Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek; icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine (makul bir sebep) itiraz edebilir. Maddede; icra müdürlüğünün ve icra mahkemesinin yetkileri sınırlandırılmış olup, dar yetkili; icra mahkemesinde ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması talebinde bulunulamaz. Mahkemece istemin bu nedenle reddine karar verilmesi yerine, işin esası incelenerek yazılı gerekçeyle karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. ve İİK'nun 366. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

    Bölge adliye mahkemesince, davalı bankanın dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırdığı krediler nedeniyle kredi alacağının kalmadığı, davalı bankanın ipoteği hesap işletim ücreti ile ipotek fek ücreti alacağından dolayı kaldırmadığı, ancak davalı bankanın 06.04.2015 tarihli ihtarnamesinde toplam 40.842,58TL borcun bulunduğunu belirterek, bu miktarın depo edilmesini istemiş olduğu söz konusu ihtarname de ipotek fek ücreti ve hesap işletim ücretinin konu edilmediği gibi dava konusu ipoteğin hesap işletim ücreti ile ipotek fek ücretinin teminatı olmadığı, davalı banka genel müdürlüğünce yapılan ipoteğin fekki, haklar saklı tutulmadan gerçekleştirildiğinden hesap işletim ücreti ve ipotek fek ücreti gerekçesinin de bizzat banka tarafından bertaraf edildiği, ipotek fek ücreti olarak istenilen hususun dayanakları da gösterilmediğine göre, ipoteğin fekki için gerekli yazıları yazmayarak muaraza çıkaran davalı bankanın davaya sebebiyet verdiği de gözetildiğinde ilk derece mahkemesinin dava...

      Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde, borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa, icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir....” düzenlemesi yer almaktadır. İpotek alacaklısı, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "makbul" sebep niteliğindedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davasının ve birleştirilen ipoteğin fekki davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 05/07/2018 gün ve 2017/22135 Esas - 2018/14160 Karar sayılı ilama karşı davacı (karşı davalı) vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava ipotek bedelinin artırılması, birleşen dava ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, davaların kabulüne dair bozma ilamına uyularak kurulan hüküm asıl dava davalısı karşı dava davacısı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce düzeltilerek onanmış; bu karara karşı, asıl dava davacısı (karşı dava davalısı) vekilince karar düzeltme isteminde...

          ın kendisine ait olmayan dairelerle yaptığı ödeme ile ipotek hakkını temlik almasının ve temlik sözleşmesinin/ipotek alacağının geçersizliğinin tespiti ile ... Blok ...numaralı bağımsız bölümler üzerindeki ipoteğin kaldırılması talep ettiklerini, ipoteğin kaldırılması davasında görevli mahkeme tayini ipotek alacaklısı ve ipotek borçlusu arasındaki tesisini sağlayan sözleşmenin niteliğine göre değiştiğini, söz konusu şirketlerin diğer davalı Bankadan kullandığı krediler ticari nitelikte olduğundan iş bu davaya bakmakla görevli Mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, yine müvekkilinin ikametgahı, diğer davalıların ikametgahı ... olduğunu dolayısıyla yetkili Mahkemenin ... Mahkemeleri olduğunu, hak düşürücü süre itirazları ile zamanaşımı defilerini yinelediklerini, temlik sözleşmesinin geçersiz olduğu iddialarının gerçek dışı olduğunu, müvekkili ...'...

            Fekki istenen ipoteğin dayanağı olan hisse devir sözleşmesinin ve cezai şartın geçerliliği, davalının kefaletinin tam ve eksiksiz kalkıp kalkmadığı, ipoteğin fekki şartlarının oluşup oluşmadığı yönünden ---------- dosyası bekletici mesele yapılmıştır....

              Davalı, eski malike kullandırılan kredilerin teminatı olarak tapuda ipotek tesis edildiğini, davacı taşınmazı satın aldığı sırada ipoteğin tapuda tescil edilmiş bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, ipoteğin fek edildiği bildirildiğinden bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmişlerdir. Dava, tapu kaydında tesis edilen ipoteğin taşınmazın satın alındığı sırada mevcut olmadığı gerekçesiyle fekki istemine ilişkindir. Taşınmaz eski maliklerden ... .......

                İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekeceğinden belediyeden şuyulandırmaya ilişkin evrakların getirtilerek dava konusu taşınmaza kaç m2 taşınmaz bedeli için ipotek konulduğu tespit edilip, emsal araştırması yapılmalıdır. Daha sonra bilirkişi aracılığıyla dava tarihindeki değerin belirlenip belirlenen bedel depo ettirildikten sonra davanın kabulüne karar verilmelidir. Tüm bu yönler gözetilmeden mahkemece, 2,85TL ipotek bedelinin depo ettirilmek suretiyle davanınz kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.07.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekeceğinden belediye'den şuyulandırmaya ilişkin evrakların getirtilerek dava konusu taşınmaza kaç m2 taşınmaz bedeli için ipotek konulduğunun tespit edilmesi, emsal araştırması yapılmalıdır. Daha sonra bilirkişi aracılığıyla dava tarihindeki değerin belirlenmesi, belirlenen bedel depo ettirildikten sonra davanın kabulüne karar verilmelidir. Tüm bu yönler gözetilmeden mahkemece, ipotek bedelinin TEFE oranlarına göre güncelleştirilerek depo ettirilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 13.02.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    Kat 2 nolu bağımsız bölümdeki taşınmazı 26/09/2018 tarihinde 100.000 TL bedelle satın aldığı, 50.000 TL'sinin peşin alındığının ve bakiye kalan 50.000 TL için faizsiz ve fekki bildirilinceye kadar taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiği taraflar arasında ihtilafsızdır. Tapu resmi akit tablosunun incelenmesinde satış bedelinin peşin olarak alındığı belirli olup kalan 50.000,00 TL yönünden ipotek tesis edilmiştir. Davacı taraf ipotekten ayrı olarak kalan 50.000,00 TL yönünden T3 emrine senet düzenlenerek verildiğini ve aynı borç yönünden iki farklı teminat alındığından bahisle ipoteğin fekkini talep etmektedir. Dava dilekçesi ekinde yer alan senetlerden de belirli olduğu üzere senet vadeleri taşınmaz ipoteğinden sonraki tarihleri ait olduğu açıktır. İpotek, bir kişisel alacağın teminat altına alınmasını amaçlayan ve bir taşınmazın değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir aynî haktır....

                    UYAP Entegrasyonu