Somut olayda ödeme emri borçlu Perihan'a " muhatap adreste bulunamadığı için sürekli ... eşi beyan eden ehil ve reşit olan T1 tebliğ edildi." şerhiyle tebliğe çalışılmış ise de; posta görevlisince muhatap yerine kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muhatapla aynı konutta oturup oturmadığı hususu tespit ve tevsik edilmediğinden ve bu husus hakkında tebligat mazbatasına şerh düşülmediğinden yapılan tebligat usulsüzdür. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi E:2012/19303 , K: 2012/30628) Yine benzer nitelikteki Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin E: 2011/12374 , K: 2012/2853 sayılı kararında da "Tebligat yapılan ile davalıların aynı konutta oturdukları tebligat mazbatasına yazılmamış olduğundan yapılan tebligat geçerli değildir" denilmektedir....
İİK'nun 168. maddesinin 4. bendine göre; imzaya itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup; mahkemece re'sen gözetilmelidir. Öte yandan, tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayet, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede yapılmalıdır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut olayda, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 14.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin İİK'nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra 22.08.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği görülmüştür....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ile İİK'nın 170. maddesine dayalı imzaya itiraza ve İİK'nın 169. Maddesine dayalı borca itiraza ilişkindir. İstanbul 3....
Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.nun 172. maddesine göre, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda; borçlunun, kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte icra mahkemesine başvurarak, itiraz ve şikayetlerini bildirdiği, mahkemece, anılan itiraz ve şikayetlerin takip yoluna göre İİK.nun 172. maddesi gereğince icra dairesine yapılması gerektiğinden bahisle talebin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2020 NUMARASI : 2019/68 ESAS 2020/480 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Usulsüz tebligat sebebiyle ödeme emirlerinin iptali talebi ile, imzaya, borca, borcun tüm ferilerine itiraz ederek, takibin iptalini istemiştir. Davalı vekili cevaplarında özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "... Talep: Usulsüz tebligat ve takibin iptaline ilişkindir....
Temyiz Sebepleri İstinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin aynen tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte kambiyo vasfı şikayeti, icra dairesinin yetkisine ve senetteki imzaya itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. 2004 sayılı İİK md.169 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Tebligat yapılan adreste muhatabın bulunmadığı, tebliğ şerhi de gözönüne alındığında, tebligatın, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun .../.... maddesi yada .... maddesine göre yapılmak istendiğinin kabulü gerekir. Bu kabule göre, aynı Kanunun .... maddesi uyarınca tebligatı alan kişinin muhatap ile aynı çatı altında oturduğuna ilişkin ibare yer almadığından yapılan tebligat bu madde hükmü uyarınca usulüne uygun olmadığı gibi, muhatabın tebligat yapılmak istenen adresten geçici olarak ayrılmadığı, devam eden prosedürün de yerine getirilmediği anlaşıldığından, yapılan tebligat, Tebligat Kanunu’nun .../.... maddesine de uygun değildir. Bu durumda uyuşmazlığın İİK'nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 sayılı Kanunun 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekir (HGK.nun ........1991 tarih ve 1991/...-258E. 1991/344K.)....
Takibe konu çekteki tanzim tarihindeki düzeltme imzasının davacı şirket yetkilisine ait olmadığının tespiti neticesi çekteki tanzim tarihinin 30/06/2019 tarihi bulunduğu ve yasal 10 günlük süresin içerisinde ibraza verilmediği anlaşılmakla çekin kambiyo vasfını kaybettiği gözetilerek davacı yanın imzaya itirazının bu şekilde borca itiraz olarak değerlendirilerek davalı takip alacaklısınca kambiyo vasfına yönelik takip hakkı bulunmadığından İİK 170/a Maddesi uyarınca davacı yönünden takibin iptaline karar vermek gerekmiş incelemenin İİK 170/a Maddesi uyarınca gerçekleştirildiği ilgili maddede tazminat öngörülmediği ve yasal koşulları oluşmadığından taraflarca kabul edilen tazminatın reddine, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile takip dosyasından davacı yana çıkartılan tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile tebliğ tarihinin TK md. 32 gereği 11/09/2019 tarihi olarak belirlenmesine, davacı yanın yetki itirazının reddine, davacı yanın imzaya itirazının borca yönelik itiraz olarak değerlendirilerek...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus takipte, örnek 10 nolu ödeme emrinin borçluya 21.05.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal 5 günlük süreden sonra 16.09.2013 tarihinde icra mahkemesine başvurarak ödeme emri tebligatını kendisinin almadığını, internetten öğrendiğini belirterek takip konusu bonodaki imzaya itiraz ettiği, mahkemece, istemin esasına girilerek yaptırılan bilirkişi incelemesine göre senetteki imzanın borçlunun eli ürünü olduğu gerekçesiyle imzaya itirazın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Asıl ve birleşen davalarda davalı vekili, davacıya satılan mallar karşılığında bonoların alındığını, davacının icra mahkemesinde imzaya itiraz davası açması nedeniyle menfi tespit davası açılmasında hukuki yararının bulunmadığını belirterek, davaların reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı ... ile dava dışı .... Kimya Plastik Ltd. Şti.'nin temsilcilerinin şikayeti üzerine davacı ... .... ile kardeşi... hakkında dava konusu bonoların verilmesi suretiyle resmi belgede sahtecilik suçundan dolayı dava açıldığı, ....'un beraatine, ....'un ise zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verildiği, katılan ...'...