WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/02/2020 NUMARASI : 2019/746 ESAS 2020/109 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Mersin 5....

Somut olayda, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçlu vekiline 01.02.2016 tarihinde tebliğ edildiğine, borçlu vekilinin ise, 28.01.2016 tarihinde, takibe konu borç hakkında itfa itirazında bulunduğuna göre İİK'nun 168/5. maddesi hükmüne göre yasal beş günlük sürede icra mahkemesine başvurusunda dile getirdiği iddia, İİK'nun 169/a maddesinin 2. fıkrasında öngörülen takip öncesi borca itiraza ilişkindir. Anılan maddenin 5. fıkrasında, itirazın kabulü kararı ile takibin duracağı düzenlenmiştir. O halde, mahkemece, borçlunun takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, somut olayda uygulama olanağı bulunmayan İİK'nun 33. maddesi gereği icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Borçlunun talebi; İİK'nun 71. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazına ilişkindir. İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. O halde mahkemece, takip borçlusunca icra dairesine yapılan ödemeler değerlendirilerek, itfa itirazı yönünden, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi dikkate alınmak suretiyle, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılıp Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılarak, icra takip dosyasında fazla ödenen bir paranın olup olmadığı tespit edildikten sonra şartları oluşmuş ise icranın geri bırakılması ile varsa fazla ödemenin borçluya iade edilmesine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      İcra Dairesinin ... sayılı takip dosyasındaki itirazlarının; Davalı AE şirketi açısından; 2.000.000 TL asıl alacak, 510.137 TL 31.05.2019 itfa tarihine kadar sözleşme gereğince işlemiş temerrüt faizi 231.123,29 TL işlemiş temerrüt faizi toplamda 2.741.260,29 TL üzerinden itirazın iptaline, İşleyecek faiz oranına itirazın ise "asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 38 sözleşmesel temerrüt faizi ile" şeklinde iptali ile Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına, 1.098,93 TL açısından davanın kısmen reddine, Gerçek Kişi Davalılar açısından; 2.000.000 TL asıl alacak, 510.137 TL 31.05.2019 itfa tarihine kadar sözleşme gereğince işlemiş temerrüt faizi toplamda 2.510.137 TL üzerinden itirazın iptaline, İşleyecek faiz oranına itirazın ise "asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 38 sözleşmesel temerrüt faizi ile" şeklinde iptali ile Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda...

        Ancak, İİK'nun 33/2. maddesinde; "İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" hükmü yer almaktadır. Buna göre, mahkemece icra emrinin tebliğinden sonraki dönemde borcun itfa edilmiş olması nedeniyle istemin kabulüne karar verildiğine göre, yukarıda anılan yasa hükmü uyarınca icranın geri bırakılmasına hükmolunması gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. HMK 353/1- b-2 maddesine göre Bölge Adliye Mahkemesince ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa; yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar verilir....

        İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." hükmüne yer verilmiş olup somut olayda davacılar vekilince itfa sebebine dayanılmıştır. Kanun metninden açıkça anlaşıldığı üzere bu yöndeki şikayetin kabulü durumunda icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekli olup bu husus gözetilmeksizin takibin tümden iptali yönünde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalılar vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın HMK'nun 353/(1)-b-2. maddesi uyarınca kaldırılmasına, yerine esasa ilişkin yeniden hüküm tesisine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir....

        Borçlunun icra mahkemesine başvurusu 11.08.2011 tarihli ibranameye dayalı itfa itirazı olup, mahkemece takibin ilamsız takip olması nedeniyle her türlü itirazın icra dairesine yapılması gerektiği gerekçesiyle reddedilmiştir. Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde İİK'nun 71/1. maddesine dayalı itfa itirazı süresiz olarak icra mahkemesinde ileri sürülebileceğinden, mahkemece işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle istemin reddi isabetsiz olup mahkeme kararının bu nedenlerle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir. SONUÇ :Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 16.05.2012 tarih ve 2012/1149-17272 sayılı onama ilamının kaldırılmasına, ... 2.İcra Mahkemesi'nin 24.11.2011 tarih ve 2011/977-976 sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

          a 12.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen borçlunun ise 26.05.2014 tarihinde mahkemeye yaptığı başvuruda 31.07.2013 tarihinde borcu ödediğini belirterek takibin iptalini istediği görülmektedir. Borçlu takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait ödeme itirazı ileri sürmüş olmakla; başvuru bu hali ile İİK'nın 149/a-1 maddesi göndermesiyle İİK.nun 33/1. maddesine dayalı takipten önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır. İİK.nın 33/1. maddesine göre kesinleşme öncesi itfa itirazı, icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra mahkemesine yapılmalıdır. Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait itfa itirazı yasal 7 günlük sürede yapılmadığına göre mahkemece istemin süre aşımından reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde icranın geri bırakılmasına dair hüküm tesisi isabetsizdir....

            İcra hukuk mahkemesinin ....... esas sayılı dosyanın itfa nedeniyle takibin iptali için açıldığını, davalı tarafın kötü niyetli olarak ibranamedeki imzasını inkar ettiği, İcra Mahkemesinin imza incelemeye yetkili olaması nedeniyle davayı reddettiğini, dosyada açıklanan nedenlerle davalı tarafa borçlu olmadıklarını, itfa nedeniyle borcun son bulduğunu borçlu olunmadığının tespitini talep ettiği, Davalı tarafın süresinde cevap dilekçesi sunmadığı, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Bakırköy ..... İcra Müdürlüğü’nün .... esas sayılı dosyasına konu borcun ödeme ile itfa edilip edilmediği, haricen tahsil ve ibraname nedeniyle davalı tarafa borçlu olunup olunmadığını hususlarına ilişkin olduğu, Dosyanın yapılan incelemesinde; Bakırköy .... İcra Müdürlüğü’nün ..... esas sayılı dosyasının celp edildiği, davacının borçlu, davalının alacaklı olarak icra takibinde yer aldığı, takibin konusunun senet olduğu, kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yapıldığı, Bakırköy ........

              DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesine dayalı itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nın 33/1. maddesinde, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Buna göre, ilama dayalı takipte borcun ödendiği iddiası, İİK'nın 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edilmelidir....

              UYAP Entegrasyonu