Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı ile 1435,91 TL karşılığında acele el konulduğunu, bu bedelin son derece düşük olduğunu, irtifak tesis edilen taşınmazın bedelinin 15.000 TL olduğunu belirterek öncelikle müvekkiline ait taşınmaz üzerinde davalı ... lehine tesis edilen irtifak hakkının terkinine karar verilmesini, bu taleplerinin yerinde görülmediği takdirde fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla dava konusu taşınmaz bedeli olan 15.000 TL nin 22.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosya arasına alınan tüm bilgi, belgeler ve özellikle kamulaştırmla evrakı ile tapu kaydı incelendiğinde davaya konu taşınmaz üzerine 13.09.2011 tarihinde dava dışı ... lehine irtifak şerhi konulduğu, ancak davanın ise lehine irtifak tesis edilmeyen ... aleyhine açıldığı anlaşılmaktadır....
Ancak; Bozma öncesi hüküm altına alınan irtifak bedeli daha yüksek olduğundan fazla ödenen irtifak bedelin idareye iadesi gerektiğinin düşünülmemesi , Doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 2 nolu bendinin sonuna (fazla ödenen irtifak bedelinin davacıya iadesine) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 06/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü; - K A R A R - Dava, üzerinde irtifak hakkı tesis edilen taşınmazdaki enerji nakil hattının sökülmesi üzerine taşınmazın tapu kaydındaki irtifak hakkı terkini karşılığında idarece takdir edilen ve davacı tarafından ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesince HMKnın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden 08.09.2013 gününden karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerektiği halde, faiz başlangıç tarihinin hüküm fıkrasında açıkça gösterilemeyerek infazda tereddüte yol açılması, Doğru olmadığı gibi; 4)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının ......ye irad kaydedilmesine, 07/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/11/2016 gün ve 2015/418 Esas, 2016/438 sayılı Kararının, HMK'nın 355/(1)-b-2 maddeleri uyarınca kaldırılmasına, davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, Sakarya Mahallesi, 283 ada, 15 No'lu parsel üzerinde davalı lehine görünen irtifak hakkı şerhinin bedelsiz olarak terkinine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, 283 ada 15 parsel sayılı taşınmazdan geçen enerji nakil hattının deplase edilmesi nedeniyle söz konusu irtifak hakkının terkini istemine ilişkindir. Somut olayda, mahkemece yapılan 30.09.2016 tarihli keşif sonucu alınan 03.10.2016 tarihli harita mühendisi raporunda dava konusu irtifak hakkının konusu olan enerji nakil hattının fiili zeminde bulunmadığı tespit edilmiştir. Dosya içerisinde bulunan 22.03.1968 tarihli resmi belge içeriğinden dava konusu taşınmazın geldisi olan 283 ada 14 parsel sayılı taşınmazda dava konusu irtifak hakkının bedeli ödenmek suretiyle tesis edildiği anlaşılmıştır....
Ancak; 1) Taşınmaz üzerinde bulunan irtifak hakkından kaynaklanan değer düşüklüğü belirlenip, taşınmazın bedelinden indirilmesi için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile fazla bedel tespiti, 2) Dava konusu taşınmazın acele el koyma kararından sonra davalı adına bankaya bloke edilen bedelin, tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsup edilerek fark bedelin ödenmesine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde sadece tespit edilen kamulaştırma bedelinin karara yazılması, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Az yukarıda sözü edildiği üzere dayanılan sözleşme geçersiz olduğundan, bu sözleşmeye dayanılarak tescil istenemez ise de, geçersiz sözleşme nedeniyle verilenlerin sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca iadesi talep edilebilir. Sözleşmede yazılı bedel 37.500.000 TL’dir. Somut uyuşmazlıkta davacıya bu bedelin aynen iadesi halinde adalet duygularının zedeleneceği, diğer taraf yararına adil olmayan sonuç yaratılacağı açıktır. Bu bakımdan davacıya iadesi gereken bedelin sözleşme tarihinden dava tarihine kadar yöntemince güncelleştirilerek bulunması ve bulunacak o bedelin hüküm altına alınması gerekir. Ne var ki, bilirkişiler güncelleştirme metoduna uygun hesaplama yapmamış, devremülk hakkının dava tarihindeki rayiç tutarını bularak sonuca ulaşmıştır. Mahkemece güncelleştirilmiş bedel yerine yöntemince yapılmayan hesaplamadaki değerin benimsenip, hüküm altına alındığından karar bozulmalıdır....
Ancak; 1)Dava konusu taşınmazın tapu kaydından; ... ve ... lehine irtifak hakkı tescil edildiği anlaşılmakla, taşınmaz üzerindeki eski irtifak hakkı nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün hesaplamada dikkate alınması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, 2)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı idare vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, 08/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Keza İrtifak hakkı yararlanan taşınmazın bir kısmının ihtiyaçları için kurulmuş olsa dahi, taşınmazın tümü lehine mevcuttur. İrtifak bölünmez bir haktır (Oğuzman/Seliçi/Özdemir, a.g.e., s: 602). İrtifak hakkı, tapu sicilindeki kaydın terkini veya yüklü ya da yararlanan taşınmazın yok olması ile sona erebileceği (MK m. 783) gibi, sözleşmede öngörülen sürenin dolması da bir sona erme sebebidir. Tüm bunların dışında, irtifak hakkının sağladığı yarar büsbütün ortadan kalkmış ya da bu hakkın, doğurduğu yüke oranla pek az çıkar sağlamış olması durumunda, irtifakın terkini için istemde bulunulabileceği Medeni Kanun'un 785. maddesinde öngörülmüştür. İrtifakın sağladığı yararın kaybı sebebiyle terkini talep kuralının bazı uygulama halleri Medeni Kanun'un 793. maddesinde ayrıca düzenlenmiş; "Yüklü taşınmazın bölünmesi" başlığını taşıyan anılan maddede, "Yüklü taşınmazın parsellere bölünmesi halinde kural, irtifak hakkının her parsel üzerinde devam etmesidir....
Keza İrtifak hakkı yararlanan taşınmazın bir kısmının ihtiyaçları için kurulmuş olsa dahi, taşınmazın tümü lehine mevcuttur. İrtifak bölünmez bir haktır (Oğuzman/Seliçİ/Özdernfr, a,g.e,, s: 602). İrtifak hakkı, tapu sicilindeki kaydın terkini veya yüklü ya da yararlanan taşınmazın yok olması ile sona erebiieceği (MK m, 783) gibi, sözleşmede öngörülen sürenin dolması da bir sona erme sebebidir. Tüm bunların dışında, irtifak hakkının sağladığı yarar büsbütün ortadan kalkmış ya da bu hakkın, doğurduğu yüke oranla pek az çıkar sağlamış olması durumunda, İrtifakın terkini İçin istemde bul unutabileceği Medeni Kanun'un 7S5, maddesinde öngörülmüştür. İrtifakın sağladığı yarann kaybı sebebiyle terkini talep kuralının bazı uygulama halleri Medeni Kanun'un 793- maddesinde ayrıca düzenlenmiş; "Yüklü taşınmaza bölünmesi" başlığını taşıyan anılan maddede, "Yüklü taşınmazın parsellere bölünmesi halinde kuraf, irtifak hakkına her parsel üzerinde devam etmesidir....