İcra Müdürlüğünün 2020/1057 Esas sayılı dosyasında davalı alacaklının davacı borçludan 13/01/2020 olan takip tarihi itibariyle 8.895,16TL asıl alacak ve 867,85TL faiz olmak üzere toplam 9.763,01TL nafaka talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, alacak miktarının 8.895,16- TL ve 867,85- TL faizi olmak üzere toplam 9.763,01- TL olarak düzeltilmesine, takibin bu miktar üzerinden devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-Alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Cevap dilekçesinin içeriğini tekrar etmiş, ayrıca, bilirkişinin borç hesabını dayanak ilama göre yapmayıp 18/08/2017 tarihli sözleşmeye göre yapmasının usulsüz olduğunu belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, itfa nedeniyle takibin iptali talebine ilişkindir. Mersin 4. İcra Müdürlüğünün 2020/1057 E sayılı dosyası incelendiğinde; Davalı alacaklı tarafından Mersin 2....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte icra memur muamelesini şikayet ile takip sonrası itfa nedeniyle dosya hesabının yeniden yapılması gerektiğine yönelik borca itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, ... 2. 01.01.2018 tarihli 30288 sayılı Resmi Gazetede 2017/11117 Numaralı Bakanlar Kurulu kararının 3. maddesinin 1. ve 5. fıkraları, 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
İcra Müdürlüğünün 2021/9725 E. sayılı takip dosyasında talep edilen 40.044,51 TL asıl alacak ve faizi yönünden takibin iptaline, devam eden nafakalar yönünden takibin devamına karar verilmesi gerekirken takibin tümden iptali yönünde karar verilmesinin usul ve yasaya uygun bulunmadığı anlaşıldığından davalı alacaklı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, Ankara 6.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 23/12/2021 tarih 2021/498E.-2021/935 K.sayılı kararının KALDIRILMASINA, yeniden esas hakkında; Davanın KISMEN KABULÜ ile, Ankara 24....
Diğer taraftan İİK'nun 71/1. maddesinde “Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.Takibin kesinleşmesinden sonraki safhada borçlu İİK'nun 71. maddesine göre itfa imhal veya zamanaşımı itirazında bulunabilir....
emri ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Asıl dava; İİK'nın 169. maddesi uyarınca teminat senedi iddiasıyla borca ve faize itiraz, İİK'nın 16. 58/3. maddeleri gereğince yabancı para alacağının TL karşılığının gösterilmediği iddiasıyla şikayet, birleşen dava ise; İİK'nın 71/2. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde itfa sebebi ile takibin iptali istemidir. Marmaris 2....
İİK'nun 33. maddesi, ''İcra emrinin tebliğ üzerine borçlu 7 gün içinde dilekçeyle icra mahkemesi'ne başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir'' hükmünü içermektedir. Somut olayda borçlu vekiline 01.07.2014 tarihinde icra emri tebliğ edilmiş olup borçlu tarafça yedi günlük itiraz süresi geçirildikten sonra 11.12.2014 tarihinde İcra Mahkemesi'ne itfa itirazında bulunulmuştur. Bu durumda Mahkemece, itirazın yedi günlük süre içinde yapılmadığı nazara alınarak süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi yerine, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....
İcra Mahkemesi'nin 2009/3612 Esas ve 2010/1292 Kararına konu başvurusu ipoteğin kayıtsız şartsız borç ikrarı içermemesi nedeniyle icra emri düzenlenemeyeceğine ve icra emrinde istenen faizin fahiş olması nedeniyle icra emrinin iptali istemine ilişkin şikayet olup ...nun 149/a maddesi kapsamında yer verilen ve İİK 33. maddesinin 1.2. 4. fıkralarında düzenlenen (itfa, imhal, zamanaşımı, menfi tespit nedeniyle) icranın geri bırakılması talepleri içermemektedir. İcra Mahkemesi'nce verilen geri bırakılma isteminin reddine ilişkin bir karar da bulunmadığına göre, eldeki uyuşmazlık İİK'nın 149/a maddesi kapsamında kalmamaktadır. Hal böyle olunca, yatırılan para ...nun 149/a-2 maddesi kapsamında teminat olarak değerlendirilemez. Mahkemece şikayetin kabulüne ve borçlu tarafça yatırılan miktarın dosya borcundan mahsubuna karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur....
İİK.nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, ödeme emrinin borçlu kooperatife 22/05/2014 tarihinde tebliğ edildiği halde, yasal beş günlük süreden sonra 28/05/2014 tarihinde imza itirazı ile icra mahkemesine başvurulduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, borçlu tarafından ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğü de iddia edilmediğine göre, itirazın süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken esası incelenerek yazılı şekilde takibin durdurulması isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine icra takibine başlandığı, borçlu tarafından takibin kesinleşmesinden sonra tarafından borcun ödendiği belirtilerek takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurulmuştur. Mahkemece alacaklı vekilinin "hesaplarımıza göre dosya alacağı kalmamıştır" şeklindeki beyanı nedeni ile davanın konusuz kaldığından talep hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 308. maddesi gereğince, kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir....