"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İSTİHKAK -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamı, miras sebebiyle adi istihkak istemine ilişkin olup, temyize konu kararın Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Da,iresinin bozma ilamına uyularak verildiği anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 15/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İSTİHKAK -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamı, miras sebebiyle adi istihkak istemine ilişkin olup, temyize konu kararın Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Da,iresinin bozma ilamına uyularak verildiği anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 15/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Şti. ile borçlu arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu, bu nedenle hacizde bir kısım evrakın ele geçtiğini, ancak ortaklardan birisinin borcu nedeni ile adi ortaklığın mal varlığına dahi gidilemeyeceğini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına ve tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı (alacaklı) vekili, dava konusu haciz sırasında üçüncü kişi ... İnş. Ltd.Şti. adına yetkilisinin adresin kendilerine ve diğer üçüncü kişi şirkete ait olduğunu belirterek istihkak iddiasında bulunduğunu, ancak davacı ... İnş. Ltd. Şti.ni temsile yetkili kimsenin bulunmadığını, diğer yandan ... İnş. Ltd. Şti. ile borçlu şirket arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunu, ortakların borcu nedeni ile adi ortaklığın mal varlığı ile sorumlu olması gerektiğini belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı (borçlular), usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir....
Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 05.....2013 tarihinde yapılan haciz sırasında .... kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ...'nun üçüncü kişinin çalışanı olduğu, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından, hacizden itibaren İİK’nun 96/.... maddesinde belirtilen ... günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır....
Davalı alacaklı vekili, davanın süresinde açılmadığını,davacının dosyaya sunduğu kira sözleşmenin adi şekilde yapıldığını, bu sözleşmeye dayanarak istihkak iddiasında bulunmasının mümkün olmadığını, sözkonusu eşyaların zilyetliğinin borçluda olduğunu, eklenti niteliğinde olan hacizli malların borçlunun malı sayıldığını, haciz yapılan inşaatın borçluya ait olduğunu, hacze konu inşaat malzemelerinin inşaatın eklentisi durumunda olduğunu, haczedilen mahcuz mallar ile davacının istihkak iddiasında bulunduğu mallar arasında nitelik ve nicelik olarak farklılıklar bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişiler vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişiler vekili, davalı ... idaresinin 6183 sayılı Yasa gereğince yaptığı takip sırasında, borçludan satın alınan ve bilahare borçluya kiraya verilen makinelerin 21.08.2008 tarihinde haczedildiğini, kira sözleşmesinin fesh edildiği ve mülkiyetin davacılara ait olduğunu belirterek, 6183 sayılı Yasa'nın 66.maddesine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, istihkak iddiasının yerinde olmadığını, dava konusu malların borçlu adına kesilmiş faturaları bulunduğundan haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; haciz sırasında borçluya ait ödeme kaydedici cihazlara ait levha, fatura ve sevk irsaliyesi bulunduğu davacının sunduğu kira sözleşmelerinin adi yazılı nitelikte olup herzaman tanzim edilebilecek türden deliller olması nedeniyle mülkiyeti ispat için kesin delil niteliği bulunmadığı istihkak iddiasının muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; haciz sırasında borçluya ait ödeme kaydedici cihazlara ait levha, fatura ve sevk irsaliyesi bulunduğu davacının sunduğu kira sözleşmelerinin adi yazılı nitelikte olup herzaman tanzim edilebilecek türden deliller olması nedeniyle mülkiyeti ispat için kesin delil niteliği bulunmadığı istihkak iddiasının muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir....
Mahkemece evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda haczin borçlunun ...na bildirdiği adreste yapılmış olmasına karşın haciz sırasında hazır bulunan ve istihkak iddiasında bulunan 3.kişinin işyerini borçludan devraldığını belirterek kira sözleşmesi ve fatura sunduğu haczin İİK.nun 99.maddesine göre yapılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, alacaklının haczin İİK.nun 99.maddesine göre değil İİK.unn 97.maddesine göre yapılması istemine ilişkindir. Dava konusu haciz 2.1.2012 tarihinde borçlunun ...na bildirdiği adreste yapılmıştır. Huzuruyla haciz gerçekleştirilen ve istihkak iddiasında bulunan 3.kişi ...'in borçlunun ağabeyi olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. 3.kişinin dayandığı borcun doğum tarihinden sonraki tarihi taşıyan fatura ve adi nitelikli kira sözleşmesi karine aksini ispata yeterli değildir....
Davalı (alacaklı), davacı şirketin ortaklarının birisinin borçlunun oğlu diğerinin ise eşi olduğunu, ikametgah adresleri aynı olduğu halde istihkak iddiasında bulunulmasının kötü niyetli bir davranış olup, ev eşyasının bile şirket adına fatura edilmesinin muvazaa olgusunu ortaya koyduğunu,sunulan faturaların adi nitelikte belge olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı (borçlu), inşaat mühendisi olması nedeni ile sürekli dolaştığını, sabit ve düzenli bir adresinin olmadığını, davacı şirketle bir bağının bulunmadığını ve mahcuzların üçüncü kişiye ait olduğunu belirtmiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı (üçüncü kişi) tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişi tarafından İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açılan “istihkak” davası niteliğindedir....