SK No :.. .../.../... adresinde yapılan hacizde 3. şahıs tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu, alacaklı vekili tarafından istihkak iddiasının kabul edilmediği, istihkak davalarında asıl icra takibinin yapıldığı yer icra müdürlüklerinin bağlı bulunduğu icra mahkemelerinin kesin yetkili olması nedeniyle ... İcra Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 20. İcra Hukuk Mahkemesince ise, davalı tarafından yetki ilk itirazında bulunulmadığı halde re'sen yetki hususu değerlendirilerek davalılara tebligat da çıkartılmaksızın dosya üzerinden yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Basit yargılama usulüne göre yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında yasaca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden yetki itirazının ancak cevap dilekçesinde (HMK'nın 19/2) ileri sürülmesi gerekir....
Üçüncü kişi istihkak iddiası ile açmış olduğu bu davayı 7 günlük süreden sonra 07.11.2005 tarihinde açmış olup, davadan önce istihkak iddiasında bulunulduğuna dair dosyada herhangi bir bilgi veya belge bulunmamaktadır. O halde mahkemece istihkak iddiasının süresinde yapılmamış olması ve aynı sürede davanın açılmamış bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Kabul şekli bakımından da; yasal dayanağı bulunmadığı halde davalının %10 tutarında tazminat ile sorumlu tutulması da usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Belirtilen sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 01.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. 1-Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 24.10.2014 tarihinde yapılan haciz sırasında yetkili olduğunu beyan ederek 3. kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunan ...'un üçüncü kişi şirketin ortağı yada yetkili temsilcisi olmadığı sabittir....
ın icra mahkemesine başvurusunun, haciz işleminin yapıldığı iş yerindeki malların kendisine ait olması nedeniyle haciz işleminin iptali istemine ilişkin olduğu, HMK'nin 33. maddesi gereğince, başvurunun hukuki tavsifi hakime ait olup, iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimi itibariyle başvurunun, istihkak davası niteliğinde olduğu, Mahkemece, üçüncü kişi ...'ın haczin iptali isteminin istihkak davası olarak vasıflandırılıp, noksan harcı da tamamlatılmak suretiyle yargılamanın istihkak prosedürü kapsamında sürdürülerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verildiği, dosyanın onaylı örneğinin Dairemizce istenilmesine rağmen makul sürede işlem yapılmadığı ve eksikliğin giderilememiş olması nedeniyle Mahkemece derdestlik dava şartına yönelik araştırma yapılmadan karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, davacı üçüncü kişi vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur....
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İstihkak iddiasının İİK’nun 96/3. maddesi kapsamında 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde ileri sürülmesi gereği, dava şartı olup öncelikle ele alınması gerekir. Somut olayda her ne kadar üçüncü kişinin istihkak iddiası yerinde ise de; davacının haczi öğrendiğini bildirdiği 29.12.2008 tarihine göre 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde istihkak iddiasında bulunmaması nedeniyle süre aşımından davanın reddine karar verilmesi gerekirdi. Bu durumda sonucu itibarı ile doğru olan hükme ilişkin davacı (üçüncü kişi) ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişi alınmasına 1.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararı,dairemizin 05.06.2011,tarih 2011/596 Esas ve 2011/5853 karar sayılı ilamı ile, İcra Müdürlüğünce, İİK’nun 96/2.maddesi uyarınca düzenlenen, 3.kişinin istihkak iddiasına karşı itirazı varsa 3 gün içinde bildirmesi uyarısını içeren örnek 60 nolu (istihkak iddiasının bildirilmesine dair varaka) davalı alacaklı vekiline 15.09.2010 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına karşın davalı 3 günlük yasa süre içinde itirazda bulunmadığından “istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.10.2012 gününde verilen dilekçe ile miras sebebiyle istihkak ve denkleştirme istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair verilen 24.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı vekili, davalının murisin hesabından farklı tarihlerde haksız olarak tahsil edilen bedellerin miras payına mahsuben davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, TMK'nın 639. maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, Bursa 13.İcra Müdürlüğünün 2012/2027 takip, Bakırköy 3.İcra Müdürlüğünün 2012/265 talimat sayılı dosyasından 23.2.2012 tarihinde haczedilerek 2.3.2012 tarihinde muhafaza altına alınan mahcuzların müvekkili şirkete ait olduğunu, müvekkili şirket hakkında Çardak Denizli Asliye Hukuk Mahkemesinden iflasın ertelenmesi davası sırasında 16.2.2012 tarihinde verilen tedbir kararı bulunduğunu, davacı alacaklının tedbir kararı nedeniyle müvekkili hakkında takip yapamaması nedeniyle şahıs şirketi olan borçlunun borcu nedeniyle haciz ve muhafaza işlemi yapmasının yasaya aykırı olduğunu belirterek istihkak iddiasının kabulü ile %40 tazminatın tahsilini savunmuştur...
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; davanın kabulü ile Düzce İcra Müdürlüğünün 2019/13759 esas sayılı dosyasında 31/01/2020 tarihinde haciz esnasında istihkak iddiasında bulunan 3. şahıs T3'ın istihkak iddiasının reddine karar verilmiştir....
Dava, İİK'nun 99.maddesine dayalı olarak alacaklının açtığı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. 10.06.2014 tarihinde yapılan hacizde, İcra Müdürlüğü’nce davacı alacaklıya, İİK madde 99 uyarınca istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verildiği, alacaklı vekili tarafından ise, 11.06.2014 tarihli dilekçe ile 3.kişi ...'ın istihkak iddiası üzerine dosyanın mahkemeye gönderilmesi İcra Müdürlüğü’nden talep edilmiştir. İcra Müdürlüğü’nce dosya re'sen Kayseri 3.İcra Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmiş ve 18.06.2014 tarihinde Mahkemece, ''İcra Müdürlüğü’nce alacaklıya İİK madde 99 uyarınca istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verildiği''gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir....