Mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, imzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından imzaya itiraz yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Takibe konu bononun zorunlu unsurları barındırdığı, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne karar verilmiş ve bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmamış olması karşısında imzaya itirazın süresinde yapılmış olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece ilk olarak Adli Tıp Kurumu'nda imza incelemesi yaptırılmış ve imzanın kuvvetle muhtemel davacının eli ürünü olduğuna dair kesin kanaat belirtilmeyen rapor tanzim edilmiştir. Bu rapora itiraz edilmesi üzerine bu kez Jandarma Kriminal Laboratuvarı'nda imza incelemesi yaptırılmış ve imzanın davacının eli ürünü olduğuna dair kesin kanaat belirtir rapor tanzim edilmiştir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davalı alacaklı banka tarafından davacı borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı, iş bu imzaya ve borca itiraz davasının süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır....
İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, ödeme emrinin muteriz borçlu ...'e 27.11.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 25.11.2015'te icra mahkemesine yaptığı itiraz başvurusunda imza itirazında bulunmayıp sadece borca itiraz ettiği, imza itirazının ise 08.01.2016 tarihli duruşma sırasında yapıldığı, buna göre imza itirazının yasal beş günlük süresinde olmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, borçlunun itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar yargılamayı gerektirmekte olup, dar yetkili icra mahkemesince değerlendirilemeyeceğinden ve süresinde yapılmış bir imza itirazı da bulunmadığından, talebin reddine karar vermek gerekirken, itiraz dilekçesinin hatalı vasıflandırılması sonucunda yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2021 NUMARASI : 2019/64 ESAS, 2021/728 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu 7. İcra dairesinin 2019/2130 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu takibe konu çek üzerindeki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Artvin İcra Müdürlüğünün 2020/1204 Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığını, takip uyarınca icra müdürlüğünün yetkili olmadığını, yetkili icra müdürlüğünün Şavşat İcra Müdürlüğü olduğunu, davalı alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle dayanak senet üzerindeki imzaya, borca ve ferilerine itiraz edildiğini ileri sürerek öncelikle yetki itirazının kabulüne aksi halde imzaya, borca ve ferilerine ilişkin itirazlar uyarınca takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi vermemiş, duruşmadaki beyanında davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir....
DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Rize İcra Müdürlüğü'nün 2019/9170 Esas sayılı dosyasında gönderilen ödeme emrini tebliğ aldığını, davalıya herhangi bir borcu olmadığını, senetlerdeki imzanın kendisine ait olmadığını bu nedenle borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini beyan ederek takibin tedbiren durdurulmasını ve davalının %20 oranında tazminata ve %10 oranında para cezasına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu bonolardaki imzanın davacıya ait olduğunu, ayrıca bonoları konu alan bir sözleşmenin taraflar arasında akdedildiğini ancak davacının bonoları imza ederken kasten imzasını bozuk şekilde attığını beyan ederek davanın reddini istemiştir....
ettiklerini, yetkili icra müdürlüğünün Bor İcra Müdürlüğü olduğunu, ayraca imzaya, borca itiraz ettiklerini davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza ve borca itirazın reddine karar verildiği, davacılar vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; davacıların imzaya itirazlarının kabulü ile, takibin davacılar/borçlular yönünden durdurulmasına, davacıların imzaya itirazlarının kabul edilmesi ile davacıların borca ve fer'ilere itirazlarına ilişkin karar verilmesine yer olmadığına, yasal koşulların oluşmaması nedeni ile davalı/alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
İstinaf Sebepleri Muteriz borçlular istinaf dilekçesinde; itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmekle, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, soruşturma dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir. Alacaklı istinaf dilekçesinde; tedbir kararının kaldırılması gerektiği ve lehine tazminata hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl dava dosyasında imzaya itiraz yönünden, birleşen dava dosyasında ise tahrifat iddiası yönünden ayrı ayrı rapor aldırtıldığını, imzaya itiraz yönünden düzenlenen raporda imzanın davacıların murisi olan ...'...