Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; mülkiyetin aidiyetinin tespiti davası hakkında karar tarihinden önce ortaklığın giderilmesi davası açılmış olması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, sebepsiz zenginleşme nedeniyle açılan alacak davasının ise kısmen kabulü ile, davalılardan ...'den 123,48 TL, ...'den 92.61,00 TL, ...'ten 192.94,00 TL, ...'den 192.94,00 TL, ...'dan 609.70,00 TL ve ...'...

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/422 ESAS, (DERDEST) DAVA KONUSU : İpoteğin Terkini, Terkini Mümkün Olmaması Halinde Sebepsiz Zenginleşme Nedeni İle Alacak KARAR : Erbaa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 04/02/2021 tarih, 2020/422 esas sayılı ihtiyati tedbirin kaldırılması ara kararına karşı, davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka tarafından davalı T4 İş. Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti. lehine kredi hesabı tesis edildiğini ve kullandırıldığını, kredilerin teminatını teşkil etmek üzere davacının maliki olduğu “Tokat ili, Erbaa ilçesi, Gaziosmanpaşa mahallesinden kain 38 ada 21 parselde kayıtlı 2. Kat 6 bağımsız bölüm numaralı taşınmaz” üzerinde 1....

    Borçlu anlaşmaya uygun davranmazsa alacaklı borca aykırılık hükümlerini işletir ve mümkün ise borcun aynen ifasını, değilse doğan zararının giderilmesini talep eder. Sebepsiz zenginleşmede ise; sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi sözkonusudur. Sebepsiz zenginleşme alacaklıya 2.derecede (tali nitelikte) bir dava hakkı temin eder. Malvarlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez. Bunun bir sonucu olarak da, sözleşmeden doğan bir hukuki ilişkinin bulunduğu hallerde tarafların sebepsiz zenginleşmeye dayanan bir talepte bulunması olanaklı değildir. Nitekim, aynı ilkeler HGK. 13.06.2007 tarih, 2007/18-330 E. 2007/350 K.ve 17.02.2010 tarih, 2010/13-93 E. 2010/88 K.sayılı kararlarında da benimsenilmiştir. TBK.nun 146.maddesinde ( 818 sayılı BK md.125) sözleşmeye dayanan alacakların, başka türlü hüküm mevcut olmadığı takdirde 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu hükme bağlanmıştır....

      Şti. olmasına rağmen, borcun alacaklıdan başka bir kişiye ödenmesiyle borçlunun borçtan kurtulmayacağı ve borcun da ifa edilmemiş sayılacağı davacının bizzat sunmuş olduğu belgelerle açık olduğunu, ayrıca icra takibine konu ipoteğin tesis edildiği tarih ve davacı tarafça yapıldığı iddia edilen ödemelerin tarihi 2018 olduğunu, oysa davacı, ipoteğe konu borcu 2018 de ödediğini iddia edip, taraflarınca icra takibine girişilene kadar bu kadar yüksek tutarlı bir ipoteğin terkini için hiçbir hukuki yola başvurmadığı gibi aradan 3 yıl geçtikten sonra işbu dosya ile ipoteğin terkinini talep ettiğini, sırf bu durum dahi davacının borcunu ödemediğini ve ipoteğin geçerli olduğunu gösterdiğini, davacı, taraflarınca açılan icra takibi akabinde alacağını sürüncemede bırakmak maksadıyla icra mahkemelerinde yalnızca yapılan işlemleri şikâyet etmek suretiyle dava açtığını, ipoteğin terkini ile ilgili bu davalardan hukuki bir sonuç alamayacağını bilmesine rağmen bu davaya kadar bir başvuruda bulunmadığını...

        Turgut Öz Öğreti ve Uygulamada Sebebsiz Zenginleşme, İst. 1990, sh. 173-175; Andreas Von Tuhr, Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, Cevad Edege Çevirisi, 1. Cilt, İstanbul 1952 , Sh: 466 vd; Tekinay/Akman/Burcuoğlu/Altop, Borçlar Hukuku Genel Hükümleri, 7. Baskı, İstanbul 1983, Sh: 756 vd; Kenan Tonçomağ, Borçlar Hukuk 1. Cilt, İstanbul 1969, Sh: 390 vd.) Zenginleşmenin gerçekleştiği tarih ile geri vermenin talep edildiği tarih arasındaki süre için, paranın kullanma değerinin karşılığı olarak, temerrüt faizi kadar faizle yükümlü tutulmalıdır. (Nihat Yavuz, Sebepsiz İktisap, Ankara 1998, sh: 561 ve devamı) Nedensiz zenginleşmede dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK döneminde, sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olup olmaması ayrımı yapılmadan, (TBK'nın 117/2. maddesinde ise sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olmaması halinde) haksız iktisap tarihinden itibaren temerrüt faizi istenebilir....

          , fakirleşen ve zenginleşen kişilerin arsa sahibi davalılar ile müteahhit davalı olduğu, dolayısıyla davalıların arasında sebepsiz zenginleşme hükümlerinin geçerli olduğu, bu hükümler veya alacak borç ilişkisi kapsamında davalılara husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığından, dava şartlarının tam olmadığı gerekçesiyle, davanın hukuki yarar ve husumet nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.08.2007 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulamaları sırasında 4 sayılı parselin tapu kaydı üzerine önceki maliki borcu sebebiyle konulan 13.01.1989 tarihli ipotek şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davalı ipotek lehtarları, ipoteğin 106 m2 yerleri için konulduğunu, esasen kendileri tarafından ipotek miktarının arttırılması için dava açıldığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ipotek miktarı olan 1.060.000 TL’nin güncelleştirilmiş karşılığı 1.046,00 TL’nin depo edilmesi koşuluyla ipoteğin terkinine karar verilmiştir....

              Mahkemece; dava konusu yerin Hazine arazisi olduğunu ve ifanın baştan imkansız olduğunu davacının 2003 yılının 9. ayında öğrendiğini, sebepsiz zenginleşme kısa zamanaşımının bu tarihten itibaren 1 yıl olduğunu davacının ise, bu hakkını 2012 yılında icra takibi ile ileri sürdüğü dikkate alınarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davada; taşınmaz satış sözleşmesi ile ödenen bedelin, tapu devrinin gerçekleşmemesi nedeni ile, TBK'nun 77-82.maddeleri (BK'nun 61-66.maddeleri) gereğince iadesi talep edilmektedir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir....

                dava konusu taşınmaz üzerinde davalı Doruk Finansman A.Ş. lehine tesis edilen ipoteğin terkini ile taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

                Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan ipoteğin, tespit edilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak eklenmek üzere (Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipoteğin tespit edilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu