a temlik ettiği, temlik sözleşmesinin 25.08.2017 tarihinde takip dosyasına bildirildiği, alacağı temlik eden vekilinin temlikin dosyaya bildirildiği tarihten sonra önceden haricen ödeme yapıldığından bahisle icra müdürlüğüne başvuruda bulunduğu, dosya alacağını temlik ederek alacaklı sıfatı kalmayan temlik eden alacaklı vekilinin 03.10.2017 tarihli (temlikten sonraki) sunulan tahsilat beyanlarının temlik alan alacaklı tarafından kabul edilmediği, temlik alacaklısının kabulünde olmaksızın temlik tarihinden sonra temlik eden vekilince sunulan ödeme iddialarının geçerli olmayacağı gerekçesiyle davacının takibin itfa sebebiyle iptali talebinin reddine, şartları oluşmadığından tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
İİK'nun 71/1. maddesi uyarınca borçlu, “takibin kesinleşmesinden sonraki devrede” borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini “her zaman” icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilebilmesi için, itfa şikayetinin İİK'nun 71. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge ile veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Somut olayda, borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak yaptığı harici ödemelerin, dosya borcundan düşülmesini ve buna göre maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiş, yaptığı ödemelere ilişkin olarak da temyiz dilekçesi ekinde ödeme dekontlarını ibraz etmiştir....
Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; daha önce yetkisiz icra dairesinde başlatılan takibin mahkemece tedbir kararı verilmemesi nedeniyle kesinleştiğini, dosyadaki paranın alacaklıya ödendiğini, bu kapsamda takibin iptali isteminin reddine dair kararın kanuna aykırı olduğunu ,takibin iptalinin gerektiğini, fazla kesilen harcının dosyaya iadesinin sağlanması gerektiğini, müvekkili lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmemesinin de yerinde olmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir....
iptaline, bu talepleri kabul edilmediği takdirde itfa sebebiyle takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde saydığı nedenlerle birlikte, tarafların takip kesinleştikten sonra bir araya geldiğini, Tekirdağ İcra Müdürlüğü'nün 2020/2302 esas sayılı dosyasında takibe konu edilen borcun ve takip sebebinin ortadan kaldırılması ve tasfiyesine yönelik olarak 15/01/2021 tarihli borç tasfiye protokolü yapıldığını ve bu protokol çerçevesinde ve içeriğinde takibe konu ihtilaf ve borcun tasfiye edildiğini, taraflar arasında imzalanan protokol gereğince de davalı tarafa ödemeler yapıldığını, İİK'nın 71/1 md. hükmü gereğince de Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/456 E. sayılı dosyası ile takibin itfa nedeniyle iptali talepli dava açıldığını, takibe konu borcun sunulan belgeler nazara alındığında İİK'nın 71/1 mad. hükmü gereğince tasfiye edilmiş itfa edilmiş olmasına rağmen haksız ve hukuka aykırı olarak eğitim öğretim dönemi içerisinde yapılan haciz nedeniyle müvekkili şirketin muhafaza tehdidi altında bırakıldığını, taraflar arasında...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun istemi takibin kesinleşmesinden sonraki devrede itfa iddiasına ilişkin takibin iptali istemi olup, ödeme belgesi olarak sunulan belgenin İİK.nun 71. maddesindeki şartları taşımadığının anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK. 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,...
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; alacaklı tarafça, aynı alacak için dava konusu ipotekli takip dışında ilamsız icra takibi başlatıldığını, ilamsız icra takibine yönelik itirazlarının iptali için açılan davada mahkemece ret kararı verildiğini, ret kararının iş bu ipotekli takip için de sonuç doğuracağını, alacaklı ile takip başlatılmadan evvel protokol yapıldığını ve protokole istinaden kısmi ödemelerde bulunulduğunu, daha önce yapılan ödemelerin takip borcundan düşülmesi talep edilmiş ise de, icra memurunca bu taleplerinin reddedildiğini, takibin haksız olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamlı ipotek takibinde, itfa ve imhal nedeni ile icranın geri bırakılmasına, takibin iptali istemine ve 11/06/2018 tarihli memur işleminin iptali istemine ilişkindir. İİK. 'nun 33/1....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, takip dosyasında takibin kesinleşmesinden sonra ve satışın yapılmasından önce dosyanın haricen tahsil ile bakiye kalan kısmında icra müdürlüğü hesabına yatırıldığını belge ile ispatlanması nedeni ile itfa nedeni ile satışın düşürülmesine ve takibin iptaline karar verilmesi gerekirken davanın reddedilmesinin yasaya aykırı olduğunu söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı taraf aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, borçlu tarafın İİK 71. Maddesi kapsamında dosya borcunun ödendiğinden bahisle satışın düşürülmesi talebinin reddine ilişkin müdürlük kararının iptali ile itfa nedeni ile takibin iptalini talep ettiği, takibin kesinleşmesinden sonraki ödeme iddiasının davacı tarafça İİK 71....
Dağıtım A.Ş. tarafından 6111 sayılı Yasa gereğince 29.06.2011 tarihli makam oluru ile yapılandırılarak 41.746,14 TL ödeme yapıldığını, müşterek ve müteselsil sorululuk gereği borcun kendileri yönünden de sona erdiğini ileri sürerek İİK 33. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasını, takibin ve ödeme emrinin de iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, 11.11.2015 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda ödeme nedeniyle icra takibinin geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür. İİK’nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir....
Ayrıca, 27.11.2012 tarihli duruşmada davacı vekili 17.05.2011 tarihli sözleşmenin iptali konusunda talepleri olmadığını, asıl taleplerinin 17.05.2011 tarihli sözleşme ile verilen çeklerin baskı unsuru olarak kullanılarak davacının imzalamak zorunda kaldığı Borç İtfa Sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile çeklerin ve fazla ödemenin iadesi olduğunu beyan etmiştir. Dava dilekçesi ve davacılar vekilinin beyanlarından irade sakatlığı nedeniyle geçersizliği istenen sözleşmenin tarihsiz Borç İtfa Sözleşmesi olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, mahkemece hile ve ikrah nedeniyle geçersiz olduğu iddia edilen Borç İtfa Sözleşmesi ile ilgili bir değerlendirme yapılmaksızın, dava konusu edilmeyen 17/05/2011 tarihli protokolün ikrah halinde imzalandığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....