WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; takip durduktan sonra haciz konulamaz ise de durmadan önce takip sırasında konulmuş bulunan hacizlerin kaldırılması mümkün değildir. Zira "durma" tabiri borçluya karşı yeni haciz yapılamayacağı anlamının yanında, konulmuş bulunan hacizlerin de korunacağı anlamını da taşır. Bu hali icra dosyasında davacı borçluya ait taşınır ve taşınmazlara 21/12/2017 tarihli bozma ilamından önce 2016 tarihinde hacizlerin konulmuş olduğu anlaşıldığından hacizlerin kaldırılması talebinin reddine dair 28/06/2019 tarihli müdürlük kararının usul ve yasaya uygun olduğu görülmekle şikayetin reddine" dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu yerel mahkeme kararının ve icra müdürlüğü kararının iptali gerektiğini, şöyle ki Yargıtay 12. HD. 2000/7146 Esas 2000/8041 Karar ve 12....

İcra Dairesinin 2020/663 Esas ve Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin 2020/6425 Esas sayılı dosyalarındaki tahsil harcı müzekkeresinin iptaline ve hacizlerin harçsız olarak kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Hukuk Mahkemesinin, borçlunun takipten haberdar olduğu tarihi ve bu süre içerisinde takibe itiraz etmediği gerekçesi ile hacizlerin fekki talebinin reddine ilişkin İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin gerekçesini ve kararını görmezden geldiğini, İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/1206 E. 2019/619 K. Sayılı kararında davacının icra takibini öğrenme tarihini 17.10.2018 olarak kabul etmiş olup davacının süresinde itirazı olmaması (itirazının 19.07.2019 da uyap üzerinden yapmıştır) nedeniyle hacizlerin fekkine ilişkin borçlunun şikayetini reddetmesine rağmen İstanbul 11. İcra Hukuk Mahkemesince verilen istinafa konu olan karar doğrultusunda icra müdürlüğünce hacizlerin fek edilmesi kararı verildiğini, halbuki İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesince hacizlerin fekki yönündeki talebin reddedildiğini, bu nedenle kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

Somut olayda, taşınmazın tapu kaydında Türkiye Halk Bankası lehine davacının kullandığı/ kullanacağı krediden borçlu senetlerinin bankaca iskonto ve iştirasından veya teminat alınmasından Bankanın borçlu, keşideci, muhatap, ciranta, aval, kefil, müşterek borçlu, yed'i emin ve sair sıfatlarla imzasını havi olarak işleme kabul ettiği veya edeceği her türlü senet, mukavele, sözleşme taahhütname ve saire ile ithalat, ihracat ve bilimum kambiyo ve kredi işlemlerinden doğmuş ve doğacak bütün borlardan ve sebepsiz zenginleşme, haksız fiil gibi kanundan doğmuş ve doğacak her türlü sebepten tüm borçlarının teminatı olarak ipotek tesis edilmiş olduğu görülmüştür. İpoteğin üst sınır ipoteği şeklinde kurulduğu, ipoteğin bu hali ile zorunlu ipoteklerden olmadığı ve dava tarihi itibariyle aktif olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının meskeniyet iddiasında bulunamayacağı kanaati ile davanın reddine " karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.09.2011 gününde verilen dilekçe ile muvazaalı ipoteğin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 148 ve 153 parsel sayılı taşınmazlar üzerine 18.04.2007 tarihinde davalı ... lehine konulan ipoteğin paydaş olan diğer maliklerin ileride doğacak şuf’a hakkını bertaraf etmek amacıyla konulduğu ileri sürülerek muvazaalı olduğu belirtilen ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalının davaya cevap vermediği anlaşılmıştır. Mahkemece, davanın kabulü ile ipoteğin muvazaalı olduğu belirtilerek iptaline karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir....

    Somut olayda, şikayete konu taşınmaz üzerine 02/10/2020 tarihinde haciz konulduğu, hacizden önce T5 lehine 29/11/2019 tarihinde ipotek tesis edildiği, söz konusu ipoteğin ticari kredi borcuna karşılık tesis edildiği ve bu ipoteğe dayalı borç için Bursa 9. İcra Müdürlüğü'nün 2020/4231 esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe başlandığı ve takibin derdest olduğu, buna göre borcun ödenmediği sabittir. Tapu kaydı ve ipotek sözleşmesi incelendiğinde, şikayete konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmadığı, ipoteğe konu bakiye borcun bulunduğu, borçlunun ticari kredi borcu için ipotek ettirdiği taşınmazı hakkında meskeniyet iddiasında bulunması mümkün olmayıp, taşınmazın bu niteliğinden peşinen vazgeçmiş sayılacağı aşikardır. Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. HMK.'nun 355....

    Dava, ipotekli taşınmazın mülkiyetini sonradan edinen davacı tarafından, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipteki alacak haklarını devralan davalıya karşı açılmış ipoteğin fekki davasıdır. İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan ilamsız takibe itiraz üzerine takip alacaklısı tarafından itirazın kaldırılması veya iptali yönünde bir dava açılmamış olması ipoteğin fekkini gerektiren bir hukuki sebep değildir. Mahkemece sadece bu hukuki sebebin gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü doğru olmamıştır. İpoteğin fekkini isteyen davacının ipotekle teminat altına alınan hukuki ilişkinin sona erdiğini ve bu hukuki ilişki sırasında ipotekle teminat altına alınan borcun hiç doğmadığını veya doğmuş olsa bile ödendiğini ileri sürerek ipoteğin fekkini talep edebilir. Somut olayda ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla bir takip başlatıldığına göre, ipotekle teminat altına alınan hukuki ilişkinin sona erdiği anlaşılmaktadır....

      Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından dava dışı borçlu Hasan Yıldırım hakkında genel haciz yolu ile yapılan ilâmsz icra takibinin kesinleşmesinden sonra, alacaklının takip borçlusu ve davacılar hakkında açtığı tasarrufun iptali davasının kabulü üzerine, borçluların, taraflarına örnek 4-5 icra emri gönderildiğini, takibe dayanak mahkeme ilâmının, taraflarınca tehiri icra istemli olarak, dosya borcunun tamamını ve ferilerini kapsar şekilde kesin teminat mektubu sunularak temyiz edildiğini, taşkın hacizlerin kaldırılmasına ilişkin taleplerinin icra müdürlüğünün 21.06.2016 tarihli kararıyla reddinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek memur işleminin iptali ile...

        Kat, 454 (tapuda 460) nolu bağımsız bölüm üzerinde yer alan diğer davalılar T5Ş ve T3 tarafından konulan ipoteklerden ve hacizlerden dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, mahkemenin ara kararla oluşturarak ihtiyarı tedbir kararının ilgili tapu müdürlüğü’ne bildirilmesine. tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesine. tapu üzerinde tüm ipotek ve haciz kaydının terkin edildiğine dair ilgili icra müdürlüklerine yazı gönderilmesine, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin, davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 18/12/2020 tarihli dilekçesinde özetle; Davalılardan T5Ş.'nin davalı T7 Koza A.Ş.'ye karşı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile Büyükçekmece 2....

        Geçici 32.madde hükmü gereği FYY sözleşmesi kapsamında hacizlerin kaldırılması işleminin harçtan muaf olduğuna karar verildiğini ve hacizlerin harçsız şekilde kaldırıldığını, aynı konuya ilişkin mahkemelerce verilmiş kararların birbirinin tam tersi yönünde olmasının kabul edilemeyeceğini, mahkeme gerekçeli kararında şikayete konu işlemin bu kapsamda değerlendirilemeyeceğinin ifade edildiğini, ancak söz konusu işlemin neden bu kapsamda olmadığının gerekçelendirilmediğini, kararda işaret edilen İzmir BAM 12 HD. kararının araştırmalara rağmen bulamadıklarını, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, icra müdürlüğü kararının iptali ile alacaklı tarafından konulmuş tüm hacizlerin harç ödenmeksizin kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu