındaki ilişki de aynı Yasa'nın 3/1- L maddesi gereğince tüketici işlemi niteliğindedir. Taraflar arasındaki işlem tüketici işlemi niteliğinde olduğundan davacı avukatın vekalet ücreti alacağı yönündeki itirazın iptali davalarında uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme tüketici mahkemeleridir. Ancak dava görevsiz olan asliye hukuk mahkemelerinde açılarak, yargılamaya devam edilerek sonuçlandırılmış bulunmaktadır. Oysa belirtildiği üzere uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme tüketici mahkemeleridir....

                  Somut olayda davacı avukat haklı olarak azil edildiğine göre, azil tarihinden önce bitirdiği işlerden dolayı ücret isteyebileği 2014/7006-2015/189 gözetilerek, takibe konu dava dosyasının azil tarihinde sonuçlandığı ve taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunduğu gözetilerek sözleşme hükümlerine göre talep edebileceği ücret belirlenmeli ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu