Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesinin 01.10.2020 tarih 2009/211 Esas ve 2020/187 Karar sayılı kararında özetle; "özellikle ayrıntılı ve açıklayıcı bulunarak hükme esas alınan 19/04/2018 tarihli bilirkişi raporuna göre eski 1961 ada 45 parsel sayılı taşınmazda imar uygulaması sonucunda davacıya ait 126m²lik taşınmaz parçası yönünden davalılara ait 31555 ada, 28 parsel sayılı taşınmazda kanuni ipotek tesis edildiği, 28 parsel sayılı taşınmazın arsa vasfında olduğu, emsal alınan 8046 ada 1 parsel ile dava konusu taşınmazın kıyaslanması sonucunda metrekare birim fiyatının 543,00 TL olarak belirlendiği, bu doğrultuda davacı lehine tesis edilen kanuni ipoteğin 68.418,00 TL üzerinden bedele dönüştürülmesinin yerinde olacağı, davalı Ali Ayyıldız’ın davacı T1 bayii Sabri Soyak’a ait payın tapuda yanlış tescil edildiği ve imar uygulaması esnasında da hatalı işlemler yapıldığı yönündeki savunmalarının davamızın konusunu teşkil etmediği, nitekim, dağıtım cetvellerinin iptaline...

DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İzmir ili Karabağlar ilçesi Bozyaka mahallesi 159 cilt 15547 sayfa 21M1B pafta 30916 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazın maliki olduğunu, belediyenin ıslah imar planı uygulaması sonucu taşınmazı davacı satın almadan önce 30916 ada 6 parsel üzerine 25/02/1987 tarihinde davalıların murisi Ahmet İZMİR lehine 0,00345 TL (3.450 Eski TL) ipotek tesis edildiğini, taşınmazı davacının 30/06/2010 tarihinde ipoteği kabul ederek satın aldığını, ipotek bedelinin depo edilmesi sureti ile taşınmaz kaydında bulunan ipoteğin fekkine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Hukuk Dairesi iş bölümünün 3. maddesinde; "İmar uygulaması sonucu bedele dönüştürülen taşınmaz bedelleri ile imar uygulaması sebebi ile oluşturulan ipotek bedellerinin artırılması ve eksiltilmesi ile ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'ne aittir. HMK 352/1 maddesinde ''Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda incelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir.'' hükmü öngörülmüştür. Dairemizce yapılan ön inceleme sonucunda; Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği, 4....

Taşınmaz malikinin izni alınmaksızın imar uygulaması yapılabilir. Yapılacak bu imar uygulaması 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18. maddesi veya 2981 sayılı Yasanın 10. maddesine dayanılarak gerçekleştirilir. Taşınmaz paydaşının payı 2981 sayıl Yasa'nın 10/c maddesi açıklandığı biçimde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu göre bedeli ödenerek veya pay bedeli karşılığı ipotek tesis edilerek tapu sicilinden terkin edilmediği sürece payın yeni oluşan parsellere aktarılması gerekir. Bilindiği üzere ipotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilir....

    Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje alanı kapsamında kaldığı, kentsel dönüşüm alalına ilişkin son 1/5000 ve 1/1000 lik ölçekli imar plan revizyonlarının belediye meclisinin 28.11.2015 tarihli kararı ile onandığını, 17.04.2014 onay tarihli parselasyon planı ile taşınmazdan DOP ve KOP kesildiğini, mahallinde yapılan incelemede davaya konu taşınmazın imar uygulaması sonucunda gitmiş olduğu yeni ... Ada, ..., ... ve ... nolu parsellerin yan yana ana yola cepheli yerleşim alanı içinden gelen ......

      Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre imar uygulaması nedeni ile bir arsa veyahut da taşınmazın başka bir taşınmaz lehine ortadan kaldırılması durumunda, lehine ortadan kaldırılan taşınmaza alacaklısı belediye lehine ipotek konulmuş ise bu ipoteğin güncellenmesinde davacının hukuki yararının olduğu ve yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesinden sonra imar uygulamasında kaybedilen taşınmazın m2'si hesaplanarak dava tarihi itibariyle taşınmazın m2 birim fiyatından ipoteğin güncellenmesi gerekeceği yönündeki çok sayıda içtihadı bulunduğu, bunlardan Yargıtay 14....

      (Muhalif) K A R Ş I O Y Davacı, taşınmazına imar uygulaması nedeniyle konulan ipoteğin bedeli olan 6.300-ETL (0,06-TL) 'yi yatırmaya hazır olduğunu bildirerek, ipotek şerhinin terkinini istemiştir. Davalılardan ... vekili, cevap dilekçesinde, ipotek bedelinin dava tarihi itibariyle emsal taşınmaz satışları dikkate alınarak yeniden belirlenmesini ve bulunacak rayiç bedelin davacı tarafça depo edilmesi halinde ipotek şerhinin kaldırılabileceğini savunmuştur. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre; imar ipoteği nedeniyle tesis edilmiş ipoteklerin kaldırılabilmesi için, dava konusu taşınmaza kaç m2 taşınmaz bedeli için ipotek konulduğunun tespit edilmesi, emsal araştırması yapılması, bilirkişi aracılığıyla dava tarihindeki rayiç değerinin tespit edilmesi ve belirlenecek bu bedel depo edildikten sonra davanın kabulüne karar verilmesi benimsenmiştir....

        Davalı vekili, 2981 sayılı kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından kaynaklanan ipotek bedelinin arttırılmasına ilişkin davalarda ipotek veya uygulama tarihi itibariyle taşınmazın belirlenen nitelikleri esas alınarak, mahkemece belirlenecek bedele kanuni faiz uygulanarak dava tarihi itibariyle güncelleme yapılması gerektiğini belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur. . Mahkemece, davanın kabulü ile depo edilen 8,00 TL bedelin davalıya ödenerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Uyuşmazlık konusu ipoteğin davacıların murisinin taşınmazında imar uygulaması sonucu oluşan 57,23 m2 artışa karşılık konulduğu ve ipotek bedelinin 7,05 TL olduğu, mahkemece bu bedelin depo ettirilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür....

          Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi, bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilir. Somut olaya gelince; dava konusu 43664 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalıların murisi .... yararına 25.02.1987 tarihinde 3.750.00 TL bedelli imar uygulaması sebebiyle ipotek tesis edilmiştir. Davalılar vekili ipotek lehtarı davalıların murisi ...'e ait ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1308 E, 2010/1331 K. sayılı mirasçılık belgesi ile .... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/1 E, 2012/99 K. sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin olarak .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/77 Esas sayılı dosyasında açmış oldukları davanın derdest olduğunu, bu davanın sonucunun beklenmesini talep etmiştir. İpotek lehtarı ...'...

            Davalılar- karşı davacılar vekilinin istinaf sebebine gelince: Burada, ipoteğin imar ipoteği olup olmadığının belirlenmesi önem arz etmektedir. Çünkü; imar ipoteği olması halinde, bu ipotek türü yasadan kaynaklandığı için ipoteğin kaldırılması isteğini içeren karşı davada yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılacak, asıl dava için de davalı taraf lehine ipotek güncel bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilecektir. Yerleşik yargı kararları bu yöndedir. (Örneğin; Yargıtay 14. HD.'nin 2019/5065 E. 2020/4915 K. Sayılı ilamı bu yöndedir.) Asıl davadaki davacı anlatımlarında ipoteğin imar ipoteği olduğu yönünde açıklamalar mevcut ise de, bu husus tapu kaydından ve dosyadaki diğer belgelerden anlaşılamamaktadır. Yine; imar ipoteği olmaması halinde de, nispi harç ikmali ve nispi vekalet ücreti verilmesi bakımından ipoteğin güncel bedelinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle davalılar-karşı davacılar vekilinin istinaf sebebi yerindedir....

            UYAP Entegrasyonu