WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyası ile takip başlatıldığından işbu takibin mükerrer olduğu iddia edilmiş ise de, taraflarınca herhangi bir takip başlatılmadığını, davaya bakmakta olan ve ihtiyati haciz kararı veren Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kararın icra dosyasına gönderilmesi ile ilgili dosyanın açıldığını, taraflarınca herhangi bir alacak veya ferisinin talep edilmediğini, İİK 264/3 maddesi gereği ihtiyati haczin devamı için işbu takibin yapılması zorunluluğunun doğduğunu, dolayısıyla kanuna uygun bir itfa ve takipte bir mükerrerlikten söz edilmesinin mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasına, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dava, itfa ve mükerrer takip nedeniyle takibin iptali istemine ilişkindir. Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/7877 Esas sayılı dosyası incelendiğinde; Yusuf, Ali ve T4 vekili tarafından borçlular Onay Mühendislik......

İcra Müdürlüğü'nün 2019/45407 Esas sayılı dosyasından yapılan takibin davacı yönünden itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına, Davacının tazminat talebinin reddine, " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu çek 83.333,00- TL tutarında, 0925532 seri numaralı, Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.'ye ait, Sami Tovim emrine düzenlenen çek olup, bu çek de davalı Durak Gıda T3 Ltd....

Mahkemece borçlu tarafından ibraz edilen belge altındaki imzanın alacaklı tarafından kabul edildiği ve belge içeriğinde alacaklının kendisine ait nafaka alacağında birikmiş nafakalarda dahil feragat ettiğinden, itirazın kabulü ile takibin iptaline karar vermiştir. Alacaklı tarafından sunulan 28.04.2004 tarihli belge içeriği incelendiğinde, karşılıklı edimleri içerdiği, şartlı olarak nafaka alacağı dahil bir kısım alacak ve haklardan vazgeçildiği, bu hali ile kayıtsız şartsız ibranın bulunmadığı ve yukarıda açıklanan İİK.nun 33/1. maddesinde belirtilen imhal ya da itfa belgesi vasfını almadığı görülmektedir....

    Söz konusu ilam kesinleşmediği gibi, temyiz incelemesi sonucu kaldırılması ve bakiye dosya borcunun bulunması da mümkün olduğundan takibin iptali itirazı yerinde görülmemiştir. Satışın durdurulmasını gerektiren bir tedbir kararı mevcut olmadığı gibi, şikayet tarihi itibariyle ödeme emrinin ve takibin iptalini gerektiren bir duruma da rastlanmamıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle söz konusu Aile Mahkemesi kararının kesinleşmediği anlaşılmakla bu aşamada genel mahkemede görülen borcun esasını ilgilendiren dava bakımından takibin durdurulması ve sair şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar mahkemece Aile Mahkemesi kararı kesinleşmediğinden bahisle davacının itfa itirazına yönelik şikayetin reddine karar verilmiş ise de, dosya içerisinde mevcut belgelere göre tarafların Manavgat 1....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İİK madde 71 uyarınca "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir." dendiğini, dosya alacaklısı davalı T3 tarafından Sakarya 6....

    Maddesinde “Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir.” Şeklinde hüküm bulunduğu, Şikayetçinin talebinin takibin kesinleşmesinden sonra ki dönemde itfa ya da imhal iddiası niteliğinde olduğu ve her zaman ileri sürülebileceği, her ne kadar dayanılan belgede bulunan imza Davalı-Alacaklı Tarafından inkar edilmemiş ise de; belgenin itfa yada imhal unsurlarını taşımadığı, şarta bağlı edimler ve yükümlülükler içerdiği ve bu şarta bağlı yükümlülüklerin dar yetkili İcra Mahkemesinde dikkate alınamayacağı, dolayısıyla Davacı-Borçlunun itfa-imhal iddiasının ispat edilemediği kanaatine varılmakla şikayetin reddine " dair karar verilmiştir....

    Mahkemece, takip konusu alacağın 23.10.2009 tarihinde 50.000 TL, 30.12.2009 tarihinde ise 21.500,68 TL olarak ödediği, asıl borcun itfa edildiği, davalının vadenin gelmediğine ilişkin savunmalarına itibar edilmediği, davalının takibe ve davaya sebebiyet verdiği, davanın itirazın kısmen iptali talebi ile açıldığı, dava tarihinden sonra 30.12.2009 tarihinde ödenen 21.500.68 TL'nin asıl alacak olarak kabulü ile davanın kısmen kabulüne, takibin iptaline, asıl alacak takip tarihinden sonra 30.12.2009 tarihinde ödendiğinden bu hususun infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, %40 tazminata karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 14.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      e icra emrinin 21.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği,16.06.2014 tarihinde icra mahkemesine yapılan İİK'nun 33. maddesi gereği itfa iddiasına dayalı borca itirazın yasal yedi günlük süreden sonra olduğundan, mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedildiğinden, sonucu itibariyle doğru olan kararın bu borçlu yönünden onanması gerekmiştir. 2)Borçlu ... İnşaat Gıda Taahhüt Tekstil Hayvancılık San. ve Tic. Ltd. Şti'nin temyiz itirazarının incelenmesinde; Borçlu şirket adına gönderilen icra emri tebliğinin bila tebliğ iadesi üzerine TK'nun 35. maddesi uyarınca başkaca çıkarılmış tebliğat bulunmadığına göre bu borçlu yönünden itfa itirazının yasal süre olduğunun kabulü gerekmiştir....

        Takibe konu belgenin, kambiyo senedi niteliğini haiz olmaması, İİK'nun 170/a maddesi hükmü gereğince takibin iptali sebebi ise de, aynı maddenin son fıkrası uyarınca "Her ne suretle olursa olsun, ... borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise...", icra mahkemesi yukarıda belirtilen sebebe dayanarak İİK'nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar veremez. Somut olayda, borçlunun 05.02.2016 havale tarihli itiraz dilekçesinde, ''...Senette belirtilen borca karşılık olarak alacaklının eşi ... adına vekaletle ... adet tapu satışı yapılmıştır. Alacaklının eşi adına devrettiğim gayrimenkuller fazlası ile borcumu karşılamaktadır...'' demek suretiyle borcu kabul edip ödediğini ileri sürdüğü görülmektedir....

          Dava İİK'nun 16,149/a vd. maddeleri uyarınca açılmış ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı takibin ve icra emrinin iptali istemine ilişkindir....

          UYAP Entegrasyonu