"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi ve istirdat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 01/04/2013 gün ve 2012/15764-2013/6015 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yargılamanın yenilenmesi ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın yenilenmesi isteminin kabulüne, istirdat isteminin ise kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 01/04/2013 tarih 2012/15764 esas ve 2013/6015 karar sayılı ilamı ile onanmış, davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
-TL.nin ödeme tarihi olan 22.07.2003 tarihinden itibaren hüküm tarihine kadar işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu kapsamda somut olayımıza bakıldığında; yukarıda ayrıntılarına yer verilen ve inceleme tekniğine göre denetime elverişli bulunan bilirkişi raporunda, dava konusu olup, icra takibine dayanak yapılan senetlerde davacıya atfen atılan imzaların davacıya ait olmadığı tespit edilmiş olmakla imza inkarının mutlak def'ilerden olduğu ve herkese karşı ileri sürülebilir niteliği ve davacı tarafça dosya borcu için 1.500,00 TL ödendiği, davanın istirdat istemine dönüştüğü, ayrıca davacı tarafından davanın ıslahı ile manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de, manevi tazminatın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince ıslah ile manevi tazminat talebinde bulunulmasının mümkün olmadığı hususları gözetilerek davanın kısmen kabulü ile; davacının dava konusu senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafından dosya borcu için ödenmiş olan 1.500,00 TL'nin istirdadı ile bu bedelin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine, takip alacaklısı davalının açıkça...
a ait olmadığını, müvekkilinin icra takibine maruz kalması ve bunun sonucunda haciz işlemi yapılmasından dolayı komşularına ve çevresine mahcup olduğunu ve derin bir manevi çöküntü içine girdiğini belirterek haciz baskısı altında ödenen 2.620,00 TL'nin istirdaten ve 1.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, karar verilmesin talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının davalıya aboneliğinin olmadığı belirtilerek 2.620,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin ise;kişilik haklarına doğrudan saldırı olmadığından ve manevi tazminat şartları olmadığından reddine, karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle; davacı taraf dava dilekçesinde çelişkiye yol açacak bir biçimde menfi tespit ve istirdat alacaklarının hangisinin ne kadar olduğuna ilişkin herhangi bir ayrım yapmadan talepte bulunduğunu ve dava değerinin belirlenmesi ve harcın tamamlanmasına ilişkin hususların belirlenmesine engel oluşturduğunu, davacıların bu anlamda dava dilekçelerinin eksik oluşu ve yerel mahkemenin bu hususlara ilişkin netlik kazandırmak ve usule ilişkin eksikliği gidermek adına davacılara süre vermeden ve bu eksiklikleri gidermeden yargılamaya devam etmesinin usule ilişkin bir hata olduğunu, mahkemece davalı müvekkil aleyhine Samsun 9....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK 353. maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; kaçak elektrik kullanıldığı iddiasıyla yapılan tahakkuk nedeniyle istirdat davası ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davaya konu kaçak elektrik tespit tutanağının, bir özel hukuk tüzel kişisi olduğu tartışmasız olan davalı şirkette hizmet akdiyle çalışan görevliler tarafından düzenlenmiş olduğu gözetildiğinde, HMK’nın 204/2. maddesinde hüküm altına alınan belgelerden olmadığı tartışmasızdır. Eş söyleyişle, kaçak elektrik tutanağı, aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden değildir. (Yargıtay 3.HD, 21/10/2021 tarihli ve 2021/4894 E., 2021/10580 K.)...
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/1033 ESAS - 2021/1980 KARAR DAVA KONUSU : İstirdat ve Manevi Tazminat KARAR : Taraflar arasında görülen istirdat ve manevi tazminat davası sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; davalı site yönetimi tarafından davacı aleyhine 16/11/2016 tarihinde Kocaeli 6....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; "Dava, asıl davada taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında sözleşmeye aykırılık nedeniyle ödenen bedelin istirdatı ve gelir kaybı nedeniyle tazminat istemine, karşı dava ise, eser sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
ye ait taşınmaz üzerindeki haciz şerhini geç kaldırdığı ve bunun da adı geçen davacının şahsiyet haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle manevi tazminata hükmedilmiş ise de gerek uygulamada ve gerekse öğretide şahsiyet hakları(kişisel değerler) 1-maddi(bedensel) değereler (yaşam, beden tümlüğü, ...) 2-manevi değerler (özgürlükler, onur, saygınlık, ad ve resim üzerideki haklar, sır çevresi vs) 3-mesleki ve ekonomik değerler(mesleki onur, mesleki ve ticari gizlilik gibi) üç ana unsura ayrılarak değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Davaya konu olayda az yukarıda açıklandığı gibi davalılardan ...'ın kişisel değerlerinde herhangi bir ihlal vukua gelmemiştir. Malvarlığı üzerideki haczin geç kadırılması da şahsiyet hakkının ihlali olarak kabul edilemez. Mahkemece bu yöndeki talebin de reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Eldeki dava, tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın maddi tazminat talebi yönünden kabulü ile 5.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebi yönünden reddine karar verilmiştir. Avukatlık Kanununun 40. maddesinde, “iş sahibi tarafından sözleşmeye dayanılarak avukata karşı ileri sürülen tazminat istekleri, bu hakkın doğumunun öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl ve her halde zararı doğuran olaydan itibaren beş yıl geçmekle düşer” hükmü bulunmakta olup, bu hükümle, avukata karşı tazminat isteminin bir ve beş yıllık zamanaşımına tabi olduğu belirtilmiştir. Davalı yan cevap dilekçesinde ilk itiraz olarak zamanaşımı defiinde bulunmuşsa da, mahkemece bu husus değerlendirilmemiştir....