Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının imzaya ve borca itirazlarının reddedildiğini, bu durumda imzaya itiraz için %20, borca itiraz için % 20 oranında ayrı ayrı tazminata karar verilmesi gerekirken müvekkili lehine tazminata hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve lehlerine tazminata hükmedilmesini talep etmiş ise de İİK'nın 168, 169 ve 170. maddelerine dayalı açılan imzaya ve borca itiraz davalarında borçlu aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için, davanın esas yönünden reddi yanında takibin borçlunun isteği üzerine icra mahkemesince durdurulmuş olması zorunludur. İcra mahkemesi icranın durdurulması yönündeki tedbir kararını teminat şartına bağlı vermiş ve borçlu teminat yatırmamışsa tedbir kararı yürürlüğe giremeyeceğinden dolayısıyla takip durmayacağından tazminata karar verilmesine yasal olanak yoktur. Somut olayda, icra mahkemesinin tedbir kararı teminat karşılığında verilmiş ve borçlu teminat yatırmamış olup takip durmamıştır....

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı aleyhine 2019 yılı içerisinde kira alacağı ve tahliye talepli olarak (13 Örnek) takip başlatıldığını, davalı kiracının bu takibe itiraz ettiğini, müvekkili adına, davalının taşınmazdan tahliye edildiği güne kadar olan kira alacakları olması sebebiyle Balıkesir 2. İcra Dairesi 2020/2473 E. Sayılı icra dosyası açıldığını, davalı tarafından sadece borca itiraz edilmiş olup, ayrıca ve açıkça imzaya itiraz edilmediğini, dosyada herhangi bir imzaya itiraz bulunmadığını, imzanın eksik olduğu itirazı imzaya itiraz olarak değerlendirilemeyeceği, imzanın eksikliğinin kira kontratına halel getirmediğini, kabul edilmiş bir kira kontratı bulunmakta iken davanın reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini belirtmiştir....

Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu şirket aleyhine bir adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte; borçlu şirketin, borca ve yetkiye itirazı ile birlikte takibe konu çekin altındaki keşideci imzasının keşide tarihine göre şirket yetkilisine ait olmadığını belirterek süresi içerisinde imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece, ......

    İİK.nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, ödeme emrinin, imzaya ve borca itiraz eden borçluya 31/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süreden sonra (06/06/2017 tarihinde) icra mahkemesine itirazlarını bildirdiği, ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne dair bir şikayetinin de bulunmadığı görülmektedir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. 2004 sayılı İİK'nın 170. maddesinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya itiraz düzenlenmiş olup maddenin üçüncü fıkrasına göre icra mahkemesi 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. Öte yandan, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir. HGK'nın 14/3/2001 tarih, 2001/12- 233 ve 20/6/2001 tarih, 2001/12- 496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır....

      İcra Müdürlüğü'nün 2018/11369 esas sayılı icra takibine, taraflarınca borca, imzaya, faize ve takip dayanağı senet üzerindeki yazıya itiraz edildiğini, dosya kapsamında yalnızca imza incelemesi yapıldığını, borca ve yazıya ilişkin itirazlarının bilirkişi tarafından değerlendirilmediğini, işbu bilirkişi raporuna süresi içerisinde taraflarınca itiraz edilmiş ancak Yerel Mahkeme tarafından usul ve yasaya aykırı düzenlenen bilirkişi raporuna ilişkin itirazlarının hiçbir şekilde değerlendirilmeksizin itirazlarının reddine karar verildiğini, borca, faize, yazıya itiraz, imzaya itirazdan farklı nedenlere ve sonuçlara dayandığını, bu nedenle, tüm itirazlarının değerlendirilmemesi ve buna ilişkin gerekçeli kararda herhangi bir gerekçe gösterilmemesi eksik incelemeye neden olarak müvekkilinin hak kaybına neden olacağını, bu nedenle Yerel Mahkemenin kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte; davalının icra takibi başlatırken dosyaya sunmuş olduğu ödememe...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2019 NUMARASI : 2018/707 ESAS - 2019/774 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (İmzaya ve Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; hakkında kambiyo senetlerine dayalı haciz yolu ile başlatılan icra takibine konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, davalıya borcunun da bulunmadığı belirterek, gereğinin yapılmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin senet altındaki imzaların borçluya ait olup olmadığını bilecek durumda olmadığını ve kötüniyetinden söz edilemeyeceğini belirterek, davanın öncelikle süre yönünden reddine, aksi halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2022 NUMARASI : 2022/1232 ESAS - 2022/1230 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, takibe konu senetlerin kambiyo senedi vasfında olmadığını, senetlerde lehtarın şahıs veya tüzel kişi olarak gösterilmediğini, alacaklı olarak görülen kişinin lehtar sıfatının bulunmadığını, zaman aşımının oluştuğunu, ayrıca senet tutarı 10.000,00- TL yazmasına rağmen ödeme emrinde 9.064,82- TL yazdığını, borca ve faize itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

      İcra Müdürlüğü 2019/45706 Esas sayılı dosya ile ilamsız takibe başlamak zorunda kaldığını, davalı/borçlunun, daha önce aynı borç kaynağına dayanan kambiyo senetlerine mahsus takiple başlatılan 157.500,00 TL borcu kabul ettiğini ancak sadece imza itirazında bulunmuşken, yine aynı borç kaynağı için tekrardan başlatılan ilamsız takipte ise sadece borca itiraz ettiğini, senette yer alan imzasını inkar etmediğini, hal böyle iken, davalı borçlunun somut olayda yalnızca borca itiraz edip, imzayı ikrar etmesi tamamen çelişki yarattığını, bu borcun kendisine ait olduğunu ve daha önce mahkeme ilamıyla da kanıtlanmış olan imzanın kendisinin el yazısıyla atıldığı sabit olduğunu beyanla borçlunun haksız ve hukuka aykırı itirazının iptalini, İstanbul 24....

      İcra Müdürlüğü 2019/45706 Esas sayılı dosya ile ilamsız takibe başlamak zorunda kaldığını, davalı/borçlunun, daha önce aynı borç kaynağına dayanan kambiyo senetlerine mahsus takiple başlatılan 157.500,00 TL borcu kabul ettiğini ancak sadece imza itirazında bulunmuşken, yine aynı borç kaynağı için tekrardan başlatılan ilamsız takipte ise sadece borca itiraz ettiğini, senette yer alan imzasını inkar etmediğini, hal böyle iken, davalı borçlunun somut olayda yalnızca borca itiraz edip, imzayı ikrar etmesi tamamen çelişki yarattığını, bu borcun kendisine ait olduğunu ve daha önce mahkeme ilamıyla da kanıtlanmış olan imzanın kendisinin el yazısıyla atıldığı sabit olduğunu beyanla borçlunun haksız ve hukuka aykırı itirazının iptalini, İstanbul 24....

      UYAP Entegrasyonu