WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine genel haciz yoluyla takibe geçtiği, ödeme emrine karşı borçlunun süresi içerisinde icra dairesine müracaatla borca ve imzaya itiraz ettiği, borçlunun itirazının iptali için genel hükümlere göre asliye Hukuk mahkemesinde dava açtığı ve bu davada görevsizlik kararı verildiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık İtirazın iptali davasının istihkak davası için bekletici sorun sayılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. İstihkak davasında bekletici sorun davanın sonuçlandırılması için öncelikle çözümü gereken bir sorunun başka bir mahkemece sonuçlandırılmasının beklenmesidir. HUMK. da bekletici sorunla ilgili bir düzenleme yoksa da öğretide ve uygulamada bekletici sorun kabul edilmektedir. Borçlunun borca ve imzaya itirazı üzerine itirazın iptali davası açıldığına göre bu davanın sonuçlanması bekletici sorun yapılmalıdır....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı 20/04/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; alacaklı olarak gösterilen T3 borcu olarak gösterilen ödeme emrine dair icra takibinin 19/04/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrinde bulunan borcun tamamının kendisinin olmadığını, kendisinin T3 7.200,00- TL borcu olduğunu, kendisinin borcunu 2020 yılı Eylül ayında Kasım Özmenteş'e elden borcunu T3 vermesi için verdiğini ve şu anda kendisinin bu kişiye borcu olmadığını, senedi almayı unuttuğunu, senedin sonradan başka yazı ile sahte olarak senetteki yazıların birbirine benzemediğini, senedin yukarıdaki yazısı ile aşağıdaki isim yazan yazının başka olduğunu, bu senedin sahte olduğundan senette yazan borcun kendisinin olmadığını ve kendisinin bu kişiye herhangi bir borcu olmadığını, bu nedenlerle kendisinin, alacaklının alacağı ile hiç ilgisi olmadığı halde ve senet sahte olarak düzenlenerek kendisini icraya verdiğinden itirazını sunduğunu ve gereğinin yapılmasını talep ve dava etmiştir....

    DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlu aleyhine örnek 7 ödeme emrine uygun takip başlatıldığını, borçlu vekili tarafından yasal süre içinde borcu olmadığını belirterek asıl alacağa, faize ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı borçlu tarafından dayanak belgedeki imzaya itiraz edilmediğini, borca itirazında haksız olduğunu, herhangi bir ödemenin yapılmadığını belirterek borca itirazın kaldırılmasına, borçlu aleyhine %20 tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili isteminde özetle; müvekkilinin yurt dışında yaşadığını, takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edilmediğini, söz konusu belgenin üst kısımlarının müvekkilinin bilgisi dışında tanzim edildiğini, takip dayanağı belgedeki borcu kabul etmediklerini ve ödemeye ilişkin sunulan belgelerin dikkate alınması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

      nun 16/1. maddesi uyarınca ödeme emri tebligatını öğrendiği 15.11.2012 tarihinden itibaren yasal yedi günlük süre içerisinde yapılmış ise de, imzaya itiraz ve zamanaşımı itirazı için yasal beş günlük sürenin geçirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, imzaya itirazın ve zamanaşımı itirazının süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Saylı dosyasında tahliye talepli icra takibi başlatıldığını, davalı kötüniyetli olarak ve zaman kazanmak maksadıyla kendisine tebliğ edilen ödeme emrine karşı, kira borcuna ve ferilerine itiraz etmiş ve bu nedenle icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, ödeme emrine itiraz edilmişse de, itiraz tarihinden sonra yine aynı tarihte katıldığı ve ihaleyi üstlendiği diğer zeytinlikler için başlatılan icra dosyalarına ödeme yapıldığını, davalı borçlu tarafından imzaya ya da kira ilişkisine itiraz edilmediğini, kısmi itirazını ise 01.11.2011 tarihinde kiralayana sözlü bildirim yapmak suretiyle kiralananı 31.01.2012 tarihinde boşaltmış oldukları ve davacılara kira borçlarının bulunmadığına dayandığını, davalı borçlunun, süre kazanmak amacıyla ödeme emrine itiraz ettiğini, davalı borçlunun itirazının kesin olarak kaldırılmasına, borçlu aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        İcra Müdürlüğ'ünün 2016/6174 Esas sayılı takip dosyası ile aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibi e-devlet üzerinden 05/05/2016 tarihinde öğrendiğini, bu sebeple tebliğ tarihinin 05/05/2016 tarihi olarak kabul edilmesini, takip konusu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, alacaklıya herhangi bir borcunun olmadığını, bu sebeple usulsüz tebligata ve borca itiraz ettiğini belirterek davanın kabulüne dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Dava; Van 2. İcra Müdürlüğünün 2016/6174 Esas sayılı takip dosyasından davacı borçluya gönderilmiş olan ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz olduğu iddiası ile usulsüz tebligata yönelik şikayet ve aynı takibe konu senede ilişkin imzaya itirazdır....

        İcra Dairesi'nin 2020/7760 sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalıdan bugüne kadar ödenmeyen kira bedelleri, yan giderler ve işlemiş faiz toplamı olan 201.758,31- TL nin icra takibi ile talep edildiğini, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının ödeme emrine kötü niyetli ve haksız olarak bir borcu olmadığından bahisle itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının borçlu olduğunu, ödeme yapmadığını, müvekkilinin mağdur olduğunu belirterek, itirazın kaldırılmasına takibin devamına, davalının taşınmazdan tahliyesine ve davalı aleyhine asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalının usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı, cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür. İzmir 11....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2020/426 ESAS 2021/247 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 6. İcra Dairesi 2020/10645 sayılı dosyasında ki ödeme emrine konu bononun üzerindeki imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını, ayrıca bononun üzerindeki TC kimlik numarası bile müvekkiline ait olmadığını imzaya itiraz ettiklerini borçlarının olmadıklarını beyanla takibin iptalini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takip konusu bono üzerindeki imzanın borçlunun eli ürünü olduğunu, borçtan kurtulmak maksatıyla imzaya itiraz ettiklerini kötü niyetli olduklarını beyanla haksız davanın reddini istemiştir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2239 KARAR NO : 2021/2881 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TAŞOVA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2021 NUMARASI : 2020/9 ESAS - 2021/17 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz ve Borca İtiraz KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacının mahkememize hitaben yazdığı 06/03/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Taşova İcra Müdürlüğü'nün 2020/96 Esas sayılı icra takibi ödeme emrine konu 250.000,00 TL miktarlı 21/04/2017 tarihli senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, T5 ait herhangi bir borcu olmadığını, senedin kötü niyetli olarak haksız kazanç kazan sağlamak için düzenlendiğini beyanla, takibini iptaline karar verilmesini ve takibe konu alacağın % 10'u oranında alacaklının para cezasına çarptırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı vekili Av....

        Taraflar arasındaki hukuki ilişki belirsizlik içeriyorsa ve bu belirsizlik nedeniyle borçlunun durumu tehlikede ise veya borçlunun durumu tereddüt içindeyse menfi tespit davası sonucunda varılacak kararla belirsizlik veya tehlike ortadan kalkacaksa hukuki yararın mevcut olduğu kabul edilmelidir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında hukuki yarar bakımından çeşitli ihtimaller ortaya çıkabilir. -Borçlu icra takibinden sonra fakat ödeme emrine henüz itiraz edebileceği dönemde, ödeme emrine itiraz edebilir. -Menfi tespit davası açabilir veya, -her iki yola birlikte başvurabilir. Alacaklı bir belgeye dayanmadan ilamsız icra takibi yapmışsa borçlu itirazla bu takibi durdurabilir. Alacaklının takibin devamı için başvurduğu yollarda borçlu kendisini savunabileceğinden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Somut olayda borçlu takip dayanağı kredi sözleşmesindeki kefil imzasına itiraz ederek takibi durdurmuştur....

          UYAP Entegrasyonu