WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SK No :.. .../.../... adresinde yapılan hacizde 3. şahıs tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu, alacaklı vekili tarafından istihkak iddiasının kabul edilmediği, istihkak davalarında asıl icra takibinin yapıldığı yer icra müdürlüklerinin bağlı bulunduğu icra mahkemelerinin kesin yetkili olması nedeniyle ... İcra Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 20. İcra Hukuk Mahkemesince ise, davalı tarafından yetki ilk itirazında bulunulmadığı halde re'sen yetki hususu değerlendirilerek davalılara tebligat da çıkartılmaksızın dosya üzerinden yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Basit yargılama usulüne göre yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında yasaca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden yetki itirazının ancak cevap dilekçesinde (HMK'nın 19/2) ileri sürülmesi gerekir....

    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı üçüncü kişinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesi uyarınca açtığı “istihkak iddiasının reddi” davası niteliğindedir. Bu davalarda verilen davanın kabulü kararı üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi sonucunu da doğuracaktır. Somut olayda Mahkemece davanın kabulüne karar verildiği halde, hükmün infazında tereddüt yaratacak şekilde mahcuzların borçlunun yanı sıra üçüncü kişiye de ait olduğunun tespitine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kaldı ki,istihkak davalarında mülkiyetin tespitine yönelik karar verilemeyeceğinin dikkate alınmaması da isabetli değildir....

      K A R A R Dava, İİK'nun 99. maddesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın süresinde olmadığından bahisle reddine karar verilmiştir. Dava konusu taşınır malların haczedildiği 26.11.2004 tarihli haciz sırasında haciz mahallinde hazır bulunan davalı 3. kişi şirketin çalışanı... tarafından davalı yararına istihkak iddiasında bulunulmuş asıl icra müdürlüğü tarafından İİK'nun 99. maddesi gereğince davalıya dava açmak üzere süre verilmiştir. İİK'nun 99 maddesinde haczedilen malı elinde bulunduran kişilerin istihkak iddiasında bulunabilecekleri belirtilmiştir. Haciz sırasında istihkak iddiasında bulunan..., 3. kişi şirketi temsile yetkili kişilerden olmadığından geçerli bir istihkak iddiasının varlığından söz edilemez. Ortada geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığından alacaklının bu davayı açmakta hukuki yararı da bulunmamaktadır....

        (İİK.Mad.96/2 ikinci cümle) Davacının 12.10.2010 tarihinde İcra müdürlüğünden alacaklının itiraz etmemesi nedeniyle araçlar üzerindeki haczin kaldırılması talibinin reddi üzerine sonucu dava açılması, 3 günlük hak düşürücü sürenin geçirilmiş olmasıyla doğan sonuçları ortadan kaldırmaz. 3.kişinin istihkak iddiası alacaklı tarafından kabul edilmiş sayıldığından davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın reddi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozma sonrasında mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına davacının istihkak iddiasının alacaklı tarafından kabul edilmiş olmasına rağmen haczi kaldırmayan icra müdürü işlemine karşı şikayet yolunun ../......

          Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı ... tarafından ... hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığı, 29.05.2012 tarihinde haczedilen menkuller ile ilgili 3. kişi ..i. tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu ve ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2012/386 esas sayılı dosyasında istihkak davası açıldığı, 30.12.2013 tarihinde 3. kişinin açtığı istihkak davasının reddine karar verilmesi üzerine, 03.02.2014 tarihinde 3. kişi tarafından icra müdürlüğüne başvurularak istihkak davasının reddi kararının tehir-i icra talepli temyiz edildiğinden bahisle satışın durdurulmasını, dosyaya sunulacak olan teminat mektubunun kabulü ile taraflarına mehil vesikası verilmesini istediği, icranın geri bırakılmasını temin için verilen teminat mektubunun sunulması üzerine istihkak davası kararı yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının teminat mektubunun paraya çevrilmesi yönündeki taleplerinin icra müdürlüğü tarafından reddedildiği görülmektedir....

            Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Hacizde, yasada gösterilen kişilerce istihkak iddiasında bulunulması ile İİK’nun 96. maddesindeki 7 günlük yasal hak düşürücü süre kesilir. Somut olayda haciz sırasında istihkak iddiasında bulunan kişi yasada sayılan kişilerden değildir. Hacizdeki istihkak iddiası 7 günlük süreyi kesmemiştir. İcra Müdürlüğü’nde istihkak iddiasında bulunulmayıp doğrudan dava açıldığına göre 7 günlük yasal sürenin başlangıcında haczi öğrenme tarihinin dikkate alınması gerekir. Üçüncü kişi,haciz işlemine karşı Küçükçekmece 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nde 05.11.2009’da şikayet yoluna başvurduğuna göre haczi en erken bu tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir. Öte yandan şikayet yoluna başvurulması da süreyi kesen sebeplerden değildir.Bu durumda, 10.12.2009’da açılan istihkak davasının süre aşımından reddi gerekirken işin esasına yönelik karar verilmesi hatalıdır....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı (alacaklı) vekili, ... İcra Müdürlüğü’nün 2007/2703 Esas sayılı dosyasında yapılan 09.05.2007 günlü haciz sırasında hazır bulunan ...’un üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunduğunu, icra memurunun İİK’nun 99. maddesi uyarınca haciz işlemi yaptığını belirterek davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine ve tazminata karar verilmesini istemiştir....

                in açtığı istihkak davasının kabulüne, davalı vergi idaresinin açtığı davanın görevden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, 6183 Sayılı Yasa'ya dayalı olarak yapılan takipteki istihkak ve istihkak iddiasının reddi davasına ilişkindir. Bir önceki bozma ilamında belirtildiği üzere, 6183 Sayılı...nun 68.maddesinin 1.fıkrası hükmüne göre "istihkak davalarına bakmaya haczi yapan tahsil dairesinin bulunduğu mahal mahkemesi yetkilidir." Buradaki "mahkeme" sözcüğünden maksat asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesidir. Anılan madde hükmüne göre 6183 Sayılı Yasa uyarınca tahsil dairesince yapılan hacizler nedeniyle aynı yasanın 66 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davaları dava değerine göre asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemelerinde görülür. Bu nedenlerle davalı-davacı idare tarafından açılan davada görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykıdır....

                  Davalı (borçlu) vekili, mahcuzların üçüncü kişiye ait olduğunu belirterek istihkak davasını kabul ettiklerini bildirmiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; “davacı ile borçlu arasında organik bağ bulunduğu, istihkak iddiasının alacaklıdan mal kaçırmak için danışıklı olarak ileri sürüldüğü, alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için aranan yasal koşulların oluştuğu” gerekçesi ile davanın reddi ile 12.100,00 TL’nin %40’ı oranında tazminatın davcıdan alınarak davalı alacaklıya verilmesine karar verilmiş;hüküm,davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96.vd.maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Hükmü temyiz eden davacı Credo Kağıt imalat San. ve Tic.Ltd.Şti. vekilinin vekaletnamesindeki temyizden feragat yetkisi uyarınca, 15.01.2010 havale tarihli dilekçesi ile temyiz isteğinden vazgeçtiğini bildirdiği anlaşıldığından, davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz isteminin vazgeçme nedeniyle reddi gerekmiştir....

                    "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, Ankara 13.İcra Müdürlüğünün 2008/650 Esas ve Küçükçekmece 1.İcra Müdürlüğünün 2008/743 Talimat sayılı dosyasından, borçlu şirketin işyerinde yapılan 03.03.2008 tarihlin haciz sırasında 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu belirterek, İİK”nun 99 maddesine dayalı olarak istihkak iddiasının reddi ile açılan davanın kabulünü istemiştir. Davalı 3.kişi vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu