Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı tarafça mutabakat formunun altındaki imzaya itiraz edilmiş ise de; icra takip dosyasında mutabakat formu ile birlikte ödeme emrinin tebliğ edildiği, ancak davalı tarafça icra takibine itiraz edilirken imzaya itiraz edilmediği, İİK 62/5.maddesi uyarınca takibin dayanağı olan belgenin altındaki imzaya takipte itiraz edilmemesi nedeniyle eldeki davada davalının imza inkarının dinlenemeyeceği kanaatine varılarak davalının bu yöndeki itirazı yerinde görülmemiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Karaman İcra Müdürlüğünün 2021/6192 Esas sayılı takip dosyasından gönderilen ödeme emrini müvekkilinin 18/11/2021 tarihinde tebliğ aldığını, yasal süresi içinde imzaya itiraz ettiklerini müvekkilinin yerleşim yerinin Antalya olduğunu, bu nedenle yetki itirazlarının olduğunu, takibe konu senedin davacı tarafından düzenlenmediğini, senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle yetkiye borca ve imzaya itiraz ettiklerini, öncelikle yetki itirazlarının kabulüne, imzaya ve borca itirazlarının kabulüne, icra takibinin iptaline, %20'den aşağı olmamak üzere tazminata ve %10 para cezasına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Dava kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya ve borca itiraza ilişkindir....

    İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...,Anılan bilirkişi raporunun denetime açık olduğu, senet tanzim tarihi öncesine ait yeterli evrak asılları ile inceleme yapılıp hüküm vermeye elverişli rapor tanzim edildiği anlaşılmakla raporda yer verilen tespitler hükme esas alınarak imzaya itirazın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı yanın imzaya itirazı reddedildiğinden borca itirazının incelenmesine geçilmiş, davacı borca da itiraz etmiş ise de İİK.nun 169/1- a maddesi kapsamında bir belge sunmadığından borca itiraz da yerinde bulunmamıştır. Bu nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Mahkememizin ara kararı ile imza itirazı ciddi görülerek takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmiştir....

    Davacı borçlu vekili , istinaf dilekçesinde imzasına itiraz etmek istedikleri senetlerden birisini maddi hataya dayalı olarak itiraz dilekçesinde yanlış bildirdiklerini ancak 06/12/2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ve 16/01/2020 tarihli duruşmada 11/11/2018 düzenleme tarihli 210.000 TL lik senetteki imzaya itiraz ettiklerini beyan ederek hatalarını düzelttiklerini, duruşmada hazır olan davalı vekilinin buna itiraz etmediğini, davalı vekilinin itiraz etmeyerek iddialarını genişletmelerini zımnen kabul ettiğini beyan etmiş ise de; dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığı gibi, HMK.nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve dava prosedüründe tatbiki mümkün olan ıslah müessesesinin imzaya itiraz hakkında uygulanma olanağı da yoktur....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ve yasal şartları oluşmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu ve davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ve yasal şartları oluşmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu ve davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1795 KARAR NO : 2023/817 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2022 NUMARASI : 2021/16 ESAS, 2022/77 KARAR DAVA KONUSU : BORCA VE İMZAYA İTİRAZ KARAR : İzmir 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/16 Esas, 2022/77 Karar sayılı dosyasında verilen davanın açılmamış sayılması kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, İzmir 22. İcra Müdürlüğünün 2020/10738 Esas sayılı icra takibine konu 2 adet senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, böyle bir borcunun bulunmadığını, borca, faize ve tüm fer'ilerine itiraz ettiğini belirterek, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2014/21654 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının kullandığı kredi kartı borçlarını ödemediği gerekçesiyle, davaya konu takibin 22.532,00-TL üzerinden devamına ve icra takip tarihi itibariyle para alacağının belirli olmaması gözetildiğinde borca itirazın da davalının haksız olduğu kabul edilemeyeceğinden yasal koşulları oluşmadığından davacı icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davalı icra takibine yapmış olduğu itirazında davacı banka ile kredi kartı ilişkisine girmediğini belirterek, borca itiraz etmiştir....

          İlamsız takiplerde ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu tarafından yetki ve borca itiraz edilmesi halinde alacaklının öncelikle yetki itirazının kaldırılması talebinde bulunması gerekmekte olup, yetki itirazı kaldırılmadan borca itirazın kaldırılmasına karar verilemeyeceğinden, alacaklı tarafından da yetki itirazının kaldırılması yönünde herhangi bir talepte bulunulmadığından, mahkemece itirazın kaldırılması talebinin reddine yönelik olarak verilen karar istinaf sebepleriyle bağlı yapılan incelemede sonuç itibariyle doğru olduğundan davacının istinaf talebinin HMK 353- 1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu