Bu itibarla, İdare Mahkemesince dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede işgal edilen benzer nitelikteki taşınmazlar için belirlenen ecrimisil bedelleri, taşınmazın mevkii, kullanım şekli, altyapı, ulaşım kolaylığı, elde edilen gelir ve taşınmazın kullanıcısına katkısı gibi tüm faktörler dikkate alınmak suretiyle, işgal döneminde davacıdan istenebilecek ecrimisil bedelinin belirlenmesi ve buna göre bir karar verilmesi gerekirken, dava konusu işlemlerin iptali yolunda verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE, 2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA, 3....
Mahallesi 3664 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında lehine intifa hakkı bulunan ....'...
Şöyle ki; 1)Dava konusu taşınmazda davacı ... 12 nolu bağımsız bölümde intifa hakkı sahibi olup iş bu davada aktif husumet ehliyeti vardır. Mahkemece bozma öncesi intifa hakkına ilişkin hesaplama yapılmadığı gibi bedel de belirlenmiş Dairemizce de bu husustan bozma yapılmamıştır. Ne var ki el atılan kısımda 48/941 pay karşılığı tespit edilen kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat bedelinin intifa hakkı sona erinceye kadar bir millî bankaya çıplak mülkiyet sahibi adına yatırılarak bu bedelin nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğintapu malikine ödenmesine karar verilmesi gerekir....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; davacı şirketin, Çanakkale ili sınırları dahilinde bulunan S:… numaralı maden ruhsatına ilişkin 2019 yılı ruhsat bedelini ödemediği, bu hususta taraflar arasında herhangi bir çekişmemin bulunmadığı, dava konusu işlemin 3213 sayılı Kanun'un 13. maddesinin 1. fıkrasında hüküm altına alınan idari para cezası esas alınarak tesis edilmiş ise de söz konusu fıkranın 28/02/2019 tarih ve 30700 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7164 sayılı Kanun'un 13. maddesi ile değiştirildiği, söz konusu fıkranın yeni halinde ise ruhsat bedelinin ödenmemesi eylemine karşılık olarak idari para cezası uygulamasından vazgeçildiği, dolayısıyla ruhsat bedelinin süresinde ödenmemesine ilişkin olarak davacı şirketin dava konusu işlem ile idari para cezası ile tezciye edilmesine karşılık dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte dayanağı (idari para cezasına ilişkin) mevzuat hükmünün yürürlükte...
Bu hale göre; davalı belediyece Yasa'nın açık hükümlerine rağmen, belediyenin görev ve sorumlulukları ile ilgisi olmayan bir hususta ve bedelsiz ve ihalesiz olarak intifa hakkı kurulması nedeniyle; açık hatalı bu işlemini süre sınırı olmaksızın geri almasının bir zorunluluk olduğu gözetildiğinde; açık hata ile tesis edilen intifa hakkının kurulmasına ilişkin işlemin geri alınması teklifinin reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık görülmemiş olup; intifa tesisine ilişkin meclis kararının doğrudan bu hakkın tesisine ilişkin olmasına karşın işlemin bu hakkın kurulması için başkana yetki devri mahiyetinde olduğu gerekçesiyle işlemi iptal eden mahkeme kararı sonucu itibariyle yerinde görülmüştür. Açıklanan nedenlerle; temyize konu ... İdare Mahkemesince verilen kararın yukarıda yer verilen gerekçe ile onanmasına, temyiz giderleri istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, harçtan muaf olan davalı yanında müdahil ... Meslek Yüksekokulu tarafından yatırılan ......
hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan davacının imar plan değişikliği talebinin yükseklik ve emsal artışına, dolayısıyla yoğunluk artışına yönelik olduğu, böyle bir değişikliğin sosyal donatı/yoğunluk dengesi gözetilmeksizin tek başına bir taşınmazda yapılmasının Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği'nin 26. maddesinde düzenlenen plan değişikliği esaslarına uygun düşmeyeceği gibi bölgedeki diğer taşınmazları da kapsayacak şekilde yapılacak revizyon imar planı çalışmalarında değerlendirilebileceği gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir....
Bu gibi haklar hakkın konusunun yıkılması, yanması gibi sebeplerle sona erebileceği gibi muhdesat sahibine bedelinin ödenmesi suretiyle de terkin edilebilir. Dava dilekçesinde sözü edilen 13.8.1981 ve 26.8.1981 tarihli belgeler ise 45 parselden davalılardan ...’in yararlanması için düzenlenmiştir. Kuşkusuz intifa hakkı ancak tapu siciline tescil suretiyle kurulabileceğinden anılan belgelerin davalıya sağladığı hak yararlanma hakkından öte değildir. Kısaca, sözü edilen belgeler intifa hakkı tesisi için yeterli bulunmamaktadır. Ne var ki, az önce açıklandığı üzere 45 sayılı parsel üzerinde davalılardan ...’e ait muhdesat şerhi bulunduğundan bu şerhin terkini temin edilmeden davalıların elatmasının önlenmesi istenemez. Davanın reddedilmesi açıklanan sebeple doğrudur....
süre tanındığını belirtir ilk uyarı niteliğindeki işlemin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin anlaşılması karşısında, dava konusu işlemin ruhsat iptaline ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı, dava konusu işlemin "2016 yılı ruhsat bedelinin %70'ine tekabül eden tutarın 14.781,00....
ye devrettiği, söz konusu istasyonun işletilebilmesi için gerekli GSM ruhsatının ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu lisanslarının Erk Petrol tarafından 07/10/2013 tarihinde alındığı ve bu tarihten önce istasyonda hiçbir akaryakıt satış faaliyetinin yapılmadığı, Başak Petrol ile yapılan bayilik anlaşmasının hiçbir zaman hayata geçmediği, 24/01/2013 tarihinde taraflar arasında imzalanan zeyilname ile akaryakıt istasyonu ve eklentileri dışındaki bölümler üzerinde bulunan intifa hakkının kaldırıldığı ve istasyonun POAŞ veya onun göstereceği bir başka kişi tarafından işletilmesi konusunda taraflar arasında anlaşma sağlandığı, istasyon üzerindeki mülkiyet hakkının AR-KE tarafından 04/06/2014 tarihinde davacı şirkete devredildiği, davacı şirketçe intifa sözleşmesinin 5 yıllık grup muafiyetinden yararlanma süresinin sona ermesine ve yeni bir dikey ilişki tesis edilmemesine rağmen intifa hakkının tapu kaydından terkin edilmediğinden bahisle yapılan şikâyet üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği...
Dava, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan bayilik sözleşmesi kapsamında davalıya ait taşınmaz üzerinde davacı yararına kuruluna intifa hakkı nedeniyle davalıya ödenen intifa bedelinin sözleşmenin süresinden önce sona erdirilmesi sebebiyle geçersiz kalan süreye tekabül eden intifa bedelinin ve bu bedelin davalı nezdinde kaldığı süre boyunca elde ettiği semerelerinin faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir. İstinaf istemi uyuşmazlık ise; davacının intifa hakkından bedelsiz vazgeçtiğine dair beyanların, feragat amacı taşıyıp taşımadığı noktasında toplanmaktadır....