ın İİK.nın 45. maddesi korumasında olduğundan bahisle itiraz ettiğini, davacı bankanın itirazları üzerine müvekkilinin müteselsil kefil olduğundan ve diğer hukuki ve usulü şartların da yerine getirildiğinden bahisle TBK.nın 586. maddesi uyarınca itirazlarının haksız olduğu iddiası ile itirazın iptali davasını açtığını, işbu davanın haksız ve dayanaksız olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava; İİK.nın 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır. ... İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı dosyası ve ...İcra müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası incelenmiş, taraf delilleri toplanmış ve bilirkişi raporu alınmıştır. ... İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 7.941.089,06 TL alacak için ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi neticesinde takibin durduğu ve bu davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. ...İcra müdürlüğünün ......
nedeniyle sonuç alınamadığını, taraflar arasındaki ihtilafın halledilememesi ve ipoteklerin fekki sağlanamadığından bahisle Mersin 1....
Ve Paz.Tic.Ltd.Şti. arasındaki genel kredi sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, asıl borçlu şirket tarafından alınan kredinin teminatı olarak verilen ipoteklerin paraya çevrilmesi için davacı bankanın giriştiği ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerin satış aşamasında olduğunu, satış gerçekleştiğinde bankanın alacağını fazlası ile alacağını, bu nedenle müvekkilinin itirazının haklı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....
İnşaat arasında protokol akdedildiğini, bu protokole göre; davalı şirketin müvekkiline satmış olduğu taşınmazlardaki ipotekleri kaldıracak ve buna ilişkin yapılan ödemelerde müvekkilinin borcundan düşüleceğini, bunun yanında bakiye borç 4.750.000,00 TL de yıl sonuna kadar davacı müvekkili şirketin uhdesinde kalacağını, protokolün imza edilmesinden sonra ipoteklerin kaldırılması için müvekkili şirketin, ilk etapta davalıya 810.000,00 TL ödeme yaptığını fakat davalı şirketin protokolden doğan sorumluluğunu yerine getirmeyerek ipoteklerin kaldırılması için hiçbir yasal işlem yapmadığını, ipoteklerin kaldırılması için ödeme yapan ancak ipoteklerin kaldırılmadığını gören davacı müvekkilinin ise 810.000,00 TL ödeme sonrası kalan 3.940.000,00 TL ödemeyi, davalı tarafın protokol gereği üzerine düşen edimi yerine getirmediğinden ve anlaşmaya uymadığından dolayı uhdesinde tutmaya devam ettiğini, zira kalan alacağın ödemesinin taraflarca bir protokolle şarta bağlanmış olduğunu bu şart yerine getirilmediğinden...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.03.2007 gününde verilen dilekçe ile yolsuz tescil edilmeyen ipoteğin tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 05.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı banka, lehine tesis edilen ipoteklerin tapu siciline tescil edilmediğini ileri sürerek tescil talebinde bulunmuştur. Davalı ... davanın reddini savunmuş, mahkemece yolsuz terkin ya da değiştirme söz konusu olmadığından davacının Türk Medeni Kanununun 1025. maddesi uyarınca tapu sicilinin düzeltilmesi yoluyla ipoteğin tescilini istiyemeyeceği gerekçesiyle dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....
Davacı banka, 9.1.2003 tarihinde hesabı kat etmiş, 6.2.2003 tarihinde dört ayrı icra dosyasında borçlu şirketin ve davalı ...’ın verdiği toplam 8.504.000.000.000.TL’lık ipoteklerin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapmış, 7.4.2003 tarihinde de ipotek limiti üzerinde kalan alacağın tahsili için Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2003/3061 sayılı icra dosyasında fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 500.000.000.000.TL’nin tahsili için haciz yolu ile icra takibi yapmıştır. Dava bu takibe yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davalılar cevap dilekçesinde, ipotekle teminat altına alınan hesap özetlerine dahi itiraz var iken fahiş faiz uygulayarak ipotek fazlası alacak yaratıldığını belirterek davanın reddini istemişlerdir....
- K A R A R - Davacı şirket yetkilisi, taraflar arasında genel kredi ve asgari nakdi kredi sözleşmesi imzalandığını, kullanılan kredi miktarları arttıkça bankaya ipotekler verildiğini, sözleşmeden kaynaklanan borç kalmadığını, ipoteklerin karşılıksız kaldığını belirterek ipoteklerin kaldırılmasını sözleşmenin sona erdiğinin tespitine, Ankara 4.Asliye Ticaret Mahkemesindeki 25.000.000.000.TL'lık kredi kullanıldığına dair kabulün iptaline, bankaya tahsile verilen çeklere ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000.000.000.TL'nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sözleşme hükümlerine uyması nedeniyle davacı aleyhine başlatılan takibe itiraz üzerine Ankara 4.Asliye Ticaret Mahkemesinde itirazın iptali davasının görülmekte olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
- K A R A R - 1-Davacı yanca ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan 1999/7383 ve 2000/602 esas sayılı icra takiplerine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasının, Türk Medeni Kanunu 887.maddesindeki koşulların gerçekleşmemesi nedeniyle takip ve dava şartı oluşmadığından reddinde ve yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7.maddesine göre vekalet ücreti takdirinde bir usulsüzlük bulunmadığından davalı vekilinin hükmün bu kısmına yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-2000/603, 2000/604 ve 2000/605 esas nolu takiplere yönelik temyize gelince; Hükmüne uyulan bozma ilamında 3.kişi tarafından verilen ipoteklerin paraya çevrilmesinin talep edilebilmesi için TMK.'nun 887.maddesine göre ihbar şartının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Yapılan incelemede alacaklının ipotek borçlusu 3.kişilere TMK.'...
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 01.09.2020 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkiline isabet eden 35 nolu bağımsız bölümde müvekkilinin 2011 yılı Aralık ayından itibaren fiilen oturduğunu ancak tapusunun henüz devredilmediğini ileri sürerek, 35 nolu bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, bu mümkün olmadığı taktirde, taşınmazın rayiç bedelinin davalıdan tahsili ile varsa haciz ve ipoteklerin de fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 06.11.2018 günü temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf davalılardan ... geldiler. Başka gelen olmadı. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, 12.06.2015 tarihinde ikame ettiği davasıyla; TMK'nın 194. maddesine dayalı olarak tapunun iptali davalı ... üzerine tesciline karar verilmesini, taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını ve taşınmaz üzerindeki ipoteklerin kaldırılmasını talep etmiştir....