WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takibe konu çek bedelinin alacaklıya takipten önceki ve sonraki dönemlerdeki muhtelif ödemelerle ödendiği iddiasıyla itfa sebebiyle takibin iptali ve tazminat talepli olarak huzurdaki dava ikame edilmiştir. itfa sebebiyle takibin iptalini talep edebilmek için borcun, takibin kesinleşmesinden sonra ödenmiş olması şarttır. itfa sebebiyle takibin iptali için, borcun takibin kesinleşmesinden sonra ödenmiş olması gerekir. kesinleşmeden yapılan ödeme için ödeme emrine itiraz edilmelidir. bu süre içinde ödeme emrine itiraz edilmemiş ise takibin iptali istenemez. borçlu icra dairesi dışında borcunu itfa ettiği halde alacaklı takibe devam ederse, takibin iptali ancak alacaklının verdiği, imzası noterlikçe onaylanmış belge veya imzası alacaklı tarafından ikrar edilmiş senet ile gerçekleşir....

Ancak davacı tarafın yetki itirazı ve borca itirazları değerlendirilmemiş olup bu yönden kaldırma gönderme kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstinaf talebinin HMK 353/1/a/6 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 20....

Temyiz Sebepleri Alacaklı temyiz başvurusunda; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemini istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık itfa nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 149/a maddesi atfıyla 33. maddesi 3. Değerlendirme TMK'nun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde, borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan, taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırılmıştır. TMK'nun 875. maddesinde belirtilen ve ipotekle teminat altına alınan ana borç, faiz, icra takip giderleri ve taraflarca kararlaştırılan eklentilerden oluşan toplam borç miktarının, bu limiti aşması mümkün değildir (HGK. 24.05.1989 tarih ve 1989/11-294 E, 1989/378 K)....

    olarak doldurulduğu hususunun yazılı belge ile kanıtlanmadığı sürece, bono üzerinde yazılı vade, tanzim gibi tarihlerin gerçekliğini ve varlığını koruyacağı Yargıtay HGK'nın 26.02.2003 tarih ve 2003/19- 135 E. 2003/105 K. sayılı kararı ile hüküm altına alındığı, böylelikle; davacının açık bononun anlaşmaya aykırı olarak düzenlendiği, senedin teminat olarak verildiği ve davalı alacaklıya borcunun bulunmadığına dair iddialarını İİK'nun 169/a maddesinde sayılı belgelerden biriyle ispatlayamadığı kanısına varıldığından davacının borca itirazı yerinde görülmemiştir....

    Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" hükmü yer almaktadır. Dava taksitler halinde yapılan ödemeler ve 14/03/2019 tarihli kapak hesabına konu bedelin de Harcamalar Genel Tebliği ve 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun 193. Maddesi uyarınca yasal kesinti (stopaj) yapılarak ödendiği, borcun itfa edilmiş olduğu, bu nedenle 19.079,99 TL daha bakiye olduğuna dair borç muhtırasının artık itfa edilip infazı sağlanan dosyadan gönderilemeyeceği iddiası ile borç muhtırasının iptaline yöneliktir. Bu durumda davacı yanın isteminin takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosyaya yapılan ödemeler ile borcun itfa edildiğine ilişkin olduğu, dava konusu muhtıranın da borcun itfa edilmesi sebebiyle iptalinin talep edildiği ve bu yöndeki taleplerin süresiz olarak ileri sürülebileceği açıktır....

    Takip borçlusu (davacı) tarafından itfa itirazlarına yönelik olarak 2016 ve 2017 tarihli tediye makbuzları sunulmuştur. Takibe dayanak ilamın karar tarihi 19/10/2020'dir. Ödeme iddiasına ilişkin sunulan makbuzların tarihi, takibe dayanak ilamın karar tarihinden önce olduğundan sözkonusu ödemeler alacaklının açıkça kabulü bulunmadığından İcra Mahkemesinde ileri sürülemez(Benzer şekilde Yargıtay 8. HD'nin 11.09.2014 tarih, 2013/23255 esas ve 2014/15774 karar sayılı ilamı)....

    Borçlu icra emrinin 22.02.2012 de tebliğ edilmesinden sonra 18.01.2012 tarihli dilekçesiyle; ilamın on yıllık infaz zamanaşımı süresi dolduktan sonra takibe konduğunu, icra müdürlüğünce bu durumun nazara alınmadan icra emrinin düzenlediğinden takibin iptalini talep etttiği, mahkemece ilamın taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve zamanaşımına uğramayacağından bahisle şikayetin reddine karar verildiği, kararın borçlu vekilince temyiz edildiği anlaşılmaktadır. İİK.nun 33/1.maddesi uyarınca, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. Somut olayda, borçlunun icra emri tebliği üzerine yedi günlük itiraz süresini geçirdikten sonra zamanaşımı itirazında bulunduğu görülmektedir....

      Davacı T2 yönünden yapılan incelemede; İİK’nun 168/5. maddesi hükmü gereğince borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. İİK’nun 71. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali için geçerlidir. Ancak, takibin kesinleşmediği hallerde, takip tarihinden sonra, fakat ödeme emrinin tebliğinden, diğer bir anlatımla takibin kesinleşmesinden önce gerçekleşen zamanaşımı itirazı hakkında İİK'nun 168/5 ve 169/a maddeleri koşullarında inceleme ve değerlendirme yapılması zorunludur....

      Aynı Kanunun 327 nci maddesinde ise, gayrimenkullerin ve gemilerin iktisadi kıymetlerini artıran ve 272 nci maddede yazılı özel maliyet bedellerinin, kira süresine göre eşit yüzdelerle itfa edileceği hükmüne yer verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden; uyuşmazlık konusu tarhiyata esas teşkil eden matrah farkını oluşturan harcama kalemlerinin, birbirleriyle ilgili olduğu ve bütünlük arzettiği, yapılan işlerin; mevcut bir tesisatın tamamen yenilenmesi, tesisatın nitelik ve fonksiyonlarının değiştirilimesi suretiyle eskisinden çok farklı özelliklere sahip niteliği ve kalitesi farklı yeni bir tesisat meydana getirilerek gayrimenkulün ekonomik ömrünü uzattığı, ekonomik değerini artırdığı anlaşıldığından bu harcamaları normal bir tamir ve bakım gideri olarak kabul edilemeyeceği özel maliyet bedeli olarak itfa edilmesi gerektiğinden söz edilerek doğrudan gider yazılmasında isabet görmeyen mahkeme kararı yerindedir....

        Bu hesap kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan taraf ve yargı denetimine elverişli bilirkişi raporu ile de davacının takip tarihi itibarı ile tahakkuk etmiş nafaka borcu ve bunların işlemiş faizi toplamını takipten önce davacıya ödediği sonucuna varılmıştır. Bu durum karşısında davacının itfa itirazının yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak İİK'nın 33/1. maddesi "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....

        UYAP Entegrasyonu