Yargıtay bozma ilamları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İncelenen takip dosyası içeriğinden, 17/06/2016 tarihli haciz sırasında haczedilen mahcuzlara ilişkin ileri sürülen istihkak iddiası üzerine, memurlukça 23/06/2016 tarihli kararla istihkak iddiası konusunda karar vermek üzere dosyanın icra mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, İcra Mahkemesince takibin devamına karar verildiği görülmüştür. İİK.nun 97/a maddesi gereğince, bir taşınır malı elinde bulunduran kimse, onun maliki sayılır. Borçlu ile 3.kişilerin taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal, borçlu elinde addolunur. İİK.nun 99.maddesi gereğince de haczedilen şeyin borçlunun elinde olmayıp, üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden 3.kişi nezdinde bulunması halinde, icra müdürlüğünce istihkak iddia eden 3.kişi aleyhine dava açmak üzere alacaklı tarafa 7 günlük süre verilir....
ve tutanakta imza bulunmamasına yine söz konusu malların kendisine ait olmamasına rağmen İcra Dairesince yedi emin olarak malların borçluya bırakıldığını, borçlu Kürşad'ın söz konusu tutanağı imzalamadığını, işyerinin müvekkilinin üzerine olduğunu, davalı borçlunun mezkur işyerinde herhangi bir hak veya alacağının bulunmadığını, buna rağmen haciz yapılmış olmakla, istihkak iddiası nedeniyle dosyanın İcra Mahkemesi'ne tevdi edildiğini, ancak Kayseri 1....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/12/2017 NUMARASI : 2017/137 2017/1235 DAVA KONUSU : İstihkak İddiası Nedeniyle Takibin Taliki Veya Devamı(İ.İ.K. 97) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 24....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Davacının başvurusu; İİK'nun97/a maddesine göre mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı lehine olması nedeniyle, İİK 99 madde uygulanmasına dair müdürlük işleminin iptali ile İİK 97'nin uygulanması istemi ile , 3. kişi şirket adına istihkak iddiasında bulunan kişi 3. kişi şirketin ortağı veya yöneticisi olmayıp çalışanı olduğundan geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığını ileri sürerek istihkak iddiasına ilişkin taraflarına istihkak davası açmak üzere süre verilmiş olmasına ilişkin 28/09/2021 tarihli icra Müdürlüğü kararının iptali ve takibin devamına karar verilmesi istemine ilişkindir. İstihkak davasının dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır....
İİK'nın 97/a maddesinde, "Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır. Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. Birlikte oturulan yerlerdeki mallardan mahiyetleri itibariyle kadın, erkek ve çocuklara aidiyetleri açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bunların farz olunur. Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer. İstihkak davacısı malı ne suretle iktisap ettiğini ve borçlunun elinde bulunmasını gerektiren hukuki ve fiili sebep ve hadiseleri göstermek ve bunları ispat etmekle mükelleftir." düzenlemesi yer almaktadır. İİK'nın "Üçüncü şahsın zilyetliği'' başlıklı 99. maddesinde; "Haczedilen şey, borçlunun elinde olmayıp da üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişi nezdinde bulunursa, bu kişi yedieminliği kabul ettiği takdirde bu mal muhafaza altına alınmaz....
CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; icra müdürlüğünün, istihkak iddiası konusunda karar verilmek üzere İİK'nın 97. maddesi gereğince dosyanın icra mahkemesine sevki kararının usul ve yasaya ve somut olayın özelliklerine uygun olduğunu, benzer bir istihkak iddiası üzerine aynı takip dosyasında başka bir mahalde gerçekleştirilen hacizle ilgili olarak icra mahkemesinde takibin devamına karar verildiğini, davacı 3. şirket yetkilisinin takip borçlusu ve şirketin eski yetkilisi olan ...'ın maddi açıdan zor durumda olduğundan taşınmazlarını devraldığını beyan ettiğini, davacı üçüncü kişi şirket yetkilisi ile borçlunun kardeş olduklarını, alacaklıdan muvazaalı olarak mal kaçırdıklarını, haciz yapılan adresin muvazaalı hareket eden 3. kişi şirketin şubesi olduğunu, taşınmazın kira sözleşmesine göre kiracı ve kiralayan arasında da organik bağ bulunduğunu belirterek şikayetin reddini istemiştir. III....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 03.02.2020 tarih 2020/179 Esas 2020/196 Karar sayılı kararı ile davacı 3. kişiye İİK'nın 97. maddesi uyarınca istihkak davası açmak süre verilmesine, takibin devamına karar verildiği, haciz uygulanan adresin takip dayanağı bono da borçluların adresi olarak yer aldığı, gerçek kişi borçlulara ödeme emirlerinin bu adreste tebliğ edildiği, davacı 3.kişi şirketin kuruluş tarihinin borcun doğum tarihinden sonra olduğu, borçlu şirketin kuruluş tarihi olan 2012 yılından 2019 tarihine kadar faaliyet gösterdiği adreste davacı şirketin faaliyetine devam ettiği , üçüncü kişi şirket temsilcisi ile borçlu gerçek kişilerin kardeş oldukları, şirketlerin faaliyet konularının aynı olduğu da dikkate alındığında İİK'nın 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı lehine olduğu, davacının mahcuzlara ilişkin olduğu iddiası ile sunduğu faturaların istihkak davalarında güçlü delil teşkil etmemeleri, her zaman düzenlenmeleri mümkün bulunması sebebiyle yasal mülkiyet...
nun 97/a maddesinde; "Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır. Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. Birlikte oturulan yerlerdeki mallardan mahiyetleri itibariyle kadın, erkek ve çocuklara aidiyetleri açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bunların farz olunur. Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer. İstihkak davacısı malı ne suretle iktisap ettiğini ve borçlunun elinde bulunmasını gerektiren hukuki ve fiili sebep ve hadiseleri göstermek ve bunları ispat etmekle mükelleftir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Haciz adresinin takip borçlusunun takip talebinde yazılı ve ödeme emrinin tebliğ edildiği adres olmadığı, haciz sırasında takip borçlularının hazır olmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Davacı 3.şahıs şirketin borcun doğumundan çok daha önce kurulduğu ticaret sicil ve vergi kayıtlarıyla sabittir....
Buna göre 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan Bahar Öztürk şirket yetkilisi olmadığından, anılan şahsın üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı da sabittir. Yine davalı üçüncü kişi şirket yetkilisi tarafından hacizden itibaren İİK'nın 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde icra dosyasına yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, 3. şahıs tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiası bulunmadığından davanın ön koşul yokluğu nedeniyle, geçerli bir istihkak iddiası bulunmadığından dolayı hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğinden mahkemece davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi isabetlidir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/03/2021 NUMARASI : 2020/248 ESAS- 2021/239 KARAR DAVA KONUSU : İstihkak (Taşınır Mal Haczinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; talimat icra dairesince yapılan haciz sonrasında Küçükçekmece 3....