Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, ipoteğin fekki işlemlerinin yapılmadığını, müvekkili tarafından Ankara ......

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı oğlu ......'ün davalı bankadan kullandığı krediye teminat olarak kendi taşınmazının üzerinde davalı lehine ipotek kurulduğunu, borcun ödenmesine rağmen ipoteğin devam ettiğini belirterek taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dava dışı ......'e kullandırılan kredi kapsamında çek karnesi verildiğini, bu çeklere ilişkin riskin devam ettiğini ve çeklerin karşılıksız çıkması durumunda ödenecek çek yaprağı bedelinin depo edilmediğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda ......'...

      Mahkemece ön inceleme duruşmasından önce ipoteğin kaldırılması nedeniyle davanın konusuz kaldığı tespit edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de davacının dava açmadan önce davalıya ipoteğin fekki için başvurduğu, davalının ancak dava açıldıktan sonra tapuya ancak dava açıldıktan sonra ipoteğin fekki için bildirim yaptığı, ipoteğin fekki işlemi dava açıldıktan sonra gerçekleştiği göz önüne alındığında dava açılmasına sebebiyet vermediğinden bahsedilemeyeceği, Avukatlık asgari Ücret Tarifesinin 6/1.maddesinin “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur” açık hükmü gereğince ipotek bedeli üzerinden hesaplanacak nispi vekalet ücretinin yarısına hükmedilerek davalıya yüklenmesi gerekirken,hiç vekalet ücreti takdiri edilmemesi ve yargılama giderlerinin davacı üstüne bırakılması...

        Adana 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/741 Esas sayılı dosyasına sunulan Bilirkişi raporuna göre de asıl alacak faiz miktarının toplamının 1 TL 3953 Kuruş olduğu tespit edilmiş, ipotek borçlusu T5 tarafından Adana 10.icra müd. 2012/955 Es. Sayılı dosyasına 50,00 TL depo edildiği anlaşılmıştır. İpotek bedelinin günün koşullarına uyarlanmayıp yasal faiz istenebileceğinin benimsenmesi durumunda faiz ile birlikte ipotek bedelinin yeni para karşılığının 1 TL, 3953 kuruş olduğu, karar tarihi itibariyle geçerli olan 4.400,00 TL’lik istinaf kesinlik sınırının altında kaldığından karar kesin niteliktedir. Ayrıca ipotek alacaklısı mirasçısı olduğunu ileri süren davacı T1 açmış olduğu ipotek bedelinin uyarlanmasına ilişkin davada; Alacağı (taşınmaz rehni) ipotekle teminat altına alınan taraf ipotek borçluları aleyhine bu yola mahsus takip yoluyla ipoteğin paraya çevrilmesini ve alacağının tahsilini icra dairesinden isteyebilir....

        Davacılar vekili, 582 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 02.07.1973 tarihinde 45.000 TL bedelli ipotek konulduğunu, davalı ipotek borçlusunun, ... 17.İcra Müdürlüğü'nün 2014/425 Esas sayılı dosyasıyla taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkini talep ettiğini, icra müdürlüğü tarafından ipotek bedelinin 0.045 TL olarak belirlendiğini, davalı ipotek borçlusu tarafından icra dosyasına 5,00 TL tutarında ipotek bedelinin yatırıldığını, icra müdürlüğü tarafından yapılan uyarlamanın hakkaniyete aykırı ve gerçeğe uymayan bir uyarlama yöntemi olduğunu, 1973 yılında tesis edilen ipotek bedelinin taşınmaz mala emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi suretiyle faiziyle birlikte günümüz şartlarına uyarlanmasını, bedelin davalı ipotek borçlusundan tahsilini talep ve dava etmiştir....

          Mahallesi 45173 ada 11 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve bloke ettirilen ipotek bedelinin davalıya ödenmesinden sonra ipoteğin fekkine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 01/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Dava ipoteğin fekki davası olup, dava açıldıktan sonra davalı banka tarafından ipotek fek edildiği için konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına davalının yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 58. maddesine göre ipoteğin fekki için ödenmesi gereken harcın mükellefi ipoteğin fekkinden yarar sağlayacak olan taşınmaz sahibidir. Davacı taşınmaz sahibi davalı bankaya ipoteğin fekki gerektiğini belirterek yazılı olarak fek talebinde bulunmuş davalı banka makul sürede ipoteği fek etmediğinden işbu dava açılmıştır. Davalı banka, davacıya ipotek fek harcını yatırması halinde ipoteğin fek edileceğini bildirdiğini savunmuş ise de bu savunmasını ispatlayamamıştır. Bu durumda davalı banka davanın açılmasına sebebiyet vermiş ve dava devam ederken fek harcı davacı tarafından yatırılmak suretiyle ipotek davalı banka tarafından fek edilmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/435 Esas KARAR NO:2022/843 DAVA :İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ:16/09/2020 KARAR TARİHİ:13/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9. Maddesi gereğince Türk Milleti adına yargılama yapmaya görevli ve yetkili ---Asliye Ticaret Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır....

                Mahkemece açılan davanın 3.kişinin borcu için verilmiş ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte satış sonucu elde edilecek paranın davalılara ödenmemesi istemine dayandığı yani bir anlamda menfi tespit davası olduğu Yargıtay ilamında da belirtildiği üzere ipotek taşınmaz üzerinde bir hak doğurduğundan , bu hakkın ortadan kaldırılmasını amaçlayan ipoteğin fekki davasının HUMK.nun 13.maddesinde düzenlenmiş bulunan kesin yetki kuralına göre taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerektiği, bu hususun kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle mahkemece re’sen gözetileceğini, bu durumda ipoteğin fekki niteliğindeki davada İzmir İli Karşıyaka İlçesinde bulunan taşınmazdaki ipotek nedeniyle dava açılmış olduğundan, mahkemenin yetkisizliğine, dava dilekçesinin HUMK.nun13.maddesi gereğince yetki yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın yetkili Karşıyaka Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş...

                  TL. ipotek bedeli kadar olan asıl alacak ve ferileriyle birlikte ... tarihinde dosya harici tahsil edilmesiyle, ipotek borçlusu davacının ipotek sözleşmesi kredi sözleşmesinde ayrıca şahsi kefaletinin bulunmadığı da dikkate alındığında, ... TL. bedelli ipoteğin azami ... ipoteği fekki koşullarının oluştuğu ve davalı ... ipoteği kaldırmasının gerektiği, kanaat ve sonucuna varılmaktadır şeklinde rapor sunulmuştur. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, TMK 883 ve devamı maddelerine dayalı ipoteğin fekki istemine ilişkin olduğu uyuşmazlığın ipotek bedelinin ödenip ödenmediği, ipoteğin fekkine ilişkin olarak yasal koşulların oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. TMK. 883 maddesinde, "Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir." düzenlemesi mevcuttur....

                    UYAP Entegrasyonu