TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2020 NUMARASI : 2019/445 ESAS -2020/1021 KARAR DAVA KONUSU : İpotek ve Hacizlerin Fekki KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının 30/01/2016 tarihinde davalı Emay İnş. Taah. San. Ve Tic. A.Ş.'...
Şti.’den 09.07.2004 tarihinde 326.000 YTL bedelle satın aldığını, taşınmaz üzerinde Kentbank A.Ş. lehine 06.01.2000 tarihli 300.000 YTL bedelli ipotek bulunduğunu, satış bedelinin satıcı şirket hesabına yatırıldıktan sonra 09.07.2004 tarihinde davalıya gönderildiğini, ipotek konusu borcun bu şekilde ödendiğini, davalının ipoteğin fekki talebini kabul etmediğini ileri sürerek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, dava dışı borçlu firma ve kefillerin borcunun devam ettiğini, bu nedenle ipoteğin teminat vasfı bulunduğunu, fekkinin istenemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre ipotekle temin edilen borcun ödendiği, itirazın iptali davasının sonucunun beklenmesine ilişkin talebin savunmanın genişletilmesi niteliğinde olduğu gerekçesiyle ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Yargıtay'dan tehiri icra kararı almak üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için ibraz edilen teminat mektubu veya yatırılan nakdi teminat, ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği kuşkusuz olduğu gibi, hacizlerin devam etmesi İİK.nun 85/son maddesiyle de bağdaşmayacaktır. Şu hale göre; borçlu tarafından, dosya borcunun tamamı (asıl alacak ve fer'ileri ile) icra dairesine depo edilmiş olmakla, mahkemece, aşkın hale gelen hacizlerin kaldırılmasına da karar verilmesi gerekirken, bu yöndeki istemin de reddi doğru görülmemiştir....
davalılar Akbank T.A.Ş T6 A.Ş. tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile varsa haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, takyidatlardan ari tapu iptali ve tescil - yolsuz tescilin düzeltilmesini talep ve dava etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı-alacaklı tarafından Bursa 7.İş Mahkemesinin 2019/12 D.İŞ sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı aldığını, sonrasında Bursa 12.İcra Müdürlüğünün 2019/10884 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, takibe 04/10/2019 tarihinde itiraz ettiklerini, akabinde alacaklı tarafça Bursa 16.İş Mahkemesinin 2020/682 esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını ve reddedildiğini, red kararının da 15/12/2020 tarihinde kesinleştiğini, kesinleşme sonrasında icra müdürlüğünden dosya kapsamındaki tüm hacizlerin kaldırılmasını talep ettiklerini, talebin usul ve yasaya aykırı şekilde reddedildiğini, itirazın iptali davasının reddi ile ihtiyati haczin hükümsüz hale geldiğini, bu nedenle tüm hacizlerin kaldırılması gerektiğini belirterek icra müdürlüğünün 24/12/2020 tarihli kararının iptaline ve dosyada mevcut hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/572 Esas sayılı dosyası ile tapu iptali ve davacılar adına tescile, karar verildiği ve taşınmazın davacılar adına tescil edildiği, dava konusu şerhlerin davacıların değil dava dışı inşaat şirketinin borcundan kaynaklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, tapudaki sınırlandırıcı kayıtların kaldırılması yerine davanın reddine ilişkin hüküm tesisi yerinde görülmemiştir..." gerekçesiyle; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/04/2017 tarih 2014/466 E. - 2017/53 K. sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne; Kocaeli ili, Gölcük ilçesi, Dumlupınar Mahallesi, 10 ada, 40 parselde kayıtlı 100/1230 arsa paylı 1.kat 1 numaralı mesken vasıflı taşınmaz üzerinde davalılar lehine tesis edilen ipotek ve hacizlerin fekkine, karar verilmiştir. V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1....
Dava, İİK'nın 288 ve 294. maddesi uyarınca geçici mühlet kararı verildiğinden bahisle takibin iptali istemine ilişkindir ve süresiz şikayete tabidir. İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine 28/01/2021tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatılmıştır. İstanbul Anadolu 3....
İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile icraya koyduğunu, aynı gün müvekkilinin tüm malvarlığı üzerine haciz konulması üzerine dosya borcunun ödenerek ve tahsil harcı yatırılarak hacizlerin kaldırıldığını, sebebi bulunmayan, geçersiz bir hukuki sebebe dayanan veya usulüne göre yapılmayan her türlü tescilin TMK'nun 1024.maddesi gereği yolsuz olup güvence altına alınan alacağın geçersiz olması halinde buna istinaden tescil edilen ipoteğin de yolsuz tescil niteliğinde olup, böyle bir durumda taşınmaz malikinin ipotek hakkının yolsuz tescil edilmiş olması halinde ipoteğin kaldırılması davası açabileceğini, rehin hakkının kullanılmasının zorunlu şartının paraya çevirme anında geçerli bir alacağın mevcudiyeti olup, ipoteğin geçerliliğinin tescil edilmiş olan üst sınırın tamamına ilişkin değil, gerçekte var olan ve alacaklı tarafından ispat edilen alacak miktarı için söz konusu olduğunu, tapu siciline güven ilkesinin taşınmaz rehninin varlık ve kapsamına ilişkin olup rehinli alacağın bu...
adresindeki taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur. GEREKÇE : Dava; TTK.'nun 818/s bendi yollaması ile aynı kanunun 757. maddesi ve devamı maddelerine göre zayi nedeniyle çek iptali ve ayrıca ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Dava dilekçesinden talebe konu çek koçanının davacı tarafından kaybedildiği, çek koçanının henüz düzenlenmediği, boş ve kendine ait çek olduğu anlaşılmıştır. Türk Ticaret Kanunu'nun 818/s bendi yollaması ile aynı kanunun 757. maddesi ve devamı maddelerine göre açılacak olan zayi nedeniyle çek iptali davalarında, işin niteliği ve meydana getireceği hukuki sonuçlar itibariyle bu tür davayı açma yetkisinin hamile ait olduğu, gözetildiğinde çek karnesi sahibi davacının zayi nedeniyle iptal davası açma hakkı bulunmadığından çek iptali davasının, davacı tarafça çek yaprağı nedeniyle konulan ipoteğin kaldırılması davası hasımsız açılamayacağından ipoteğin kaldırılması davasının reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması(fekki) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av....'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili,davalı bankanın ipotekli taşınmazın maliki olan müvekkilinden alacak isteminde bulunduğu İzmir 23.İcra Müdürlüğünün 2007/ 7610 esas sayılı takip dosyasına konu ipoteğin iptali gerektiğini, ipoteği tesis eden vekilin bu konuda yetkisinin bulunmadığını belirterek ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir....